Büro-İş Sendikası Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, mal veya hizmet satan işletme ve esnaflar aracılığıyla ödenen KDV’nin, bazı kurum ve kuruluşlar ile yapılan işlerde kesintili olarak ödenmesinin, esnafı olumsuz etkilediğini belirterek, “Uygulamada, kapsam ve oranların özellikle salgın döneminde artırılması, ekonomik olarak zor günler geçiren işletmeleri finansal olarak dar boğaza sürüklemekte, kapanma noktasına getirmekte ve istihdamın azalmasına sebep olmakta” dedi. 

Hamzaçebi, KDV’nin, yüzde 30’den fazla pay ile Türkiye’nin en önemli vergi kalemlerinden biri olduğunu belirtirken, bu kapsamda gerçekleştirilen “tevkifat (kesinti)” uygulamasına dikkat çekti. İşletmelerin, mal veya hizmet sattığında hesapladığı KDV ile mal veya hizmet alımı yaptığında ödeyeceği KDV olmak üzere 2 çeşit KDV ile muhatap olduğunu belirten Hamzaçebi, satış yapıldığında hesaplanan KDV’nin, alım yapıldığında ödenmesi gereken KDV’den fazla olması durumunda aradaki farkın vergi dairelerine beyan edilerek ödendiğini söyledi. Hamzaçebi, “ödenecek KDV’nin yatırım yapılması, vergiden kaçırılması ya da vergiden kaçınılması gibi yöntemler ve denetimsizlik gibi nedenlerle azaldığını, bu nedenle KDV tahsilatının artırılması için tevkifat uygulamasının gerçekleştirildiğini” aktardı. 

Normal şartlarda, KDV’nin, işletmeler aracılığıyla ödendiğini, ödeme yapılana kadar da işletmelerin bu parayı kullanabildiğine işaret eden Hamzaçebi, tevkifat uygulaması kapsamındaki kurum ve kuruluşlar ile gerçekleştirilen işlerde, işletmeye, ödenmesi gereken KDV’nin ufak bir oranının ödendiğini, kalanın ise mal veya hizmet alan kurumun doğrudan ödediğini söyledi. Uygulama kapsamındaki kurum ve kuruluşlar ile iş kapsamlarının genişletilmesi ile işletmelerin zor duruma düştüğünü söyleyen Hamzaçebi, “Bu durum, işletmesini ayakta tutmakta zorluk çeken esnafın aleyhinedir. Dolayısıyla çarpık, güvensiz, denetimsiz vergi sisteminin mağduru özellikle küçük işletmeler ve esnaf olmaktadır” dedi. 

Bu uygulama kapsamına 1 Mart’tan itibaren vakıf üniversiteleri, mobil elektronik haberleşme işletmecileri ile kanunen ticari faaliyet yapması yasak olan sendikalar ve üst kuruluşların da eklendiğine işaret eden Hamzaçebi, “Kapsam ve oranların özellikle salgın döneminde artırılması, ekonomik olarak zor günler geçiren işletmeleri finansal olarak dar boğaza sürüklemekte, kapanma noktasına getirmekte, özellikle küçük işletmelerin, esnafın tarumar olmasına ve istihdamın azalmasına sebep olmaktadır. Vergi alacağını güvence altına almak için piyasayı, mükellef ve meslek mensuplarını iyi bilen, yetişmiş 25 bin Gelir Uzmanına denetim yaptırılmalı, inceleme yetkisi verilmeli, yasal ve sistem altyapısı uluslararası standartlarda oluşturulmalı ve vergi bilinci artırılmalı” dedi.