Medyarota Genel Yayın Yönetmeni Ersin İbil “4 Konu Bir Yayın” isimli bir program yapıyor. 
İnternette video olarak yayınlanan programın 30 Aralık 2020 günü yayınlanan 10’ncu bölümünde Ersin İbil, AK Partili Belediye Başkanlarına yardırdı. Bizde İbil’in bu videosunu eleştiriyoruz. Peki aman neden eleştiriyoruz! Ersin İbil bu kentte kimseyi eleştiremeyecek mi! Dimi yani! 

*

AK Partili Belediye başkanları eleştirilemez mi!
Dünde yazdık...
Elbette eleştirilir...
Ancak bu eleştiren Ersin İbil olunca, veya onun gibiler olunca durum değişiyor...
Neden!
Arkadaş hem bu kentte AK Parti tribünlerine oynayacaksın, hem de AK Partili belediye başkanlarına giydireceksin...
Hem AK Parti Milletvekili ile bu kentte görüntü vereceksin, hem AK Parti’ye kan kaybettireceksin...

*

Hem oğlun AK Parti Adapazarı İlçe Başkanlığı Tanıtım Medya Başkanı olacak, hem AK Partili Adapazarı Belediyesi’ni “İş yapmıyor” diye lanse etmeye çalışacaksın...
Yok öyle bir dünya...
AK Parti’nin bütün nimetlerinden yararlandıktan sonra bunları yaparsan en basit tabirle bunun adı samimiyetsizlik olur...

*

Yazı dizimizin 4’ncü kısmında klasik girişimizi yapıp “İlk 3 yazımızı okuyamayanlar buradan o yazılarımıza tıklayabilir” dedikten sonra şimdi devam edelim. Ersin İbil ile ilgili dünkü köşe yazım sonrasında AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Ali İhsan Yavuz sosyal medya hesabı Twetter’den bir paylaşımda bulundu. Ersin İbil ile ilgili yazdığımız köşe yazısından bir kesit paylaşan Yavuz’da benim gibi AK Parti ile ilgili yaşanan “samimiyetsizliğe” isyan etti.

*

Benim köşe yazımdan “Peki ama AK Partili Belediye başkanları eleştirilemez mi!
Elbette eleştirilir...
Heeeee, sıkıntı ne!
Sıkıntı şu...
Hem bu kentte AK Parti tribünlerine oynayacaksın, hem de AK Partili belediye başkanlarına giydireceksin...
Hem AK Parti Milletvekili ile bu kentte görüntü vereceksin, hem AK Parti’ye kan kaybettireceksin” kısmını paylaşan Yavuz “şöyle” dedi...

*

“Yeter ki AK Parti gitsin de gerisi isterse tufan olsun, anlayışı içinde AK Parti'nin yaptıklarını değersizleştirme girişimleri hep var. 
Onlar zaten belli. 
Ancak hem AK Partiliyim deyip hem AK Partiye kan kaybettirmek için uğraş vermek olmaz, olamaz. 
Hüseyin Cumali çok haklı”

*

Milletvekili Ali İhsan Yavuz’un sitem dolu bu paylaşımı kime ne ifade eder, ben bilmem...
Bildiğim, gördüğü şu, AK Parti’nin gemisine binip, gemiyi hiç düşünmeden kendi çıkarları için gemidekileri suya atmaya çalışanlara net bir dille tepkisini koyuyor...
Peki bu tepkisi doğru mu!
Bence çok doğru...
Kesinlikle olması gereken bir tepki...

*

Önce samimi olacaksın...
Hangi partide olursan ol...
Hangi partiye yakın olursan ol...
Ne iş yaparsan yap...
Ne olursan ol ama samimi ol...
Zaten benim bu olaydaki tepkimde buna...
Kesinlikle bu...
Yoksa kimsenin avukatlığına soyunmadık...
Yukarıda yazdığım için biraz sıkıcı olacak ama...

*

Hem bu kentte AK Parti tribünlerine oynayacaksın, hem de AK Partili belediye başkanlarına giydireceksin...
Hem AK Parti Milletvekili ile bu kentte görüntü vereceksin, hem AK Parti’ye kan kaybettireceksin...
Hem oğlun AK Parti Adapazarı İlçe Başkanlığı Tanıtım Medya Başkanı olacak, hem AK Partili Adapazarı Belediyesi’ne, AK Partili Belediyelere giydireceksin...
Yok öyle bir dünya...

*

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yardımcısı olan AK Parti Sakarya Milletvekili Ali İhsan Yavuz’un dünkü sitem dolu tepkisi gerçekten “artık bu samimiyetsizliğe dur demenin zamanı geldi” çıkışıydı. Ve bu çıkış AK Parti kadrolarında geniş yer buldu. Şimdi gelelim dünden verdiğimiz “AK Parti Adapazarı İlçe Başkanı Erol Aydın” anonsuna...

*

Şimdi “bu mevzunun Erol Aydın ile alakası ne” diyenler olabilir...
Anlatalım...
Ersin İbil’in oğlu Talha İbil AK Parti Adapazarı İlçe Başkanlığı Tanıtım Medya Başkanı...
Yani!
Başkan Erol Aydın’ın yönetiminde...
Yine Talha İbil, sevgili babasının AK Partililere giydirdiği Medyarota.com isimli sitede resmiyette ismi olmasa da o bünyede...
İşte bu...

*

Dolayısıyla Ersin İbil’in AK Parti gemisine su aldıran hareketlerini yaptığı sitenin beyin takımında AK Parti yöneticisi Talha İbil de var...
Hal böyle iken Başkan Erol Aydın ne yapıyor!
Soruyorum!
Eski Adapazarı Belediye Başkanı Süleyman Dişli’nin başkan vekilliğini yapan, Adapazarı Belediyesi kurumsal kimliğini yıllarca taşıyan, bu kimlikle yıllarca ekmek yiyen, şimdi de AK Parti Adapazarı İlçe Başkanlığı yapan Erol Aydın ne yapıyor!

*

AK Parti gemisi su alırken Erol Aydın üzerine düşeni yapıyor mu!
Haaaaaaaaaa...
Sor şimdi Başkan Erol Aydın’a...
“Başkanım, sonuçta Talha İbil senin yönetim kadrosunda ve senin ilçenin başkanı olduğu Adapazarı Belediyesi kurumsal kimliğine bir saldırı var. Ayrıca siz bu kurumsal yapıda 15 yıl başkan vekilliği, başkan yardımcılığı yaptınız. Bu kurumun ekmeğini yediniz. Neden devreye girmiyorsunuz! En azından sosyal medya üzerinden neden bir hamleniz yok” diye Erol Aydın’a sorun...

*

Mutlaka anlatacağı bir şeyler vardır...
Ama ne anlatırsa anlatsın...
Her şey ortada...
Başkan Erol Aydın, AK Parti Gemisi su alırken resmen delikten akan suyu seyir ediyor...
Bir çabası, bir gayreti yok...
Kim bilir!
Belki de yıllarca görev yaptığı Adapazarı Belediyesi’nde kendisine bu dönem görev verilmediği için sessiz kalıyordur...

*

Belki de Ersin İbil’in yazılarını keyifle okuyordur...
Dedik yaa...
Kim bilir!
Ancak, ne olursa olsun...
İster sev, ister sevme...
İster bu yazdıklarıma gönül koy, ister koyma...
Eğer AK Parti Gemisi’nde bulunuyorsan...
Hele, hele geminin yönetici kadrosundaysan...
Ve bu gemi sayesinde yıllarca evine ekmek götürdüysen...

*
Geminin kaptanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte yol alıyorsan...
Birileri gibi gemiden inmeye de niyetin yoksa...
Müdahale edeceksin...
Gereğini yapacaksın...
Bugün gemi su alırken öyle bir kenara çekilip ‘Kıs kıs’ gülersen, gemi battığı zaman başına ne geleceğinde belli olmaz !
Hepiniz bilirsiniz...
Batan geminin lüks kamarası olmaz...

*
Bakın...
2000 yılı öncesine bakın...
Batan gemilere şöyle bir bakın...
Siyasi parti mezarlığında çok örnek görürsünüz...
Bence...
AK Partililere yakışan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kaptanı olduğu bu gemide canla başla çalışmak...
Ersin İbil gibi geminin su almasına neden olanları da tek, tek ayıklamak...

*

Son olarak şunu yazayım...
Bak Ersin İbil...
Herkes gibi ekmeğinde olabilirsin...
Saygı duyarım. Rabbim sana hayır kapıları açsın...
Ama bu kentte böyle samimiyetsiz hareketler yapmaya devam edersen, bende seni bu köşeye konuk etmeye devam ederim...

*

Gönül ister ki sende beni kendi köşene misafir et...
Elinde kalem var...
Hani alayınız “Biz kefenimizi giyip yola çıktık” diyorsunuz yaa...
Elinde kalem var giydir bana...
Kıçın yiyorsa benle ilgili ne biliyorsan yaz...
Varsa yüreğin yazarsın...
Küfür etme, ne yazarsan yaz...

*

Hatta bu sıralar bana takık olan Gazeteci Zeki Aydıntepe’yi de yanına al...
Merak etme bu kentte benim meraklılarım çok var...
Alayınız gelin...
Daha zevkli olur...
Mahalle şenlensin...
Azdan az, çoktan çok gitsin...
Bunun dışında Ersin İbil...
Bak çorban taşmasın...

*

Dip Not: Ersin, öyle beni sağa sola şikayet etmene gerek yok. Bir daha yazayım. Elinde kalem var. Sende bana “yaz” diyorum yazmıyorsun. 

Bari beni telefonla bir arada ‘abi tamam mesajı aldık’ de...

Eşek değiliz. Anlayışlı adamız. Bir güzellik yaparız...