KORONAVİRÜS SALGINI SONRASI ACİL SERVİSİ 2 BÖLÜME AYIRDIK

Sapanca İlçe Hastanesi'nden ATV'de yayınlanan Son Durak programına konuk olan Tezgelen, "Normalde Aile Hekimi Uzmanıyım poliklinikte hastalarımızla ilgilenirken bu salgınla birlikte acil servis sorumluluğunu aldım ve acil servisi 2 bölüme ayırdık. Covid-19 şüpheli vakalarının bakıldığı bölüm ve diğer acil hastaların bakıldığı bölüm olarak. Çünkü bu iki bölümün birbirinden ayrılması gerekiyordu. Enfekte olan hastaların bir birleri ile yan yana gelmemesi için böyle bir izolasyon oluşturduk" dedi.

BİRİLERİNİ ÜZECEK AMA TEKNİK EKSİKLİĞİMİZ YOK

Sunucunun hastanede eksiklikler olup olmadığı yönündeki sorusuna cevap veren Tezgelen, Sapanca İlçe Devlet Hastanesi'nde hiçbir eksikliğin bulunmadığını ifade ederek, "Acil serviste Sapanca'da günlük hasta sayısı 300-350 civarıydı. Koronavisüs sonrası acil servise gerçekten acil hastaları geldiği için şuan normalden çok daha az hasta geliyor. Asıl büyük sıkıntı gelen hastanın riski ve enfeksiyonun bilinmezliği. Çalışanlarında ailelerinden evlerinden ayrı olması sıkıntı. Birilerini üzecek ama teknik eksikliğimiz yok. Üzülecek dedim çünkü bu insanların ülkelerine güvenmeyi öğrenmesi gerekiyor. Hem koruyucu teçhizat, hem malzeme hem de hasta nakilleri açısından her şeyimiz var ve önlemleri alınmış durumda. Hatta 3 ay öncesinden de eğitimler başladı. Sağlık Bakanlığı bu vakalar görülmeden çok önce birebir eğitimler gerçekleştirdi. İstedikleri eksiklikleri sayamayacağım için üzgünüm. Sosyal medyada kötü niyetli paylaşımlar görüyorum bunlar gerçekten çok ilginç ve gerçeği yansıtmıyor" şeklinde konuştu.

YOĞUN BAKIM HASTALARININ YARISI SAPANCA'DAN DI

Sakarya'daki yoğun bakım hastalarının neredeyse yarısının Sapanca'dan gittiğini ancak son dönemde bu sayının çok azaldığı için umutlu olduğunu kaydeden Tezgelen, "Kendi adıma sübjektif gözlemlerimi sunmam gerekirse ben şuan içerisinde bulunduğumuz durumdan çıkış için umutluyum. Kelimem yanlış anlaşılmasın ancak Sapanca, İstanbul'un prototipiydi. Nüfusa göre çok yüksek vaka sayısı vardı. Neredeyse Sakarya'daki yoğun bakım hastalarının yarısını biz göndermiştik. Ama son 2 haftada vaka sayısında, covid şüpheli başvuru sayısında ciddi bir azalma var. Son 5 günde de toplam 3 vakaya indi" diye konuştu.

HASTADAN AMBULANSIN BEZİN PARASI İSTENİYORDU

25 yıldır doktor olduğunu belirten Huriye Tezgelen, "Büyük Marmara Depremi'nde yeni hekim olmuştum. Hem gönüllü hem de görevli olarak deprem bölgesinde uzun süre çalıştım. O günkü imkanlarımızla bugünkü imkanlarımız kıyas kabul etmeyecek durumda. Biz ambulansa hasta alıp hastadan da ambulansın benzin parasının istendiği bir dönemden geliyoruz. O dönem bu korkunç şeyleri yaşadıktan sonra bugünkü şehir hastaneleri, yeni yapılan sökülüp takılabilen sahra hastaneleri, deprem kuşağında olan bir ülke için çok müthiş şeyler. Covid'te eli ayağı bir birbirine dolaşan diğer ülkelere baktığınız zaman bizim devlet, bakanlık ve sağlık çalışanları olarak ne kadar rahat olduğumuzu düşünün" dedi.

YANDAŞ OLARAK YAFTALANMAKTAN ÇEKİNMİYOR MUSUNUZ?

Tezgelen, sunucunun "yandaş olarak yaftalanmaktan çekinmiyor musunuz" sorusuna ise şu cevabı verdi:

"Çok umurumda değil açıkçası. Ben devletimin yanındayım. Dileyen istediği etiketi basabilir. Ama bir hekim olarak kapımdan içeri giren her hastam eşittir ve birbirlerine karşın üstünlükleri yoktur. Yandaş, candaş vb. ne etiketi olursa olsun hastalarıma eşit ve aynı sevgiyle hizmet verir muayene ederim."