Eğitim Sen Sakarya Şubesi Başkanı Yücel Kaçar, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı “Yardımcı Hizmetler Sınıfı ve Genel İdari Hizmetler sınıfı” personeli olarak çalışan hizmetli, memur, şef, teknisyen gibi eğitim emekçilerinin sorun ve taleplerini gündeme getirmek üzere sendika binasında basın açıklaması yaptı.

Okullarda temizlik ve hijyen sorunu olduğunu söyleyen Eğitim Sen Sakarya Şubesi Başkanı Yücel Kaçar, salgın boyunca öğretmenlerin yüzde 70'inin koronavirüse yakalandığını belirterek, "Görüştüğümüz 300 kişiden neredeyse 200’ü koronaya yakalanmış ve hafif bir kısmı ağır olmak üzere salgından etkilenmiş. Buna rağmen öğretmenler aşı için randevu alamıyor" dedi.

Eğitim Sen Sakarya Şubesi olarak 5 temel önlemi sıralayan Kaçar, şu ifadeleri kullandı:

1- Sınıfların seyreltilmesi lazım. Bizdeki mevcutlar 24 ila 36 arasında, bunların 12 ila 15 düşürülmesi lazım. Böyle baktığımız zaman da derslik ihtiyacı ortaya çıkar bu derslik ihtiyacı nerden karşılanır?.... Daha önce kapğatılan köy okulları derslik olarak kullnılabilir. Biz bunu daha önce önerdik. Atil kamu binaları var. Tapu da tekte karayolunda bugün Korucuk’a gidersiniz Camili’ye … pek çok atıl kamu binası var. Bunlar derslik olarak kullanılırsa bir seyreltme sağlanabilir. Biz deprem geçirmiş bir kentiz konteynır sınıflar okulların bahçelerinde konuşlandırılıp sınıflar seyreltilebilir.

2- Sınıflar seyreltildiği zaman öğretmen ihtiyacı ortaya çıkacak yeni bir öğretmen ataması gerekecek. 300 binden fazla ataması yapılmamış öğretmen sorunu olan bir ülkede buralara atanacak öğretmen ihtiyacı hemen karşılanacaktır. Zaten orada ciddi bir ataması yapılamayan öğretmen sorunu var.

3- Temizlik ve hijyen sorunu var. Temizlik ve hijyen malzemeleri işin bir tarafa fakat devasa belediye bütçelerinin yanında okullardaki el dezenfektanları, yüzey temizleyicileri falan bunlar komik rakamlar. Bunlar karşılanmayacak bütçeler değil. Ama okullara kaldığı zaman, okul için bunlar çok ciddi, okul için çok ciddi rakamlar. Onların da sürüdürülebilir olması çok mümkün değil. Bunun karşılanması lazım. Bir de temizlik hizmetini görecek personel sıkıntısı. Eğitim iş kolunun dışındaki arkadaşların bunu anlaması çok normal olmayabilir ama şöyle söyleyebilirim. Okulların normal zaman da salgın olmayan zaman da temizlik hizmeti büyük ölçü de dışardan gelen personelle son dönemde özellikle işkurdan TYÇP projesi kapsamında ya da başka projeler kapsamında gelen taşeron niteliğindeki çalışanlarla ya da okul aile birliğinğin tuttuğu büyük ölçü de kayıt dışı çalışan insanlar yoluyla karşılanıyordu. Fakat bugün okullar açık olmadığı için okul aile birliği evinde olmadığı için okullarda temizlik yapacak personel yoktur. Ne yzık ki yoktur. Kadrolu personel sayısı yıllar içerisinde neredeyse yok denecek kadar azalmıştır.

4- Bütün bunları yapabilmek için bütçe lazım. Eğitimin bütçesi normal zaman da salgın olmasa bile normal koşullarda zaten tartışılan, konuşulan bir bütçeydi. Bugün salgın koşullarında ek önlemler alınması gerekşrken ek bir bütçeye acilen ihtiyaç vardır. Fakat ne yazık ki bugüne kadar böyle bir bütçe sağlanmamıştır.

5- Tarama meselesi. Daha önce testlerle ilgili söylemiştik.bütün öğretmenlerin hatta öğretmenler yetmez, bütün eğitim emekçilerinin taramadan geçirilmesi gerekiyordu. Bugün de eğitim emekçilerinin hızla aşılanması gerekiyor. 15 Şubatta yüz yüze eğitime başlayan köy okulları, özel eğitim okulları ve anaokullarında sadece randevular başladı. Onun dışındaki okullarda randevular başlamadı bile. Şöyle söyleyebilirim burada Yasemin öğretmen yüz yüze derse giriyor henüz randevu alamıyor. Öncelik sırası değil. Benim okulum açık benim 12. sınıflara dersim olmadığı için girmiyorum ama ben de öncelik sırasında değilim. Anaokulu öğretmeni Müesser her gün yüz yüze eğitime giriyor, daha öncelik sırası yok. Ali lise de 12. Sınıflara yüz yüze dersine giriyor randevusu yok . Recai 8. Sınıflara giriyor. Randevu allmıyor. Yani gördüğünüz gibi sadece köy okullarında ve onlarda birinci aşılama daha ikinciden hiç bahsetmiyoruz. Birinci aşılama bile %50 ler civarında. Ancak yarısı kadarı birinci aşılamayı oldular ya da randevularını aldılar. Aşılanma yok.