Türkiye'nin birçok ilinde başlayan yangınlarla mücadele, tüm kamu kurumlarının aralıksız desteğiyle sürüyor. Eşzamanlı yangınlar, sabotaj ihtimalini güçlendirirken, hem yangınlarla mücadele hem de faillerin tespiti için çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor.

Atatürkçü Düşünce Derneği Sakarya Şube Başkanı Aslıhan Ateş, son günlerde ülkenin çeşitli yerlerinde çıkan orman yangınlarıyla ilgili yazılı açıklamalarda bulundu.

Ateş açıklamasında şunları kaydetti:

"Ülkemizde günlerdir meydana gelen yangınlar yüreklerimizi dağladı.  Ormanlarımız, hayvanlarımız, insanlarımızın evleri, emekleri, anıları yandı, kavruldu.Hemen söyleyelim ki sabotaj iddiaları bir an önce değerlendirilerek sonuca ulaşılmalı, sorumlular cezasını çekmelidir. Felaketin yaşattığı üzüntü ve acının yanında krizin doğru yönetilmediğini görmek daha büyük acı olmuştur. Nasıl oluyor da Cumhurbaşkanlığı uçak filosunda onlarca uçak varken, ülkenin yangın söndürme filosunda sadece 3 uçak oluyor? Türk Hava Kurumu’na kayyum atayarak işlevsiz hale getirip, THK uçaklarını hangarda bekletmek nasıl bir yönetim anlayışıdır.Yangın söndürme uçaklarının ihale şartnamesini hazırlayan Orman Bölge Müdürlüğü, 5000lt şart koşuyor. THK nu da, uçakları 4900 lt.kapasiteli diye ihaleye almıyor. Ve THK uçakları hangarda çürümeye bırakılıyor. Madem bu uçaklar çalışamaz durumda neden hala envanterden çıkarılmamış? YAZIKLAR OLSUN !!!

Tarım Bakanı, Nisan ayında kendi tweter hesabından, “yeşil vatanı 24 saat ihalarla denetliyoruz.” Demişti. Denetleme olsa bunca yangın büyür müydü, bu korkunç felaket yaşanır mıydı?Her yangın bölgesinden," havadan müdahele istiyoruz, uçak gönderin” diye yardım çığlıkları geldi. Yabancı ülkelerden gelen yardım isteklerini bunca ormanımız yandıktan sonra kabul etmek hangi aklın işidir? İşin özeti, ne yazık ki çıkan yangınlar ne öncesinde ihalarla tespit edilmiş ne de büyümesi engellenebilmiştir. Medeni ülkelerde, vicdan sahibi yöneticilerin yapacağı İSTİFADIR! Yapamıyorsanız yerinizi başkasına bırakırsınız.!TOKİ’nin henüz yangınlar devam ederken “köy evi” tasarımı diye yangın yerleri için sunduğu proje insanlık adına UTANÇ tır.! Yangınlardan kısa bir süre önce ise ormanlık alanların yapılaşmaya açılmasına olanak sağlayan yasanın çıkmış olması daha da büyük UTANÇ tır.Bizler, bir ağaç dalına bile kıymayan Mustafa Kemal Atatürk’ün evlatları olarak, yanan yerlerin kesinlikle yapılaşmaya açılmaması için çağrı yapıyoruz. Aynı havayı aynı toprakları paylaşıyoruz. Eğer doğamızı yeniden yeşertmezsek bunun acı faturasını hepimizin çocukları çekecektir.Toplumun her bir kurumu ve yurttaşı, yanan yerlerin yeniden yeşertilmesi adına talebini dile getirmeli, ülkece el birliğiyle bir “Çevre Seferberliği” ilan edilmeli ve ülkeyi yönetenler bu konunun siyaset üstü bir konu olduğunu kabul ederek artık toplum vicdanına kulak vermelidir.!