Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, üniversitenin 2025-2026 Akademik Yılı Güz Yarıyılı Akademik Genel Kurulu’ndaki konuşmasını “İlk Dersim Filistin” temasıyla başlattı. Sarıbıyık, Gazze’de yaşanan soykırıma ve uzun yıllardır İsrail’in ambargo ve saldırılarına maruz kalan Filistin davasına omuz vermenin öneminden bahsederken, bunun bir akademisyen sorumluluğu olduğunun altını çizdi. Yükseköğretim Kurulu, tüm üniversitelere gönderdiği yazıda ilk derslerde Gazze’de yaşanan insanlık dramının öğrencilere anlatılması yönünde tavsiyede bulunmuştu.
Akademisyenlerin ders vermek, yayın ve proje yapmak dışında da bazı sorumlulukları olduğunu hatırlatarak konuşmasına başlayan SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Dünyada olup bitenleri vicdan süzgecinden geçirmek, doğruyu haykırmak da bizim görevimiz. İşte tam da bu yüzden yüreğimizin bir tarafı, Filistin’de yaşanan insanlık dramıyla sızlıyor. Kadınların, çocukların, masum sivillerin katledildiği bu tablo karşısında susmak, insanlığın ortak vicdanına ihanet olur. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler kürsüsünde dile getirdiği gibi, ‘Filistin meselesi çözülmeden Orta Doğu’ya barış gelmeyecektir.’ Bu mesele sadece bölgesel bir sorun değil; adaletin, hakkaniyetin ve insanlığın ortak sınavı. Güçlü olanın değil, hakkın ve hukukun üstün geldiği bir düzen kurulmadıkça bu acılar dinmeyecek. Kalıcı barışın yolu, bağımsız ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin Devleti’nden, Kudüs’ün başkent olmasından geçiyor” diye konuştu.
İsrail Başkanı Netenyahu’nun sarf ettiği, “Cep telefonunuz var mı? Aslında elinizde İsrail’in bir parçasını tutuyorsunuz. İlaçlar, yiyecekler, hatta kiraz domatesi.. Hepsi İsrail malı, İsrail’de üretildi” sözlerine atıfta bulunan Sarıbıyık, “Bu sözler bize şunu gösteriyor; üreten yön verir, söz sahibi olur ve geleceği inşa eder. Eğer biz üretmez, araştırmaz, teknoloji geliştirmezsek; sadece tanık olur, sadece üzülürüz. Yeni akademik yıla başlarken hep birlikte şunu hatırlatmak istiyorum; daha çok çalışmak, daha çok üretmek ve bilimi insanlığın yararına dönüştürmek bizim boynumuzun borcu. Emin olun bizim gençliğimiz; azmiyle, üretkenliğiyle, vicdanıyla geleceğin dünyasında hem bilimde hem insanlıkta Allah’ın izniyle söz sahibi olacak. Bu vesile ile dünyanın farklı ülkelerinden yola çıkarak Gazze ablukasını kırmak için denizlere açılan İyilik Filosu’nu da buradan selamlıyorum. Onların cesareti, insanlığın vicdanı adına yükseltilmiş güçlü bir ses. Bir gün mutlaka; adalet hâkim olacak, İsrail zulmü ve bu katliam son bulacak” ifadelerini kullandı.