Coronavirüs gerçeğiyle yüzleştiğimiz bu günlerde Dünya’dan aldığımız haberlerin hiçte iç açıcı olmadığını hep beraber müşahede etmekteyiz. Görünen o ki, bu durumun bir hayli zaman alacağı aşikârdır. Ülkemizde Coronavirüse karşı yapılan önlemlerin yerinde olduğunu Sağlık bakanlığının, sağlık çalışanlarının ve tüm insanlığın katkılarıyla önlemlerin en üst seviyede senkronize oluşu bizi sevindirmiş bulunmakta. Ben bu gün sizlere kaleme alacağım yazımda Virüsün insanlığa getirdiği olumsuz yönüne değinmeden farklı bir açıdan yaklaşmaya çalışacağım.

Olumsuzluğun içinden olumlu bir yaklaşım çıkartmayı deneyerek bir nebze yaşanan talihsizliği silemeyecekte olsak biraz yumuşatmak arzusuyla hareket edeceğim. Sizi biraz geriye götürerek bazı önemli bulduğum bence halen önem arz eden bir konu olan OZON TABAKASI DELİNİYOR söylemini hatırlatmayı sağlayarak başlamak istiyorum Gezegenimizde var olan Ozon tabakası, 1970 li yıllardaki endüstriyel kimyasalların kontrolsüz kullanımı nedeniyle delinmişti ve 2011 yılında bilim insanları kuzey yarımküre üzerindeki ozon tabakasında eşine bugüne dek rastlanmayan büyüklükte bir delik açıldığını açıklamışlardı. 

Ve birçok insan dünyada neler oluyor kaygısına girmiş, birçok ülkeden bilim insanları bir araya gelerek heyet oluşturmuş, bu konuyu en detaylı bir şekilde inceleme altına almışlardı. Dünya yayın kuruluşları ve dergiler büyük puntolarla başlıklar atmaya başlamışlardı. Hatta bazı yayın kuruluşları hatırlayınız dünyanın sonu geldiğiyle ilgili haber yapar hale gelmişlerdi. Şimdi bakıyorum da bununla ilgili haberlerin en aza indiği bir dönem yaşıyoruz. Sahi ne oldu ozon tabakasına? Hadi gelin, şimdi hep beraber bir göz atalım bu konuya. Bilim insanları bu duruma kayıtsız kalmayarak çok ciddi çalışmaları harekete geçirdiler ve bir dizi ÖNLEMLER prosedürleri devreye geçirildi.

Hayatımıza bazı kavramlar girmeye başladı. Sera gazı emisyonlarının azaltımı diyerek, sera gazının ciddi etkilerini önlemek için Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'ne (UNFCCC) üye olan ülkeler, sanayi öncesi dönemlerinden bu yana devam etmekte olan küresel ortalama sıcaklık artışını 2 ° C'nin altına düşürmeyi kabul ettiler. Bunun doğal faydasını dünyada hisseder olduk ve ozon tabakası birkaç önemli salınımları dikkate almaya başlamamızla hızla kendini tolere etmeye başladı. Ben bunun detayına fazla girmeyeceğim. Zaten konu fazlasıyla uzun uzadığınca yazılacak bir konu.

Bugüne bakarak analizimi yapmaya devam edeceğim. Şuan birçok ülkede sanayinin durduğunun fakındayızdır umarım! İşte bu noktada artık bize yararı olan gerçekleri bahsedebiliriz. Sanayi demiştim; sanayi deyince başta aklımıza gelen ülkeler arasında birinci sırayı çeken Çin gelmekte. Malumunuz üzere hızla ilerleyen sanayi ekonomisiyle paralel, kömür, gaz, petrol ham madde tüketimi en fazla ülkeler arasındadır. Hatta 2019 yılının verilerine göre Çin’in 2019'daki ham petrol ithalatı bir önceki yıla göre % 9,5 artarak rekor kırmıştı.

Yakın zamanda BP Dünya çapında yapılan BP 2019 Dünya Enerji İstatistik Görünümü Raporu’na göre, geçen yıl zararlı emisyonlar bazında en fazla salınımın Çin’de gerçekleştiğini istatistiklere göre, dünyada hava kirliliğinin temel nedenin; petrol, kömür ve doğal gaz gibi fosil kaynaklardan oluştuğunu, dünya genelinde toplam karbondioksit emisyonları geçen yıl, önceki yıla göre yüzde 2 artarak 33 milyar 684 milyon tona yükseldiği söyleniyordu. Ayrıca bu emisyona yakın ülkelerin başında ABD, Hindistan yer almaktaydı.

Çin’de karbondioksit emisyon miktarı yüzde 2,2 artarak, 9 milyar 419 milyon ton olduğu bilgisi yer alıyordu. Ama şimdi yapılan araştırmalar neticesinde Çin'in Ocak-Şubat sanayi üretimi coronavirüs nedeniyle ve virüsün yayılmasını önlemek için alınan önlemlerin ülkenin ekonomisini olumsuz etkilemesiyle son 30 yılın en sert düşüşünü kaydetti. Şuan baktığımızda 100 ülkeyi etkisi altına alan coronavirüs, çin de yaşanan birçok olumsuzluğun benzeri ile mücadele etmek zorunda olduğu gerçeğiyle yüzleşmektedirler.

Evet, ortada ciddi bir sorunumuz olduğu gerçek ama bunun yanında yine ciddi bir problem olan ozon tabakası gerçeği ve sera gazı salınımıyla alakalı verilerin çok ciddi bir emisyona uğrayacağı gerçeğidir.

Çünkü dünyamızda bazı ülkelerde hayat durma noktasına geldi ve sanayi hızla durma eğilimine girdi. Buradan anlaşacağı üzere DÜNYA bir kez daha insanoğluna bir şans vermek istemiş olabilir.

Türkiye’den örnek verecek olursak eskisi kadar arabalar sokakta değil. Bunun yanı sıra birçok esnaf, avm, sanayi, atölye, lokantalar, eğlence yerleri açık değil. Bakıyorum da birkaç gün içinde gökyüzünde olan olaylar da büyük bir değişim söz konusu iklimsel tüm veriler yakın zamanda eski dönemlere evrilebilir.

Acaba sanayide, atölyede, lokantalarda, eğlence yerlerinde ozon tabakasının düzelmesi için geçici bir süreliğine kapatılması gerekiyor talebini insanoğlu isteseydi inanın bana en büyük kaos ve savaşlara hazır olmamamız gerekirdi.

Bazen savaşmadan da izaha getiriliyor olamaz mıyız?