Hendekspor'daki gelişmeleri yazan Medyabar Editörü, son olarak kaleme aldığı "Bir Hendekspor masalı..." başlıklı köşe yazısında basın yoluyla Hendek Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu.

İşte Medyabar Editörü'nün o köşe yazısı:

Hendekspor’un durumu malumun ilanı gibi...

Büyük hayallerle başladıkları 3'üncü lig macerasında sıkıntı büyük.

Sebebi de tüm yükün  Hendek Belediye Başkanı Turgut Babaoğlu’nda olması.

Her şeyle o ilgileniyor.

Maddi, manevi kısaca hepsiyle...

Kulüp Başkanı ve yönetim kurulu üyeleri ise turistten farksızlar.

Japon turistler gibi deplasmanlara gidip,  sosyal medyaları için bol bol fotoğraf çektirip geliyorlar.

Cep telefonları sağlam olduğu için boyunlarına asılı fotoğraf makinaları sadece yok..

Futboldan da zaten anladıkları yok...

O göreve de ilçede adlarını duyurmak, gezmek tozmak için geldikleri aşikar...

Hendekspor işte böyle bir durumda freni patlamış şekilde bayır aşağı gidiyor..

Zaten bunu sadece ben değil, ilçedeki yerel basındaki gerçekleri bilen ‘Bazı’ haberciler biliyor.

İşin özeti kısaca böyle...

Gelelim mevzuya...

Medyabar.com’da; Hendekspor Kahta 02 spor ile yaptığı 2-1 yenildiği maçtan sonra, "Hendekspor’da kafalar değişmedikçe ancak bu kadar olur" diye yazmıştım. 

Bu yazıya Hendeksporlu yöneticiler fena halde bozulmuşlar...

Bozulabilirler, kızabilirler...

Ancak bir kırmızı çizgi vardır.

O çizgiyi aşmamak kaydıyla...

Kendileri aşmadı ama  Hendek’te bir internet sitesi olan MHP’li olarak tanınan Hendek Belediyesine yakın olan bir isim Mehmet Kavis ve yaveri MHP ilçe yönetiminde bulunan Nurullah Akçay denen özel güvenlikçi aştı...

Veya aştırıldı.

Bu Nurullah denen densiz, sosyal medyada yanına Hendekspor’un başarılı (!) Teknik Direktörü Talip Toprak’ı yanına alarak Hendekspor Basın sözcülüğüne soyunup MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de tepki gösterdiği sosyal medyada, bir hesabtanbana, Medyabar’a ve TV264’e ağzına geleni söylemiş.

Bunları söylerken  yanı başında oturan her mağlubiyette suçu futbolculara atan teknik direktör Talip Toprak ise susmayı tercih etmiş.

O densiz "Editör adı altında Adapazarı basınında bir arkadaş gereksiz çok saçma sapan bir yazı yazmış. Hendekspor yönetimini eleştirmiş. Ben buna bir cevap vermek istiyorum" diyerek kırmızı çizgiyi aşan sözlerle medyabar ve TV264’ü hedef gösterdi.

 Yaklaşık 5 dakika boyunca "dilin kemiği yok" misali Hendekspor Basın sözcülüğüne soyunan bu densize gereken cevabı vereceğimizden kimsenin hiç şüphesi olmasın.

 Şimdi buradan  Hendek Belediye Başkanı Turgut Babaoğlu, Hendekspor Başkanı Adil Karabulut ve Hendekspor yönetimine bir şeyler demek istiyorum..

Önce Başkan Babaoğlu’na...

Sayın başkan Hendekspor’a maddi ve manevi her türlü desteği veren sizsiniz. Kusura bakmayın ama sizin bilginiz dışında birilerinin cesaret bulup da bir basın kuruluşuna yönelik böyle ağır hakaretlerde bulunması mümkün olamaz. Bunu siz de biz de gayet iyi biliyoruz.

Hele de belediye ile sıkı ilişkileri olan Mehmet Kavis denen o sizin partilinizin bu işin arkasında olması varken...

  O birilerinden işaret almazsa bunu yapmaz, yine partilisi olan Nurullah denen densiz de böyle çemkirmez...

Kulüp başkanı Adil Karabulut

 Herkes idareci olamaz. Siz bunu bu süreçte gösterdiniz.. Başkan Babaoğlu’nun arkasına sığınarak yaptığınız Hendekspor başkanlığında size tek bir soru sormak istiyorum.

'' Hendekli gazeteci Orhan Topçu 24 Ekim 2021 tarihinde hendekgercekhaber.com sitesinde sizin yönetiminizde de bulunan bir avukat için "Avukat bey  önce sen haddini bil" başlıklı yazısında neyi kast etti?''

Ve siz neden Orhan Topçu hakkında bu iddialar nedeniyle suç duyurusunda bulunamadınız, çekindiğiniz bir şeyler mi var?

 Hendekspor yönetim kuruluna:

Neden bu kadar alındınız ki? Yoksa bu konunun gündeme gelmesinden mi rahatsızlık hissettiniz. Deplasman maçlarına gidenlerin sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımlar ortada iken alınganlık göstermeniz gerçekten ilginç... Hele de mesleğinizle.. Eğer deplasmanlara kendi paranızla gittiğinizi söylüyorsanız, uçak biletleri, otelin ve tüm yaptığınız masrafların faturalarını açıklarsınız o zaman "Kusura bakmayın haklısınız" deriz.. Öyle değil mi?

 Hendek Cumhuriyet Savcılığına…

 Nurullah Akçay adlı densiz sosyal medya hesabından kurumumuz hakkında "TV264 için Tv264’ü bundan sonra Hendek stadında görmek istemiyoruz. Hendek maçlarını yayınlamasını da istemiyoruz" diyerek halkı açıkça tahdit edip provoke etmiyor mu?
 Yarın bir gün bu densizin hedef göstermesiyle Hendekspor maçına veya haber çekimi için  Hendek'e göndereceğimiz arkadaşımızın başına bir şey gelirse bunun sorumlusu kim olacak? 

Ve en önemlisi onun bu sözlerini ihbar kabul edip de resen soruşturma başlatmayacak mısınız? 

Şimdilik bu kadar.