Organize perakende markaları 2023 yılında yüksek enflasyona paralel olarak cirolarında ortalama yüzde 80’in üzerinde artış sağlarken her üç markadan birinin adet satışı 2022’nin gerisinde kaldı. Markalar 2023’te turiste satışta da umduğunu bulamadı.
Birleşmiş Markalar Derneği’nin (BMD) üyeleri arasında yaptığı Aralık ayı anketinin sonuçları kamuoyu ile paylaşıldı. Anketi değerlendiren BMD Başkanı Sinan Öncel, yılbaşı alışverişinin etkisiyle Aralık ayının markalar için genel olarak verimli geçtiğini bildirdi. Öncel, şöyle devam etti:
“Kasım ile kıyasladığımızda üye markalarımızın yüzde 70’i Aralık ayında adet satışlarını artırdı. Bu sonuçla birlikte geçen yıl Eylül ve Ekim dışındaki ayların genel olarak verimli geçtiğini söyleyebiliriz. Aralık anketimiz ile markalarımız açısından 2023 yılının genel bir karnesini de çıkardık. Geçen yıl enflasyonun etkisiyle markalarımızın tamamı cirolarını artırdı. Üyelerimizin yüzde 57’sinin cirosunda en az yüzde 80 ve üzerinde artış oldu. Adet satışları ise birçok markamız için 2022’nin gerisinde kaldı. Üyelerimizin yüzde 37’si adet satışlarının 2022’ye göre azaldığını beyan etti. Bu önemli bir oran. Adet satışlarının daralmasında son çeyrekte yerli müşterinin alım gücündeki düşüşün ve yabancılar için Türkiye’nin alışverişte cazibesini kaybetmesinin etkili olduğunu tahmin ediyoruz. Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) verileri de yabancıya satışla ilgili değerlendirmemizi destekliyor. BKM verilerine göre 2022 yılında toplam kartlı harcamalar içinde yabancıların payı yüzde 10 civarındayken oran bu yıl yüzde 6,5 düzeyinde kaldı.”
Perakende sektörünün 15 milyar dolar borcu bulunuyor
Organize perakendenin 2024 yılı beklentilerini de değerlendiren Sinan Öncel, bu yılın performansında maliyetlerin ve yerli müşterinin alım gücünün yanı sıra turiste satışın etkili olacağını vurguladı. Öncel, sözlerini şöyle noktaladı:
“Asgari ücrete, memur maaşlarına ve emekli aylıklarına Ocak ayında yapılan zamlarla birlikte tüketicinin alım gücünde 2-3 ay kısmi bir rahatlama olabilir. Ancak enflasyon dizginlenemezse ikinci çeyrekten itibaren ücretli kesimin ve sabit gelirlilerin alım gücünün daha çok daralmasından endişeliyiz. Diğer taraftan enflasyonla mücadele için iç tüketimi kısmaya yönelik önlemler devam ediyor. Piyasanın dengeye gelmesi ve öngörülebilir olması için önce ‘fiyatlar daha da artacak’ beklentisinin kırılması, ardından enflasyonun dizginlenmesi gerekiyor. Bu mücadeleyi iç tüketimi çok fazla baskılamadan yapacak bir yol bulmalıyız. Çünkü markalarımız kendi stratejileri doğrultusunda yatırım yaptı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre Ocak 2024 itibarıyla perakende sektörünün 465 milyar TL, yani yaklaşık 15 milyar dolar borcu bulunuyor. Asgari ücret zammıyla birlikte işçilik maliyetlerimiz yüzde 50 arttı. Kira ve AVM’lerdeki ortak alan giderleri zaten başlı başına bir maliyet kalemi. Dolayısıyla perakendenin daralması mağazaların kapanması ve istihdam kaybı anlamına gelir. Biz böyle bir ihtimali düşünmek bile istemiyoruz.”