Ali İnci, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada; "Son zamanlarda ülkemizde yaşanan orman yangınları ile İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği katliamlar ve oradaki Müslüman kardeşlerimizin yaşadığı büyük acılar ortadayken; şehrimizde yapılması planlanan Acella, Dikmen ve Çiğdem Yaylaları başta olmak üzere tüm ilçelerimizde düzenlenmek istenen etkinlikleri, şenlikleri doğru bulmuyor ve tasvip etmiyorum. Böylesi bir dönemde eğlence havasında şenlikler düzenlemek milletimizin vicdanıyla bağdaşmamaktadır. Bizim önceliğimiz, yaralarımızı sarmak, birlik ve beraberliğimizi güçlendirmektir. Bu nedenle, tüm dernek başkanlarımızı, muhtarlarımızı ve ilgili kurumlarımızı daha hassas olmaya davet ediyor, kamuoyuna saygıyla duyuruyorum." ifadelerini kullanmıştı.
İnci'nin açıklaması sonrası Çiğdem yaylası şenliğinin iptal edildiğinin kaymakam tarafından kendisine iletildiğini belirten Hendek Genç Karadenizliler Derneği Başkanı Ahmet Der ve dernek yönetimi ile bir grup Ak Parti ilçe Başkanlığı'na gelerek karara tepki göstermişti.
Ali İnci'nin yayla şenlikleri ile ilgili açıklamasına bir tepki de Akpınar Mahalle Muhtarı Ogün Gülmez'den geldi.
Muhtar Gülmez'in açıklaması şöyle; "
Bir vekil düşünün…
Sakarya’nın gözde isimlerinden biri.
Bir ilçeyi ilçe yaparak adını tarihe yazdırmaya çalışan, halkın gönlünde yer edinmiş bir isim…
Ancak ne acıdır ki; seçim dönemlerinde cemiyet cemiyet gezen, etkinliklerde kürsüye çıkmak için mücadele eden bu vekilin, bugün gelmiş geçmiş en büyük insanlık dramlarından biri olan Filistin’deki zulmü şimdi hatırlaması düşündürücüdür.
O günlerde savaş yok muydu?
O günlerde çocuklar, masum siviller can vermiyor muydu?
Bu savaş bugün mü başladı?
Yıllardır süren bir acı, şimdi mi vicdanımıza dokundu?
Seçim zamanı mitinglerde müzikler çalarken, konvoylarla köy köy mahalle mahalle dolaşırken de Filistin vardı, zulüm vardı, yangınlar vardı…
Ama o zamanlar her şey “normaldi”.
Şimdi mi eğlenceler vicdanınıza ağır geldi?
Halk, verdiğiniz sözleri tutmanızı bekliyor.
Hendek halkı, Sakarya halkı sizin bu açıklamalarınızı üzülerek, hayal kırıklığıyla izliyor.
Geleneklerimize, göreneklerimize sahip çıkmak bir bahaneyle engellenemez.
Toplumun değerleri, halkın kültürü günübirlik hesaplarla yok sayılamaz.
Sayın vekilim,
Millet sizi böyle bilmedi, böyle tanımak da istemiyor."