“SEÇİM ÖNCESİ HAVA ESTİRMEYE ÇALIŞIYORLAR”
Ahmet Özkan açıklamasında, “AKP’nin 2018 de konu edip, sürekli ertelediği 3600 ek gösterge düzenlemesinin 2023 yılı başına sarkıtılması ve Kamu emekçilerinin 4 yıllık beklentisi sonrası tüm emekçileri kapsamayan bazı meslek grupları için de açlık sınırındaki maaş tutarı ile hayata geçmesi düzenlenen ek gösterge düzenlemesine kamu çalışanlarından tepki yağıyor. Genel seçimlere göre adım atmaya başlayan ve bir şekilde seçim startını veren iktidar, ‘Temmuz ve Aralık ayında yeni düzenlemeler daha olacak’ şeklindeki açıklamaları ile kamu çalışanlarının da beklentisini maksimum düzeye çıkarmayı ve seçim öncesi kendi lehine bir hava estirmeyi amaçlamaktadır.
"ETKİSİ OLMAYACAK DÜZENLEMEYE ‘MÜJDE’ VE ‘DEVRİM’ DİYORLAR"
Ahmet Özkan düzenlemenin hayal kırıklığı yarattığını söylerken, “Tüm memurlara 600 ek gösterge puanı verildiğinde, buna göre 1. derecenin 4. kademesinde bulunan, 30 yıllık memuriyeti olan bir kamu çalışanının verilen 600 ek gösterge puanı ile emekli maaşındaki artışın sadece 117.54 lira olması bu hayat pahalılığında komiktir. Bu karpuz parasıdır. Bu kişilerin emekli ikramiyelerindeki artış da 4 bin 238 lira ile sınırlı kalacaktır. Daha ötesi bu düzenleme hiyerarşiyi de bozacak niteliktedir. Yardımcı hizmetlere dair bir artış yapıldığı ifade edilmekle birlikte yapılan artışın maddi karşılığı çay-simit parası bile etmeyecek bir orana denk gelmektedir. Kamu çalışanlarının bütçesine bu pahalılıkta iyileştirici etkisi olmayan bir düzenleme yapmak, dostlar alışverişte görsün tarzında bir düzenlemedir. Müjde ifadesi ile sunulması ve devrim benzetmesi yapılması da abartılı bir algı yönetimidir.
“ŞUBE MÜDÜRLERİ YİNE MAĞDUR EDİLİYOR”
Ahmet Özkan açıklamasında; “Ek göstergesi 3600’e çıkarılacak olan dört meslek grubunun (polis, hemşire, din görevlisi, öğretmen) emekli maaşında bin 234 lira, ikramiyelerinde de yaklaşık 44 bin 500 liralık artış olacağı anlaşılıyor. Ek göstergeleri 5800’den 6400’e çıkacak olanların emekli maaşlarında 676 lira, emekli ikramiyelerinde de 24 bin 369 liralık artış olacak. Ancak şube müdürleri için yapılan 2200’den 3000’e çıkarılan 800 puanlık artışın pek fazla bir getirisi olmayacaktır. Şube Müdürlüğü hiyerarşik kademeler içerisinde görevde yükselme sınavı ile atanan, belirli bir süre şef kadrosunda görev yapmayı gerektiren önemli bir pozisyonu oluşturmaktadır. Şube müdürleri yine ‘amiri durumunda bulunduğu kamu görevlilerinin’ gerisinde bir ek göstergeye mahkûm edildi. Hiyerarşinin dikkate alınmadığı ortadadır. Ücret skalası yapmanın adaletli, anlaşılır, hiyerarşiyi gözeten bir mantığı olmalıdır. Ancak 2200’den 3000’e çıkarılan 800 puanlık artış pek fazla bir getirisi olmayacak, aylıkları sadece 155 TL artacak, aksine bu unvan grubunun iş motivasyonunu da olumsuz etkileyecektir. Aynı zamanda sorumluluğu altında görev yapan ve belirli unvanları haiz personelin ek göstergeleri ile kendi ek göstergeleri arasındaki makasta açık kalmaya devam edecektir. İyi bir insan kaynakları kariyer sistemi, memurların çıkarları ile yönetimin ihtiyaçlarını birbiri ile uzlaştırmak zorundadır.
“1 MİLYON 750 BİN KAMU GÖREVLİSİNİN EMEKLİ MAAŞINA YANSIMAYACAK”
Bu düzenlemenin 5 milyon 300 bin civarında çalışan ve emeklileri kapsadığı belirtiliyor. 1 Ekim 2008’den sonra göreve başlayan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası’na tabi memurların emekli aylıklarına etkisi olmayacak. Kamuda 14 yıldır çalışan memurları etkilemeyecek bir düzenleme. 1 milyon 750 bin kamu görevlisi, mevcut yasaya göre emekli aylığına yansımasından yararlanamayacak. Çünkü bu grubun emekli aylığı, ileride emekli olduklarında 5510 sayılı Kanun’a göre hesaplanacak. Kısacası düzenleme, Ekim 2008 sonrasında göreve başlayan kamu emekçilerini kapsamıyorsa en az 1 milyon 750 bin kamu görevlisi kapsam dışı demektir ve iktidarın bu kadar propaganda yapmasının karşılığı yoktur. Eşitsizlik ve adaletsizlik devam edecek demektir. Yapılacak düzenleme ile ek gösterge, 2008 yılı öncesi göreve başlayan memurların emekli ikramiyesi ile emekli aylıklarını, 2008 sonrası göreve başlayanların ise sadece emekli ikramiyelerini etkileyecek. Üstelikte düzenleme yeni yılda yürürlüğe girecek.” dedi.
“3600’ÜN ALTINDAKİ KAMU ÇALIŞANLARI ARASINDA EŞİTSİZLİK DEVAM EDECEK”
Açıklamada ek göstergeye bağlı özel hizmet tazminat oranlarına dair bir ibare bulunmadığını söyleyen Ahmet Özkan, mevcut aylıklarda ve emekli maaşlarında bir artış olacaksa özel hizmet tazminat oranlarında ve emekli maaşı bağlama oranında değişikliğe gidilmesi gerekir. Aynı açıklamada genel idari hizmetler sınıfındaki şube müdürü ve genel müdür yardımcı dışında kalan alt kademe diğer personele dair hiçbir ayrıntı yok. Ek gösterge rakamı 3600’ün altındaki kamu çalışanlarının yaşadığı eşitsizliğin aynen devam edeceği anlaşılıyor. Bu da toplam çalışan kamu personelinin yüzde 35-40’ına denk geliyor.” dedi.
“İNSANCA YAŞAYACAK BİR MAAŞIN SAĞLANMASI SEÇİME ENDEKSLİ OLMAMALI”
Ahmet Özkan, açıklamasında, kamu çalışanlarının piyasadaki yüksek enflasyon rakamlarına ezdirildiğini belirterek, “3600 ek gösterge konusunun adaletli ve dengeli çözümü ile özel hizmet tazminat oranları ve emekli aylığı güncelleme katsayısının artırılması gereklidir. Bunun için geç kalınmış değildir. Aileleriyle birlikte 20 milyonu bulan kamu çalışanları ve emeklilerine insanca yaşayacak bir maaşın sağlanmasına ait çalışmaların seçim var diye değil, insan onuruna yakışan bir gelirin devletin memuruna verilmesi gereği yapılmalıdır. Meclis’e sevk edilmesi öncesinde ve Meclis’te komisyonlar aşamasında bu konuda koordinasyonu sağlayan Bakanlığın konunun muhatabı olan paydaşları ile toplantılar yaparak, taslağa son hali verilmesi ve geniş bir mutabakat sağlanması toplumsal uzlaşı açısından da faydalı olacaktır.” İfadelerini kullandı.
