//Esra Şenli//
Ülkede yaşanan ciddi konuların sürekli üstünün örtülerek başka gündemler oluşturulduğunu söyleyen Tüm Emekliler Sendikası Sakarya Şubesi Başkanı Günay Şentürk, basınla bir araya gelerek açıklama yaptı. 13.5 milyon emeklinin pandemi döneminde sorumluluklarının arttığını belirten Şentürk, "Pandemi bahanesiyle oluşturulan ekonomik krizin faturası emeklilere ödettirilmektedir" dedi.
Hem yerel,hem küresel hem de ulusal siyasetin açmazları,küresel iklim krizi,ekolojik sorunlar,derin demokratikleşme sorunları ve ekonomik kriz karşısında iktidarın çözüm üretemediğini ifade eden Günay Şentürk,"Çözüm üretemeyen iktidar, olanca gayretini gündemi değiştirmek, sorunlar yokmuş gibi olumsuz tavırlar içerisindedir.. Oysaki sorunlar çok ve derinde.. Katmerleşerek büyüyen ülke sorunları yanında elbette ki emekçilerin ve 13.5 milyon emeklinin sorunları da büyümekte ve acil çözüm beklemektedir." dedi.
Ülkemizde günlerdir konuşulan konuların insanın içini acıttığını ifade eden Günay,"Mafya,çete, yolsuzluk, hırsızlık, başkalarının mallarına çökme, kara para aklama, onların bazı siyasiler, brökratlar veya gazetecilerle ilişkileri günlerdir gazete ve televizyonlarda konuşulmaktadır. Gerçek sorunların üzerine kara perde indirilmiş durumda. Tüm bu olan bitenlere rağmen iktidar ve yandaşlarının sesi soluğu çıkmıyor, üç maymunu oynamaya çalışıyorlar." dedi.
Günay,"Sendikamız Emekli Sen, ülkemizdeki bu gerçeği yansıtmayan ortamdan bir an önce kurtulması, gerçek gündeme dönülmesi, emekçiden ve emekliden yana çözüm odaklı projelerin gündeme getirilmesini beklemektedir." dedi.
Günay,"Biz iktidardan sorunları çözün diye beklerken, onlar sendikalarımızı kapatmayla meşguller. Emekli sendikalarını kapatmanın demokratik hiçbir tutarlığı olmadığını, sendika kurmanın uluslararası yasalarla insanlara verildiği ortadayken, onu kapatmak hukuksuzluktur, örgütlenme özgürlüğünün gaspıdır. Demokrasinin kırıntılarına bile tahammülsüzlüktür. Sendika hakkımızı istiyoruz." dedi.
Temmuz ayı Emekliler ve Kamu çalışanlarının 2021 yılı 2. Dönem maaş artışlarının yapılacağı dönem olduğunu belirten Günay,"Belli ki inandırıcılığı kalmayan TUİK gerçeği yansıtmayan bir enflasyon oranı belirleyecek maaş artışları da ona göre yapılacak .TÜİK verilerine göre maaş artışlarını kabul etmiyoruz ,kimse TUİK’in bu katakulle hesabına inanmıyor." dedi.
Pazar yerlerinin hayatın kendisi olduğunu ifade eden Günay," Piyasa en az %50 zamlanırken emekliye ve emekçiye TUİK kırıntısı kadar maaş zammı iktidarın emekçi ve emekliden yana olmadığının açık göstergesidir. İktidar, doğalgaza, elektiriğe, tedavi giderlerine ve minimum tüketim mallarına yaptığı artışları dikkate alarak Emeklilerin maaşlarında artışlar yapmalıdır." dedi.
Pandemi bahanesiyle oluşturulan ekonomik krizin faturası emeklilere ödettirilmek istendiğini ifade eden Günay," Ülke ekonomisi %5 büyüdü diyorlar bizim ekonomik gücümüz küçülüyor. Enflasyon düştü diyorlar, bizim satın alma gücümüzde düşüyor. Artık yeter, bu oyunu oynamak istemiyoruz.Yolsuzluğa ve yoksulluğa hayır diyoruz .13.5 milyon emeklinin sesinin Ankara'dan duyulmasını istiyoruz." dedi.
Ekonomik sıkıntılarımızın yanında, Pandemi döneminde yaşadıklarımız sosyal ve psikolojik sıkıntılarımız katmerleşerek daha da yoğunlaştığını ifade eden Günay,"Kronik hastalıklarımızın artmasına rağmen hastanelerde n randevu sırası alamıyoruz,tedavi olamıyoruz bu durum, Emekli ve yaşlı insanların hayati riskini artırmaktadır.Belediyelerin halen daha emeklilerle ilgili görev ve sorumluluklarını yerine getirmedikleri dikkat çekicidir. Bu tavır kabul edilemez. Çünkü insani değildir." dedi.
Günay, "Biz emekliler,Bu ülkenin her karış toprağında alın teri olan bilgeleri olarak diyoruz ki, Daha çok demokrasi,daha çok özgürlük,barış ,insan hakları, emeğe saygı ve huzur olsun Biz çocuklarımız için, elbette çocuklarımızda çocukları için demokratik mücadeleye devam edeceğiz.Yılmadan,Yorulmadan,Yalvarmadan.. Bütün emeklileri ve emekli dostlarını demokratik yollardan haklarını savunmaya ve sendikamız Tüm Emekliler Sendikasında örgütlenmeye çağırıyoruz." ifadeleriyle sözlerini noktaladı.
