Bugün Raif Ugan yazı dizisinin son gününe geldik. Raif Ugan günlerdir Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu’ya sosyal medyasından yazıp duruyor. Daha önce de yazdım. Yorumcu Raif Ugan elbette Başkan Işıksu’yu yazabilir. Soru sorabilir. Eleştirebilir. Bunlarda sıkıntı yok. Bu şehirde Raif Ugan gibi gazetecilik oynayan birçok kişi sosyal medyasından bunları yapıyor…
*
Bunlar sıkıntı değil. Sıkıntı ne! Günlerdir yazıyorum. Sıkıntı bu Raif Ugan’ı birileri koşturuyor. Bu kentte siyasi hesaplar yapan birileri Raif Ugan’ın kulağına üflüyor. Raif Ugan da bunları yazıyor. Mevzunun özü budur. Yoksa Raif Ugan hep yazsa ne olur, hiç yazmasa ne olur? Dün size ekran görüntüleri ile yayınladım. Benim için sosyal medyasında “Hüseyin Cumalı yazdıklarını kimse okumuyor. Yazık sana üzülüyorum. Aramızda haksız rekabet var” diye paylaşım yapan Raif Ugan’ın parayla takipçi satın aldığını yayınladım…
*
Adapazarı Belediyesi’nin Meserret Bahçe’yi neden açmadığını 20 kez soran Raif Ugan’ın yazdıklarını yurt dışından Shiotu, Natalie Murphy, Ohautea, Joyce Toynbee, Rainbow, Cabbie Carter, Wioxer, Ssorthew, Natalie Murphy (bu başka Natalie Murphy), Ellie, Pearroy, Crypto General gibi yüzlerce sahte hesap beğeniyor. Yüzlerce sahte hesap Raif Ugan’ın videolarını 5 bin, 10 bin kere izlemiş gibi gösteriyor. Biraz teknolojiye merakı olanlar bu işleri iyi bilir…
*
Bunları yazdık. Adapazarı Belediyesi’ne ait Sapanca Gölü kıyısında bir tesis var. Bu tesisin neden açılmadığını Raif Ugan geçen 1 Eylül 2025 yılında sordu. Oysa Raif Ugan, Mart 2024’te o tesisle ilgili video çekti. Ancak Ugan bu videoyu yayınlamadı. Bunu neden yayınlamadığını da sordum. Gık diyemedi. Ağzını açamadı. Açamaz çünkü 2024 yılında çekilen ve yayınlanan video bende duruyor…
*
Uzun lafın kısası Raif Ugan’a ben soru sordukça o sürekli Başkan Mutlu Işıksu’ya “Meserret Bahçe neden açılmıyor?” diye sordu. Bu sorularının cevabını Başkan Işıksu’dan aldı ama yine sormaya devam etti. Sor Raifcim sor, istediğin kadar sor. Ama adam gibi sor. “Meserret Bahçe neden açılmıyor?” diye sorarken, orada çatlayan bir ağacı gökyüzüne doğru videosunu çekersen işin rengi değişir…*
Sen konuyla hiç alakası olmayan ağaç üzerinden algı yaparsan, ben de sağ bacağımdaki karıncalanmanın nedenini sana sorarım. Şimdi ‘ne alaka’ diyenler olabilir. Zaten ben de aynısını diyorum. Meserret Bahçe’nin açılmamasıyla o bahçede çatlayan bir ağacın ne alakası var? Bahçe açılınca ağaç mutlu mu olacak? Dolayısıyla biz bunlara tepki gösterdik. Ama asıl mevzu birilerinin kayığına binen Raif Ugan onların türküsünü çığırmaya başlamış…
*
Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu da benim gibi Raif Ugan’ı birilerinin koşturduğunu anlamış. Bir-iki kez Raif Ugan’ın yazdıklarına bunun için cevap verdiğini düşünüyorum. Yoksa Raif Ugan sabaha kadar yazsa, her gün yazsa, Başkan Işıksu’nun cevap vereceğini zannetmiyorum. Hele hele gazeteci olmayan bir sosyal medya yorumcusuna Başkan Işıksu’nun cevap vereceğini hiç zannetmiyorum...
*
Serdivan Belediye Meclisi’nde benim hakkımda, “Yırtık dondan çıkar gibi her olaya atlıyor” diyen CHP Grup Sözcüsü Şaban Koludra’nın kulakları çınlasın. Eğer Raif Ugan bu yazdıklarını içinden geldiği gibi yazsa ben bile yırtık dondan çıkmaz, donun içinde dururdum. Ama durum öyle değil. Raif Ugan’ı bu kentte bazı siyasetçiler koşturuyor…
*
Peki kim bunlar! Şahsi fikrim bu siyasetçiler CHP’li değil. Bu siyasetçiler başka siyasi partilerden de değil. İş dünyasından birileri de değil. Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu hakkında Raif Ugan’ın kulağına üfleyenler bana göre AK Partili bazı isimlerdir. Evet, 31 Mart 2024 yerel seçimlerde kim Mutlu Işıksu’ya kumpas kurmak istediyse işte bu isimler bugün de yine sahnedeler…
*
Yerel seçim öncesinde Mutlu Işıksu’ya kumpas kurmak istediler ama başaramadılar. Günlerce, haftalarca şehre Mutlu Işıksu ile ilgili yalan-yanlış kirli bilgiler pompaladılar. Ama başaramadılar. Seçim bitti ama Mutlu Işıksu düşmanlarının işi bitmedi. Başkan Işıksu’nun yakın çevresi üzerinden yine sürekli algı yaptılar. Ne yazık ki Işıksu’nun çevresindeki bazı isimler de bu algı operasyonlarına belki bilerek, belki de bilmeyerek destek verdi…
*
Ama doğru birdir. Bu algı operasyonları da tutmadı. Yakın zamanda yaşanan son algı operasyonları da tutmayınca bu kez basın üzerinden algı operasyonları başladı. Ama inanın bu algı operasyonları da tutmadı, tutmaz da. Peki neden tutmaz! Anlatalım. Oturdukları makamlardan algı yönetmek isteyenler de bunları iyi okusun. Başkan Mutlu Işıksu değil, kim olursa olsun…
*
Düşmanlık yapacağınız ve o makamdan indirmek istediğiniz bir belediye başkanını dedikodularla değil. Algı operasyonlarıyla değil. Resmi belge, bilgi, fotoğraf ve video, şahitlerle yıpratırsın. Hatta ilk seçimde makamından edersin. Örnek mi! Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bakın. Reis’i yıllardır bin bir dedikoduyla, algı operasyonlarıyla, FETÖ kumpaslarıyla yıkabildiler mi! Yıkamadılar…
*
İşte bu kentte bu işlere kalkışanlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaşantısını kendilerine örnek alsın. Yıkamazsınız kardeşim yıkamazsınız. Dedikodu üreterek, algı operasyonu yaparak, kuyu kazarak, beceriksizleri koşturarak Mutlu Işıksu’yu deviremezsiniz. Haaaaaa ille de Işıksu’nun makamında gözünüz mü var! O zaman çok ama çok çalışacaksınız. Tıpkı Işıksu gibi çok çalışacaksınız…
*
Sonuç mu!
*
1-) Günlerdir neden Raif Ugan’ı yazdığımı anladınız mı! Benim derdim Raif Ugan değil, arkasındaki kumpasçılar…
*
2-) Kendi partilerinden olan bir belediye başkanını yıkıp makamına oturmak için kumpas, algı, oyun oynayan bu haset ekip sizce bu kente ne verebilir!
*
3-) Arkamdan “Hüseyin Cumalı Başkan Işıksu’nun adamı” diyorsunuz. Böyle demeye devam edin ama ben kimsenin adamı değilim. Ama şunu da iyi bilin. Ben sizin gibi adam satmam. Ayrıca Başkan Mutlu Işıksu’yu severim. Başkan Yusuf Alemdar’ı da severim. Komşum olan Başkan Osman Çelik’i de severim. İsmail Karakullukçu, Zeki Toçoğlu, Başkan Ekrem Yüce, Süleyman Dişli, Ömer Arslan, Koray Oktay Özen, Yekta Şirin, Ali Bektaş, CHP’den Ecevit Keleş’i, CHP İl Başkanı Oğuz Can Curoğlu’nu, MHP İl Başkanı Oğuz Alkaş’ı, MHP’den Faruk Polat’ı da severim. Kime ne! Size hesap mı verecem!
*
4-) Son olarak şunu da yazayım. Geçen günlerde CHP’li Ergün Özkan, Füsun Çetin, Atilla Karahan’a hak etmedikleri bir çirkin saldırı yapıldı. Ben; Özkan, Çetin ve Karahan’ı da savundum. Neden savundum! Çünkü hak etmedikleri bir saldırıya uğradılar. Ne oldu şimdi! Ben Ergün Özkan’cı mı oldum? Ben gazeteciyim kardeşim, kendime göre doğru gördüğümü yazarım. Bu sizce yalakalık, yandaşlık, onun bunun adamı olarak tanımlanabilir. Ama ben bildiğim doğruları yazmaya devam edeceğim…
*
5-) Son sözüm mü!
Raif Ugan fabrika ayarlarına geri dön…
Eskisi gibi iş dünyasını kovala ama birilerinin adamı olma…
Şunu da unutma…
Bugün sana dost görünenler, bir zamanlar Mutlu Işıksu ile yol yürüyordu…
Peki sonra ne oldu!
Ne olduğunu sen de iyi biliyorsun…
Haaaaaaaaaaa…
Ben böyle iyiyim diyorsan, fark etmez bebeğim…
Azdan az, çoktan çok…
*
Bitti…