Büro-İş Genel Başkanı Alay Hamzaçebi'nin imzasını taşıyan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"Kamu çalışanları olarak; 15 Temmuz itibariyle yandaş sırtlanların, vergi ve enflasyon canavarının yutmuş olduğu maaşlarımızı aldık. 15 Temmuz aynı zamanda ülkemizin birliğine, dirliğine, bağımsızlığına, demokrasisine karşı yapılmış hain bir darbe girişimdir. Kuvvacı sendika olarak bu tarz girişimleri yapanları şiddetle kınıyor, her zeminde ülkemize sahip çıkmaya devam edeceğimizin de bilinmesini isteriz. Bu vesileyle şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlıklı, mutlu bir yaşam dileriz.

Eriyen maaşlarımız ile artık karpuzu, peyniri bütün değil dilim dilim, meyveyi kilo olarak değil adet adet, ekmeği tam değil yarım yarım almaya başladık. Lafın kısası da, Türkçesi de Pazar Filelerimiz Doyumluk Değil, Tadımlık oldu.

Elektriğe 1 Temmuz’dan geçerli olmak üzere % 15, yılbaşından buyana % 22 zam yapıldı. Aynı şekilde yılbaşından temmuz ayına kadar her ay konutlarda kullanılan doğalgaza yapılan yüzde 1'er zam üzerine Temmuzda toptan bir seferde yüzde 12 zam daha yapılmış bulunmaktadır.

Bu zamların Temmuz’dan önce yapılmamasının sebebi kamu çalışanlarının ve emeklilerinin maaş zammına yansımaması adına yapılan şark kurnazlığıdır.

Doğalgaz tüketiminin az olduğu sıcak yaz dönemlerinde zam yapılması kişilerin bütçesine fazla yük oluşturmazken yılsonuna doğru bu zamlar cepleri yakmaya başlayacaktır.

Milyonlarca üniversite mezunu aslan gibi vatansever gençlerin işsiz gezdiği Türkiye’de, Asgari ücretle hayatta kalmaya çalışan insanların elektrik faturasına yansıtılan TRT payından, terör seviciliği yapan Kaplan görünümlü sırtlanlara, gazel okumaktan başka hiçbir vasfı olmayan sözde gazetecilere binlerce lira maaş ödenmesini kabul etmiyoruz, hakkımızı da helal etmiyoruz.

Buradan TRT’ye sesleniyoruz. Kamuoyunu yanlış rakamlar ile manipüle etmeyi de bırak. En düşük memur maaşı Temmuz zammı ile daha yeni 4.000-TL’yi buldu. Bilmiyorsan öğren. İşte belgesi.

37 yıllık üniversite mezunu bir memurun, hatta bir öğretmenin yeni zamla maaşı 5.765 TL civarındadır. Bugün emekli olsa 150.000-TL civarında ikramiye alır. Bu ikramiye ile bırakın bir ev almayı yerli bir otomobil bile almazken öte yandan Bu sömürü, yandaş ve talan düzeninde bir diploması bile olmayıp kamu kurumlarında yönetim kurulu üyeliği yapan bazı vasıfsız kimseler 5-10 yerden aylık toplamda 150.000-TL maaş alıp arpalanmaya devam etmektedir. Kamu emekçileri sefalete mahkûm edilmiştir. Bu talan düzeninde 3600 Ek Gösterge, ETY sözü yalan mı oldu.? Hak mı, adalet mi bu.?

Kamu çalışanlarının faydalanması için sahillerde bulunan sosyal tesisler satılırken, binlerce ağacın katledilerek yazlık ve kışlık saraylar yapılmasını da doğru bulmuyoruz. Emekçiler artık Simit Sarayına bile gidemez oldu.

Ambargo dönemlerinde önceden yağ kuyruğu vardı. Şimdi ambargo yok yağı alacak para da yok.

Porsiyonu küçültmek, porsiyonu büyük olanların alabileceği bir önlemdir. Porsiyonu değil dilimleri, lokmayı küçülttük. Lokmaları sayarak yiyoruz. Öğüt verenlerin “sosyal konumlarına” uygun olarak verdiklerini düşünüyoruz.

Kıymetli Basın Emekçileri;

Önümüzdeki ay kamu çalışanlarının 2022-2023 dönemini kapsayan Toplu Sözleşme yılımız.

Buradan hükümete sesleniyoruz.

Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş’in açıkladığı 11.925-TL yoksulluk sınırı ile geçmiş yıllardan devam eden kayıplarımızda dikkate alınarak;

En düşük memur maaşı ile en yüksek memur maaşı arasında ki makasın fazla açılmaması adına oransal memura en az 2.750-TL seyyanen zam yapılması gerekmektedir.

Asgari ücret vergi dışı bırakılmalı, bu tutar diğer emekçilerin gelir vergisinden istisna edilmeli,

% 5 vergi indirimi ücret geliri elde eden emekçilere de uygulanmalı ve düşük ücret geliri elde edenler için vergi oranı % 10’da sabitlenmelidir.

Sözleşmelilere Kadro verilmeli,

3600 ek gösterge sözü yerine getirilerek bütün çalışanlara verilmeli.

Memurun almış olduğu tazminat benzeri ek ödemeler emekliliğe sayılmalı."