Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki toplantı, yaklaşık 3 saat sürdü.

Toplantının ardından kameralar karşısına geçen Erdoğan, ''Çalışmaları süren yerli aşımız hazır hale gelene kadar yurt dışından aşı tedarikini sürdüreceğiz'' ifadelerini kullandı.

Erdoğan, konuşmasında şunları söyledi

* Aziz milletim, COVID-19 virüsünün ülkemize de sirayet etmesinin üzerinden 10 Mart tarihi itibari ile tam bir yıl geçti.

* Şimdiye kadar bu virüs 192 ülkede toplam 2 milyon 700 bin insanın hayatına mâl oldu. Ülkemizde ise virüs tespit edilen 2 milyon 900 bine yakın vatandaşımızdan 29 bin 500'ü maalesef hastalığa yenik düştü.

* Salgında vefat eden kardeşlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet ailelerine sabr-ı cemil niyaz ediyorum. Bu dönemde büyük bir fedakarlık sergileyerek virüse karşı en ön cephede yer alan tüm sağlık çalışanlarımıza ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.

* Türkiye sağlık altyapısının ve sosyal güvenlik sisteminin gücü sayesinde salgınla mücadelesini dünyanın takdir ettiği bir başarı hikayesine dönüştürdü. Salgının zirve yaptı aylarda da iyi sağlık sistemimiz vatandaşlarımıza hizmet etmeyi sürdürdü.

* İnsanların hastane kapılarından geri çevrildiği doktorların hasta seçmek zorunda kaldığı, bakım evlerinde yaşlıların ilgisizlikten can verdiği vahim sahnelerin hiçbiri hamdolsun ülkemizde yaşanmadı.

* Son bir asrın en büyük sağlık felaket olarak nitelenen salgın karşısında devletimizin tüm imkanlarını seferber ettik. Bilim Kurulumuzun değerlendirmeleri ışığında aldığımız kararları Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin getirdiği avantajları da kullanarak en hızlı ve en etkin şekilde hayata geçirdik.

* Salgın döneminde birçok ülkede görülen sıkıntıların tedarik zincirindeki aksaklıkların ve güvenlik zafiyetlerinin hiçbirine Türkiye'de şahit olunmadı.

“ŞEHİR HASTANELERİ SALGIN DÖNEMİNDE KRİTİK ROL ÜSTLENDİ”

* Salgın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kriz yönetme kapasitesi yanında sağlığa yaptığımız devasa yatırımların da önemini gösterdi. Ülkemize kazandırdığımız şehir hastaneleri özellikle salgın döneminde kritik rol üstlendiler.

* Bugün artık elini vicdanına koyan herkes bu yatırımların hakkını teslim ediyor. Yolu bir şekilde şehir hastanelerine düşen vatandaşlarımız iyi ki muhalefete rağmen bu hizmetler yapılmış diyor.

* Salgın döneminde sağlıktan eğitime ekonomiden sosyal yardımlara kadar her alanda attığımız ilave adımlarla ülkemizin altyapısını daha da güçlendirdik.

* Bu süreçte COVID-19 teşhisi yapabilen laboratuvarlarımız 73'ten altı kattan fazla artışla 461'e yükseldi.

* Filyasyon ve izolasyon takip sistemini kısaca HES dediğimiz Hayat Eve Sığar uygulamasını hayata geçirdik. Yükseköğrenim yurtlarımızın bir kısmını karantina merkezlerine dönüştürdük.

* Bu çerçevede yurtlarımızda 122 bin insanımıza hizmet verdik. Gelişmiş ülkeler henüz maske sıkıntısını bile aşamamışken biz rekor sürede yerli solunum cihazımızı üreterek kendi ihtiyaçlarımızı karşılamanın yanında 20 ülkeye bu cihazları ihraç ettik.

* Dünyada aşı uygulamasını başlatan ilk ülkeler arasındayız. Bugün itibari ile yapılan aşı sayısı 11 milyon 500 bine ulaştı. Aşılama sıralamasında dünyada beşinci durumdayız.

“YURT DIŞINDAN AŞI TEDARİKİNİ SÜRDÜRECEĞİZ”

* Çalışmaları süren yerli aşımız hazır hale gelene kadar yurt dışından aşı tedarikini sürdüreceğiz. Diğer yandan insanların haftalar boyunca eve kapandığı günlerde eğitim öğretime devam etmek ayrı bir önem kazanmıştır.

* Hazırlıklarımızı hızlı tamamladığımız EBA TV yayını ile 23 Mart 2020 tarihinden itibaren uzaktan eğitime geçtik. İçerik üretiminde binden fazla öğretmenimiz görev aldı. Bu sistem üzerinden toplam 12 bin 500 saat yayın yapıldı. Yüz yüze eğitimi ise 15 Şubat 2021 itibari ile kademeli olarak yeniden başlattık.

* Sosyal koruma kalkanı programımızda vatandaşlarımıza doğrudan aktarılan kaynağın toplam tutarı 56 milyar TL'yi aşmıştır.

“KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİNİN ŞARTLARINI KOLAYLAŞTIRDIK”

* Salgın döneminde kısa çalışma ödeneğinin kapsamını genişlettik, şartlarını kolaylaştırdık. Bu dönemde 3 milyon 700 bin çalışanımıza 30 milyar TL'yi bulan tutarda kısa çalışma ödemesi yaptık. Salgının seyrine göre peyderpey uzattığımız bu uygulamayı mart sonunda bitiriyoruz.

* Ve ücretsiz izne çıkarılan 2 milyon 500 bin çalışanımıza 10 milyon TL'ye yakın nakdi ücret desteği ödedik. İşsizlik ödeneği kapsamında 1 milyon kişi 5,5 milyar TL ödeme gerçekleştirdik. Normalleşme desteği ile 3.6 milyar TL'den fazla prim mahsuplaşması imkanı sağladık.

“MEVCUT UYGULAMALARI BİR SÜRE DAHA SÜRDÜRME KARARI ALDIK”

* Milletimizin her bir ferdinin yanında olmak en başta gelen görevimizdir ancak asıl olan temizlik maske ve mesafe kurallarına riayet ederek, aşılamayı hızlandırarak, moralleri yüksek tutarak salgın sonrasına hazırlanmaktır.

* Bunun için vaka, ağır hasta, vefat sayılarını belli bir rakamın altına düşürmemiz gerekiyor. Aksi taktirde biz ülke içinde her yeri açsak bile dünya ile irtibatımız kesik olacağı için bu bir anlam taşımaz.

* Geçtiğimiz kabine toplantımızda şehirlerimizi vaka, hastane kapasitesi ve aşılama gibi kriterlere göre sınıflandırmıştık. Her sınıfta hangi normalleşme adımlarının atılacağını da şeffaf bir şekilde açıklamıştık.

* Yeni normalleşme tedbirleri sizlerle paylaşırken şehirlerimizin tedbirlere uyma derecelerine göre gelecekte hangi sınıfta yer alacaklarına kendilerinin karar vereceklerini de söylemiştik.

* Sağlık Bakanlığımız salgının illerimizdeki seyrini yakından takip ediyor. Bugünkü Kabine toplantımızda son iki haftadaki gelişmelerin üzerinde etraflıca durduk.

* Kimi illerimizde göre nispi vaka yükselişlerine rağmen bu artışın hastaneye yatış yoğun bakım ve entübe sayılarını sınırlı şekilde yansımasını da sevindirici bir gelişme olarak değerlendiriyoruz.

* Ayrıca aşılama yaygınlaştıkça salgınla mücadelenin etkin hale geldiğini görüyoruz. Tedbirleri özellikle uyulmasıyla ilgili denetimleri daha sıkı şekilde yürüterek süreci yakından takip edeceğiz.

* Tüm bu verileri göz önüne alarak bugünkü toplantımızda şehirlerimizdeki mevcut uygulamayı bir süre daha sürdürme ve gelişmeleri yakın takip etme kararı aldık.

* Milletimizin yeni normalleşmenin ilk heyecanıyla kurallara riayet konusunda yeterli dikkati gösteremediğini düşünüyorum. İnşallah bundan sonra çok daha bilinçli ve dikkatli davranarak bu meselenin üstesinden hep birlikte geleceğiz.

* Vatandaşlarımızdan tedbirleri muhakkak uyarak hem kendi sağlıkları üzerindeki riski azaltmalarını hem de şehirlerini ve ülkemizi bu musibetten kurtarma mücadelemize destek vermelerini rica ediyorum.

* Tedbirlere uymamamız halinde yeniden kısıtlamaların yasakların gelmesinin kaçınılmaz olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum.