Ben hüznü Sonbahar da sararıp yere dökülen yaprakları, kar yağdığında uçsuz bucaksız dağların sıra sıra dizilen ağaçların tepelerine yağan tertemiz masumlar taneleri, sanki havada buruk bir sessizlik cama vuran damlacıklar nasılsa masumca akıp giden, 
hüznün ta kendisidir.

Dışarıyı seyrederken bacadan tüten bulut bulut dumanlar nasılda gökyüzüne ulaşır. Özlem hüzün tutuşturur, hüzün için için yandıkça demlenir.

Bazen kahkahalar atarken birdenbire boğ ağzımıza bir şeyler düğümlenir. Yutkunmak istersiniz yutkunamazsınız. Geriye yaslanıp gözlerinizi yumarak tüm yaşadıklarını tek tek hatır kayıp bir gözlem yapabiliyorsanız işte bunları hüzün sayesinde yapabiliyorsunuz demekti.

Hüzün insanın kopuşunun getirdiği acıyı simgelemektir. Hüzün bazen bir mekan değişikliği bazen de sevdiklerimizden ayrılmaktır.

Peki hüznün o kayıp giden adresini bilir misiniz?  

Ben bilirim ama anlatamam...

Sevgilerimle