Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Sakarya Şube Başkanı Aslıhan Ateş, geçtiğimiz günlerde Ankara Mamak'ta binaların kapılarına şeriat çağrısı ve propagandası yapan bir bildiri dağıtılmasına tepki gösterdi.

Ateş, "Atatürk ilke ve devrimlerinin, laikliğin, demokrasi ve oy kullanma hakkının açıkça hedef alındığı bildirinin kimler tarafından yapıldığı, “eğer istenirse!” bulunur. Yetkili tüm makamları göreve davet ediyoruz" dedi.

Ateş yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"Geçtiğimiz gün, Ankara Mamak’ta, kapılara asılmak suretiyle yapılan şeriat çağrısı Laik Türkiye Cumhuriyeti’ne ezelden beri düşman olanların hala var olduğunu göstermekte. 

Atatürk ilke ve devrimlerinin, laikliğin, demokrasi ve oy kullanma hakkının açıkça hedef alındığı bildirinin kimler tarafından yapıldığı, “eğer istenirse!” bulunur.

Yetkili tüm makamları göreve davet ediyoruz.!

Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana,  Atatürk ve devrimleriyle kavgalı olanlar, her dönem insanların dini hassasiyetlerini kullanmışlardır. Atatürk’ü ve Laik Cumhuriyet’i din düşmanı ilan eden hadsizler, bu ülkeyi yabancı devletlerin sömürgesi olmaktan kurtaran Mustafa Kemal Atatürk’ün, diyanet işleri başkanlığını da kurduğunu unutmasınlar.! 

Laikliği dinsizlik olarak göstermek, gerçek din düşmanlığının ta kendisidir.!

Çünkü laiklik, her inançtan vatandaşa devletin eşit mesafede olması ve her inanç sahibi vatandaşın bu konudaki ihtiyaçlarına eşit karşılık vermesi demektir. Yani aslında din ve vicdan hürriyeti demektir, dini inançların teminatı demektir. 

Sormak istiyoruz; 
bu ülkede Laik Cumhuriyet’in devrim kanunları neden uygulanmıyor ? 

Tekke ve zaviyelerin kapatıldığı ülkemizde neden tarikatlara yer veriliyor ? 

İstanbul’da Ayasofya’ya şeriat isteriz diye yürüyen cübbelilere, 

İslami bir dergide çıkan “Hilafet için toplanın” çağrısına, 

2016 yılında Üsküdar’da AKP minibüsünden yapılan “halifemizi seçmeliyiz !” anonsuna,

Her fırsatta Akit Tv ve sözde gazetesinde Atatürk’e yapılan çirkin hakaretlere
hiç bir şey yapılmadığı gibi Ankara- Mamak’ta yapılan bu hadsiz çağrıya da mı bir şey yapılmayacak??

Bu Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlarını cesaretlendiren, mevcut iktidarın,  bu ülkenin kuruluş felsefesine olan karşıtlığıdır.

2008 yılında AKP’nin, Anayasa Mahkemesine açılan dava sonucunda, “Laiklik karşıtı eylemlerin odağı” olarak tespit edildiği gerçeği ortada dururken, tüm bu şeriat yanlısı eylem ve söylemlere sesini çıkarmayan iktidarın niyetini anlamak zor değil!

Bu noktada, laik Türkiye Cumhuriyetinden yana olan tüm demokratik kitle örgütleri ve muhalefet partilerinin bu olayları “nadir örnek” olarak görmekten vazgeçip, kuvvetle ses vermesi gerekir.

Çağdaş ve Laik Türkiye Cumhuriyetini yaşatmak hepimizin görevidir.!

15 Temmuzdan yeterince ders çıkarmadığını düşündüğümüz iktidarı, Cumhuriyet karşıtı çağrılar yapan tarikatlara karşı bir kez daha uyarıyoruz.Demokrasi ve laiklik, bu ülkedeki tüm yurttaşların özgürlük teminatıdır. 

Sahip çıkınız!!!

YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ, 
ÇAĞDAŞ VE LAİK TÜRKİYE CUMHURİYETİ !