Emekli maaş zamlarının, memur maaş zamlarına endeksli olduğunu ve maaş zamlarının da tahmin edilen enflasyona göre verildiğine dikkat çeken Kaya, memur ve emekliye 2020 yılının ikinci 6 aylık kısmında enflasyon farkıyla birlikte %5.75 oranında zam yapılacağını söylerken, ekonomik verilere bakıldığında maaş zammının bir anlamının kalmadığını, hâlbuki piyasanın denetim ve kontrol altında tutulmasının ve özellikle emekliye insanca yaşayabileceği yaşama koşullarının sağlanabilmesi için sosyal kalemlerde iyileştirme yapılması gerektiğinin önemine işaret etti. 

İbrahim Kaya, emeklinin çalışırken aldığı aile yardımı ödeneğinin yeniden verilmesi halinde emeklinin enflasyon karşısında ezdirilmeyeceğini, ayrıca emeklinin maaşından yapılan %10 ilaç katılım payı ve çeşitli kesinti uygulamalarının sosyal devlet ilkesine aykırı olduğunu belirterek şu ifadelere yer verdi:

“Emeklinin aile yardımı ödeneğinin kesilmesi, ayrıca emekli maaşından %10 ilaç katılım payı alınmasının kendilerini yıprattığını belirten emekliler bu konuda düzenleme yapılarak kendilerine insanca yaşama koşullarının sağlanmasını istiyorlar. Emekliye aile yardımı ödeneği verilmesi halinde her ay maaşlarına 300 liranın üzerinde yansıma olacaktır ve bu emekliyi rahatlatacak bir gelirdir. Aile yardımı ödeneği 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 202 maddesinde düzenlenmiştir. Düzenlemeye göre bu kanuna tabii olarak çalışan memurlara ödeniyor. Bu kanuna tabii olarak çalışmakta iken emekliye ayrılan memurun aile yardımı ödeneği kesiliyor.  Memur emeklileri aile yardımı ödeneğinin kesilmemesini talep ediyor. Yasa da memur emekli olduktan sonra bu ödeneğin kesileceğine dair bir hüküm bulunmuyor. Kanunun, “Aile Yardımı Ödeneği Hakkını Kaybetme” başlıklı 205. Maddesinde yapılan düzenlemede de emeklinin aile yardımı ödeneğinin kesileceğine dair bir hüküm bulunmuyor. 

Emekliyi muzdarip eden ve yaşama koşullarını ağırlaştıran diğer bir etmen ise, emeklinin maaşından kesilen %10’luk ilaç katılım payıdır. Sadece emekliden değil, aynı zamanda bakmakla yükümlü bulunduğu aile fertleri nedeniyle de emeklinin maaşından %10 oranında ilaç katılım payı kesintisi yapılmaktadır. Ayrıca eczanelerde ilaç farkı bedeli alınıyor.

Emekli açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor. Emeklilerimizi sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir şekilde yaşatmalıyız. Onları, emekliliklerinde ailesiyle birlikte geçim sıkıntısı yaşamadan hayat sürmeleri için üzerimize düşeni yapmalıyız. Emeklilerimiz bu ülkenin kalkınması, gelişmesi ve refah içinde yaşaması için bir ömür çalışıp istirahata çekildiler. Şimdi bize düşen onların huzurlu ve mutlu bir hayat sürmelerini sağlamaktır. Bunun için ilaç katılım payı, özel hastanelerde uygulanan muayene katkı payı gibi çeşitli adlarla emeklinin maaşından kesilen tüm katkı paylarının ve eczanelerde alınan ilaç farkı bedelinin kaldırılmasını, emekliye aile yardımı ödeneğinin verilmesini, elektrik, doğalgaz ve su gibi giderlerinden %50 indirim yapılmasını, emeklinin kendisi ve bakmakla yükümlü olduğu eş ve çocuklarının yılda bir defa devletin sosyal tesislerinden ücretsiz olarak yararlandırılmasını ve emeklinin okuyan çocuklarının tüm giderlerinin devlet tarafından karşılanmasını talep ediyoruz. Emeklinin onurlu bir yaşam sürmesini sağlamak devletin görevidir. Bu nedenle devlet bu görevini aksatmadan yerine getirmelidir.”