Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD)  48 ülkeden 90 gençlik organizasyonu aracılığı ile hazırladığı araştırmada yer alan Türkiye detayı dikkat çekti. Türkiye, açıklanan verilere göre, ne çalışan ne de eğitim alan genç oranında yüzde 26 ile ilk sırada yer aldı.

Korona virüsün yarattığı ekonomik kriz gençlerin işsizliğini artırdı. Bu da borçların katlanmasına, hayata dair endişelerin büyümesine yol açtı. Salgının gençler üzerindeki etkisini araştıran Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ne (OECD) göre, şubat ve mart aylarında pandeminin sebep olduğu işsizlik en çok 15-24 yaş arasını vurdu.

Rapora göre, 2008 finansal krizinin etkileriyle mücadele etmek zorunda kalan bu gençlerin işsiz kalma ihtimalleri, kendilerinden bir önceki kuşağa kıyasla 2.5 kat daha fazla. Bu yaş aralığında gençler en çok gelir, istihdam ve akıl sağlığı konusunda endişe ediyor. 48 ülkede 90 gençlik organizasyonu aracılığıyla yapılan araştırma raporunda dikkat çeken noktalardan bazıları şöyle:

- 15-29 yaş arası gençlerin yüzde 35’i düşük maaş veren ve iş güvencesi sağlamayan pozisyonlarda çalışıyor. Bu oran 30-50 yaş arası kişilerde yüzde 15 iken 51 yaş üstünde yüzde 16.

- Bu süreçte 1.5 milyar gencin eğitim ve üniversiteye erişimi sınırlandı. Yüzde 50’si gerekli kaynaklara yeterince erişemediği için hayat boyu elde edecekleri gelir, yüzde 7-10 arasında azaldı.

- İşsizliğin artması borçları artırdı. Bu durum, kuşaklar arası adaletsizlik sorununa yol açtı.

- Gençlerin sınırlı mali varlıklarının bulunmasının, işlerini kaybetmeleri durumunda üç ay içinde yoksulluk sınırına gerilemelerine sebep olduğu kaydedildi.

- Türkiye, OECD verilerine göre ne çalışan ne de eğitim alan genç oranında yüzde 26 ile ilk sırada geliyor.