1071 yılında, Malazgirt Savaşıyla, Anadolunun kapılarını bu millete açan Sultan Alparslan' ın emriyle Anadolu' ya doğru haftalarca, durmaksızın yürüyen...

Çanakkale' de, Conk Bayırı muharebesinde, "Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum" diyen Atasının sözüyle; aylarca, aç, susuz kalmasına rağmen göğüs göğüse çarpışarak bu vatanı düşmana çiğnetmeyen...

Kurtuluş Savaşında Yedi Düvele karşı yıllarca mücadele ederek, bağımsızlığımızı kazanmak uğruna; Şerife Bacı gibi, soğuk kış şartlarında dahi olsa, hiç düşünmeden, bu topraklar için, seve seve canını veren...

15 Temmuz sonrası Liderinin " Çıkın Maydanlara" sözüyle Şehirlerlerde; günlerce, geceler boyu nöbet tutan...

Cesur, Gözüpek, Yiğit, Kahraman bir millet olarak tarihe geçmişiz...

Salgın zamanlarında, kutsal kabul ettiğimiz değerler uğruna, Koronavirüs belasına karşı, devletinin tüm tedbirlerine titizlikle riayet ederek günlerce evde kalabilen bir milletin fedakâr evlatları olarak tarihe geçmek istemez misiniz...

Bizler, devletine güvenen ve köklerine bağlı olan bir milletiz...

Bu sebeple, bu olağanüstü dönemlerde, daha da fazla gayret göstererek kurallara uymalı, ne kadar az kişide bu hastalık görülürse devletin maliyet giderlerinin de o kadar azalacağını unutmamalıyız... Zorunlu haller olmadıkça evden dışarı çıkmamalıyız...

Devletimizi korumak ve kollamak, sadece cephede, savaş meydanlarında olmuyor elbet... Bu günlerde; hastalığı yaymamak için evde oturmak da, askerde nöbet tutmak kadar kutsal bir görevdir... Bu savaşı kazanacağız... Allah' ın izniyle en az hasarla bu salgından kurtulacağız...

İnanıyorum... Biz bu virüsün yayılmasını durdurabiliriz...

Yeter ki...

Geleceğin için...
Ailen için...
Vatanın için...
Milletin için...

Evde kal...
Hastalığı yayma...

'ALLAH RIZASI İÇİN SABRET... TÜRKİYEM'