HALK54.COM
Hüseyin CUMALI/ÖZEL

İstanbul’da okuyan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Merve K. Söğütlü Çeşme İstasyonu’ndan bindiği trenle Adapazarı’na geldi. Erenler İlçesi’ndeki evine gitmek için Adapazarı Gar Meydanı’nda bulunan Et-Balık Minibüs Hattı’nda çalışan 54 M 0258 Plakalı ticari minibüse saat 24.00 sırasında bindi. Bir süre sonra hareket eden aracın şoförü Serdar Serkan Y. iddiaya göre aracı Sakarya Caddesi üzerinde durdurdu. Şoför Mahallinden arka tarafa geçen Serdar Serkan Y. genç kıza cinsel tacizde bulundu. 

Kapıları kilitli ve ana caddede yaşanan olay sırasında genç kızın defalarca bağırmasına rağmen kimse sesini duymadı. Su şişesiyle cama vuran genç kızın çığlıkları üzerine Serdar Serkan Y. bu aracı çalıştırıp daha ıssız bir yere park etti. Genç kıza yine cinsel tacizde bulunan şüpheli ummadığı bir direnişle karşılaştı. Tacizle birlikte direnen Merve K.’yi darp eden şüpheli, genç kızın kendi atkı ve şalıyla onu minibüsün demirlerine bağladı. Ancak genç kızın eşyalardan kurtulmaya başlamasıyla panikleyen Serdar Serkan Y. bu kez minibüsün ön camından bulunan çok sayıdaki plastik kelepçeden birisiyle genç kızı ellerini arkadan bağladı. 

Bir yandan genç kızı darp eden bir yandan cinsel tacizini sürdüren Serdar Serkan Y. amacına ulaşamayınca bu kez mastürbasyon yaptı. Genç kızla 1.5 saat araçta kalan ve genç kızı hastanelik edene kadar döven şüpheli Serdar Serkan Y. son olarak genç kıza, “Bu yaşananlardan kimseye söz etmeyeceksin. Yoksa seni bulun öldürürüm. Hayatını karartırım” dedi. Genç kız hayatını kurtarmak için ‘tamam’ demesiyle minibüsle genç kızı Erenler yunus Emre Direniş Parkı’na getiren şüpheli kapıları açtı ve kızı serbest bıraktı.

Yaşadığı büyük şokla birlikte evine giden ve ailesi tarafından Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldıran üniversite öğrencisi Merve K. tedavi altına alındı. Sakarya İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından her yerde aranan şüpheli Serdar Serkan Y. ise polisin işi sıkı tutmasıyla birlikte çok kaçamadı. Şehir merkezindeki bir operasyonla enselenen ve gözaltına alınan 43 yaşındaki Serdar Serkan Y. tam bir suç makinesi çıktı. 

z1-1

Cezaevinden 6 gün önce denetimli serbestlikle çıktığı anlaşılan şüphelinin ‘cinsel istismar’ suçunun da arasında bulunduğu 30 adet suç kaydı olduğu ve en son hırsızlık suçundan girdiği cezaevinden 6 gün önce çıkıp minibüste çalışmaya başladığı öğrenildi. Gözaltına alınan şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından Sakarya Adliyesi’ne sevk edildi. Adliyeye sevk edilen şüpheli; nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs, cebir, tehdit ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Polis, saldırganın cezaevinden denetimli serbestlik kapsamında çıkmasına rağmen, nasıl minibüs şoförlüğü yaptığını da araştırıyor.

z11

Yapılan tedaviden sonra taburcu edilen genç kız ise yaşadığı travma dolu anları Halk54 Haber Merkezi’ne anlattı. İstanbul’da okuyan Tıp Fakültesi öğrencisi Merve K., “İstanbul Söğütlü Çeşme’den trene bindim ve Adapazarı Gar Meydanı’na geldim. Genelde tek başıma minibüs ve otobüslere binmiyorum. Çünkü çok fazla taciz ve bu tip olaylar oluyor. Geç kaldığım için minibüse binmek zorunda kaldım. Yanımda param yoktu ve minibüs sürücüsüne ‘param yok ama Yunus Emre Parkı’nın oradaki bankamatikten çekip vereceğim’ dedim. Şoför bana ‘hiçbir sıkıntı yok’ dedi. Minibüste tek başıma kaldım. Bir ara birisi biner gibi oldu ama binmedi” dedi.

Merve K., “Bende o arada içimden ‘insem mi’ diye geçirdim. Ama saat ilerlemişti. Geç kalmak istemedim. Ailemin de beni merak etmesini istemedim. Telefonum ise şarjı olmasına rağmen kapandı. Daha sonra Parkın yakınlarına geldiğimizde bir yerde durdu. Aracın kontağını ve ışıklarını kapattı. Bana yaşımı sordu. Bana arkaya geçmemi söyledi. Aracın kapılarını kilitledi. Ben direndim ama o sırada boğuşmalar başladı. En büyük darbeyi burada aldım. Benim sessiz kalmadığımı ve direndiğimi görünce daha fazla saldırdı.” diye konuştu.

z3-1

Talihsiz kız, “O sırada caddeden bir çok insan geçiyordu. Çevrede işyerleri ve kahvehaneler vardı. Ama kimse sesimi duymadı. Açık olan büfeler vardı. İnsanlar vardı. Cama su şişesiyle vurdum ama kimse duymadı. Sürekli bağırdım.  Darpların büyük bölümü orada oldu. sessiz kalmadığım için oldu. Daha sonra buradan beni başka bir yere götürdü. Etrafta araçlar park halinde idi. Orada da yaklaşık bir yarım saat bana saldırdı. Asıl tacizin olduğu kısım orada oldu. Burada önce benim kendi eşyalarımla önce ağzımı kapatmak istedi. Sonra kollarımı bağlamak istedi” dedi.

Merve K., “Tek elimi bağlamak isterken eşyaları çözmeye başladım. İkinci elimi bağlayamadı. Bu sırada panikledi. Bu arada elini ısırdım. Buna çok sinirlendi. Eşyalarla kollarımı bağlayamayınca ön camdan plastik kelepçe alıp ellerimi arkadan bağladı. Ön camda çok sayıda plastik kelepçe vardı. Bana ‘bunları birine söylersen seni öldürürüm. Hayatını karartırım’ dedi. Sonra parkın oraya geldim. Kimseye bir şey söylemeyeceğimi belirttim. Aracın kapıları açtı ve araçtan indim” dedi.

Yaşadığı dehşeti anlatan üniversite öğrencisi Merve K., “Benim yaşındaki genç kızlara sesleniyorum. Herkes önlemini alsın. Asla kimseye güvenmeyin. Ben psikoloji bölümü okuyorum . Bu konularda olabildiğince sesimizi duyurmaya çalışıyoruz.  Okul kulüplerinde yer alıyorum. Toplumda yer aldım. Kimseye zarar gelmesin diye çalıştık. Yaşamadan önce de bunu yapıyordum. Yaşadığım için onları çok daha iyi anlıyorum. Bundan sonra daha fazlasını yapacağım” dedi.

z2-1

Merve K., “Bu tip olaylara karışanları olabildiğince bilinçlendirirsek, eğitimi verirsek iyi olur. Bu tip olayları yapanlar ceza alıyor ama psikolojik olarak da eğitim almalılar. Çünkü gerçekten sorunları var. İnsanlara dayak atarak, insanlara saldırarak bir şeyler kanıtlamak istiyorlar. Bence bunların kesinlikle psikolojik destek alması gerekiyor. Özellikle cezaevlerinde psikologların arttırılması gerekiyor. Bunları cezaevine atmanın yanı sıra bunları cezaevinde eğitmek gerekiyor. Bunlar cezaevinden çıktıktan sonra tacizle son bulmuyor. Cezaevinden çıktıktan sonra ölümle sonuçlanan olaylar yapıyorlar” diye konuştu.

Merve K. son olarak, “Ayrıca bu kişilere kesinlikte ceza indirimi yapmamaları gerekiyor. Bu kişiler mahkemede bir iki söz ve giydikleri takım elbiselerle birlikte ceza indirimi yapılıyor. Bir kıyafet giymekle bu şahıslara ceza indirimi yapılmaması gerekiyor. Çünkü benim gibi bu olayları yaşayanlara daha çok haksızlık yapılıyor. Takım elbise ve söyledikleri bir sözle indirdim yapılmasın. Bunlar zaten ceza indirimi yapılması için bunları yapıyorlar. Bunlar cezalarını en ağır şekilde almalılar” dedi.