Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomi kamuoyunun merakla beklediği ekonomik reform paketini açıklamak için kameraların karşısına geçti.

Erdoğan'ın açıklamalarında öne çıkan noktalar şunlar oldu:

Bugün anlamlı bir gün. İstiklal Marşımızın kabulünün 100. yıl döneminde reform tanıtım toplantısını yapıyoruz. Bu da ekonomik bağımsızlığımızın değişik yapısının açıklanmasına vesile olacak.

Çalışmanın özünde yatırım, üretim, istihdam temelinde büyüme amacı bulunuyor.Reformlarla yerli ve milli bir ekonomi inşa edeceğiz. Türkiye'nin istihsal mücadelesini, istiklal ve istikbal mücadelesi kadar önemli görüyoruz.

İstikrar ve güven çok önemlidir

Ekonomide yeni yol haritasını milletimizle paylaşıyoruz. Yeni yol haritasını tüm paydaşlarla hayata geçireceğiz. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına almak için gece gündüz çalışacağız.

Ülkelerin ekonomileri için istikrar ve güven çok önemlidir. Biz Türkiye'yi bu iki temelde büyütmenin mücadelesini veriyoruz. Demokratik ve ekonomik kalkınmanın temeli olan siyasi istikrarı kurumsallaştırdık. Yeni ve sivil bir anayasa ile birlikte ihtiyaç duyulan bazı adımları atacağız.

Türkiye olumlu ayrışıyor

Türkiye bölgesel ve küresel krizlere rağmen gücünü koruyor. Salgının yıkıcı etkileri sona ermediği gibi dünyada her gün yeni tehditler çıkıyor. 100'ün üzerindeki ülkenin hala aşıya erişememesi dünyadaki adaletsizliği hafızalarımıza nakşediyor.

Türkiye hiçbir vatandaşının mağdur olmaması için devletin tüm imkanlarını seferber etti. Hiçbir insanımızı salgın karşısında çaresiz bırakmadık. Böylelikle salgının ortaya çıkardığı sosyal ve ekonomik tehditlere karşı güçlü bir direnç sergiledik. Türkiye'yi bu kapsamda olumlu ayrıştırmayı başardık.

Salgına rağmen 2020'de yüzde 1,8 büyüdük. G-20 ülkeleri arasında Çin'in ardından büyüyen tek ülke olduk. Özellikle yılın ikinci yarısındaki önlemlerle dünyada büyümeyi başaran ender ülkelerden biri olduk.

Ülkemizi güçlendirecek reformları hayata geçirecek adımları hiç tereddüt etmeden atıyoruz. Reform programımızla sorunlara gerçekçi çözümler getiriyoruz.

Güçlü ve kaliteli büyümeyi yakalayacağız

Türkiye salgın sonrası güçlü, sürdürülebilir ve kaliteli bir büyümeyi mutlaka yakalayacaktır. Büyümenin toplumun her kesiminin refahını artıracak şekilde geliştirilmesi olmazsa olmazımızdır.

Açıklayacağımız reformların omurgasını makroekonomik ve yapısal politikalar oluşturuyor.

Temel öncelik mali disiplin

İlk reform alanımız risklere karşı güçlü bir kamu maliyesi yapısı oluşturmak olacaktır. Mali disiplin en önemli önceliğimizdir. Hani diyorlar ya finansal istikrar, finansal istikrar diye, finansal istikrarı bir kenara koyun.

Döner sermayeleri gözden geçiriyor ve verimli olmayanları kapatıyoruz, diğerlerini de kademeli olarak meclis denetimi kapsamına alıyoruz.

Böylece bütçede birlik ilkesini güçlendirmiş oluyoruz.

Kamuda taşıt alımı ve temsil ve ağırlama gibi harcama alanlarına sınırlama getiriyoruz.

Mahalli idarelerde de mali disiplini güçlendirecek düzenlemeler yapıyoruz. Buradan sağlanan kapasite ile merkezi yönetim üzerindeki yükleri azaltmış olacağız.

Merkezi ve yerel yönetimlerin sosyal yardım verilerini birleştiriyoruz.

Türkiye'de kamu borcunun milli gelire oranı yüzde 41 seviyesinde. Avrupa ülkelerinde bu oran yüzde 90'a yakın.

Borç stokunun dış şoklara karşı duyarlılığını azaltabilmek için Döviz cinsi borçlanmanın payını düşürüyoruz. Ülkemizin risk primini düşürerek borçlanma maliyetlerini aşağı çekecek politikaları tahkim ediyoruz.