Cami görevlileri ile sendikaların da yoğun olarak cami dernekleriyle ilgili açıklamaları basında yer alıyor. Cami dernek yönetimlerinin İmamları baskı altına aldıkları ve adeta amirleri gibi davranarak imamların moral ve motivasyonlarını bozduklarına dair şikâyetler Diyanet İşleri Başkanlığına kadar ulaşmasına rağmen Diyanet’in bu konudaki sessizliği de dikkatlerden kaçmıyor.

Diyanet Hak ve Adalet Sen Genel Başkanı İbrahim Kaya, din hizmetlerinin yerine getirilmesinde önemli bir misyon üstlenen camilerin, Müslümanların geleneksel kültürünün yerine getirilmesinde kamu hizmeti görevini yerine getirdiğini ancak bu hizmetin yerine getirilmesinde cami görevlilerinin sıkıntılarının göz ardı edildiğine dikkat çekti.

Diyanet İşleri Başkanlığının “ibadet yerlerini yönetmek” gibi bir görevinin bulunduğuna vurgu yapan Kaya, camilerin dernek yönetimlerinin insafına bırakılmış olmasını doğru bulmadıklarını ve bu konuda ortaya çıkan çeşitli şaibelerin, tartışmaların, usulsüzlük ve suiistimallerin giderilmesinin de Diyanet’in görevi olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 429 sayılı Kanun’da belirtilen görevi; “İslam dininin itikat ve ibadet alanıyla ilgili işleri yürütmek ve dini kurumları idare etmek” tir. Cami dernekleri de camilerde çeşitli hizmetlerin zamanında ve etkin bir şekilde yerine getirilerek cemaatin din hizmetlerini verimli bir şekilde almasını teminen kurulmuşlardır. Ancak basına yansıyan, Diyanet İşleri Başkanlığına da iletilen, bizzat şahit olduğumuz bazı olumsuz durumlar, cami derneklerinin asıl işlevinden uzaklaştığını, cami yönetimlerinin egosunu tatmin etmek için asli görevi olmayan konulara yöneldiğini, camilerde toplanan paralarla ilgili şaibelerin ortaya çıkmasına neden olduklarını ortaya koymuştur. Bazı müftülüklerle ilişkileri iyi olan dernek yönetimlerinin bunu suiistimal ederek imamlar üzerinde baskı oluşturdukları görülmüştür. Hatırlanacağı gibi İstanbul eski Müftüsünün, cami derneklerinin keyfi harcama yaparak hesap soranı şiddetle susturduğuna dair isyanı basına yansımıştı. Cami dernekleriyle ilgili şikâyet ve sıkıntılar sadece imamların değil aynı zamanda vicdan sahibi müftülerin bile önemli problemi haline gelmiştir.  
Diyanet Hak ve Adalet Sen olarak Diyanet İşleri Başkanlığından iki şey istiyoruz; birincisi; cami derneklerinin faaliyetleri durdurulsun. İkincisi; cami görevlilerine para toplatılması uygulamasına son verilsin. Cami görevlileri rızalarıyla para toplamıyorlar ve rencide ediliyorlar. Toplanan paraların denetiminin yapılmamasından müftülükler sorumludur. Diyanet İşleri Başkanlığının bu konularda önlem almasını ve cami görevlilerinin dernek baskısından kurtarılmasını istiyoruz.”