Sevgili okurlarım; Bende bu hikayenin aynısını yaşadım ve çok etkilendim.

Sizinle paylaşma ihtiyacı duyuyorum.

Annem henüz otuz beş yaşında dul kalmış.

Mahallede herkes ona acımış on altı yaşında evlenmiş.
Okutmadı babam ona çok yalvardım.

Ebe okuluna çok istedim göndermedi derdi.
Mahallede üç kardeş adımız hep dul karı çocuklarıydı.

Komşu benim erikleri toplamışlar.

Aaa dul karının çocuklarıdır.
Komşu benim tavukların follukta yumurtaları yok.

Kim alır ki ?
Dul karının çocuklarıdır.

Git işte parasını. .
Zavallı annem ağlayarak sinirlenir bizi de döverdi.

Oysa biz bahçeden çıkmaz hep bahçemizde oynardık.
Annem bizim yapmadığımızı bilse de sürekli bağırırdı .
Gitmeyin kimsenin bahçesine laf getirmeyin bana.
Ablam ve abim.
Gidelim buralardan diye ağladıkça
ben bir şey anlamazdım.
Annem
Bu ev dedenizden kaldı. Dul maaşıyla geçinmek kolay mı şehirde derdi.
Üç tavuğun yumurtasını annem hep bize pişirirdi.
Annem okulda açılan dokuma kursuna gitmeye başlamıştı.
Kurs bitince ambarda duran tezgahı çıkardı.

Tezgah büyük annemden kalmıştı.

Artık evde kilim dokunmaya başlamıştı.
Annem iki eski kilimi sandıktan çıkardı.

Kursta boyadığı yünleri ip yaptı.

Komşumuz Safiye teyze ,Ümmü teyze, Cennet teyze ona yardım ettiler.

Onlar bu işi iyi biliyordu .
Muhtar annemin desenli kilimlerini çok beğendi.
Fadime bunları Şehir’e gönderelim kızım bunlar çok güzel dedi.
Annem
Bu desenler büyük annemin balkanlarda dokudukları desenler dedi.
İki ay sonra İstanbul’a kilimler göndermeye başladık.

Artık anneme para geliyordu.
Annem dört
koyun aldı. Sütümüz yoğurdumuz artık hiç eksik olmuyordu.
Ablam liseyi kazanınca yatılı gitti.

Abim de yüksek okulu kazandı.

Muhtar ona burs çıkarttı.
Dul karı çocuklarına burs varmış.

Ankara’dan onay geldi dedi.
Kaymakam Asım bey köyümüze dul ve yetimlere kömür dağıtılacağını müjdeledi.
Yıllardır dul kadın çocukları olarak aşağılanıp itilmişliğin acısı şimdi sevince dönüşmüştü.
Arap ülkelerine doğal kilimler göndermeye başlayan annem iki tezgah daha almıştı.

Üç tezgah durmadan seccade kilim dokumaya başladı.

Komşu kızları her gün dokuma için bize geliyordu.

Annem çok iyi kazanmaya başlamıştı.

Artık darlık günlerimiz bitmişti .

Kümesimiz tavuk hindi dolmuştu.
Aradan yıllar geçti. Ablam çocuk doktoru abim şirket yöneticisi bende avukat oldum.
Durumu olmayan dul kadınlardan ücret almıyorum.

Onlara Ücretsiz danışmanlık yapıyorum...

Zeynep Karaaslan