Yazar / İlişki Uzmanı Gamze Karadağ yazıyor

Bir ilişkide erkeğin sevgisi çok önemlidir. Erkeğin bir kadına hoş görü göstermesi sevgisinden geçer. Çünkü bir erkek ancak sevdiği kadına anlayışlı olur, tahammül gösterir. Yeterince sevmeyen erkeklerin genel özelliği partnerlerini devamlı eleştirmeleri ve her sözün her hareketin altında bir şey aramalarıdır. Kadınlar erkeklerin aksine karşı tarafın sevgisini hissedemediği durumlarda bu davranışı sergilerler.


Kadın olarak böyle bir ilişki içerisindeyseniz erkeğe ne kadar adım atarsanız atın bir arpa boyu yol alamazsınız. Ve özgüveninizi de zamanla yitirirsiniz. Kendinizi bir işe yaramaz, kötü huyları olan biri olarak görürsünüz. Karşı tarafa da bilincinize yer eden telkinler yüzünden pek faydalı olamazsınız. Devamlı kötü olan özelliklerinizi ortaya dökerek meziyetlerinizin üzerini kapayan insanlara adım atmak boşa kürek çekmek gibidir. Bir ilişkide övgüden çok yerme varsa o ilişkide sevgi eksikliği vardır. 


Varlığınızın bir ifade etmediği hiçbir yerde durup kendinizi ve sevginizi kimseye yük etmeyin. Sizi sevmeyen bir insan zamanla sizi sevmez tam tersine yanında kaldıkça onun gözünde git gide daha da değersizleşirsiniz. 
Şöyle düşünün; sonuçta seven taraf sizsiniz. Onu sevdiğiniz gibi bir başkasını da pekala sevebilirsiniz. Bir insanın varlığıyla sizi üzmesi, kırması, aşağılayıp yok sayması yokluğuna üzülmekten daha çok acı verir. Hele ki o insana fazla değer veriyorsanız. Bu yüzdendir ki; vazgeçeceği noktayı çok iyi bilmeli insan.


Zaten istenmiyorum, zaten sevilmiyorum, zaten sevgi sözcüklerimin pek değeri yok nazarında, zaten umurunda dahi değilim diyerek kendinizi telkin edip gerçekleri görmeyi sağlayabilirsiniz. 
Erkeğin sevgisi varsa size karşı adımı da vardır; ilgi, şefkat, anlayış, tahammül, şehvet, gönül alma, yeri geldiğinde alttan alma, olayların üzerini kapama, koruma, kollama…


Aşık olmak kavuşmak değildir. Hatta çoğu zaman vazgeçmektir; kendinden, hor görüldüğün yerde sevilmeyi beklemekten… Gerçek aşksa şayet bir insan dokunmadan da sevebilir çünkü bir gülüşü, bir sesi, sizi sizden alan göz perdelerini…  Gecelerce duvarlara anlatabilir, o diye yastığına sarılabilir. Sigara dumanıyla yatıştırabilir vahşileştiren özlemini, tenindeki dudak izleriyle sakinleştirebilir yüreğini. 
Hiç olmak, sevilmediğiniz gönül topraklarında olmaktan daha yüce değil mi?
Sevgilerimle…

Mail: [email protected]