Gazetemizin manşetinde Mudurnu Çayı’nın geçtiği Akyazı’daki doğa katliamını, skandalı, rezaleti haberleştirdik. Yıllardır bitmeyen, sürekli kanayan, kangren hale gelen bu doğa katliamı bir türlü bitmiyor. Peki ama neden bitmiyor! Mudurnu Çayı kenarında bulunan tekstil fabrikalarının doğaya verdiği zarar neden engellenemiyor! Bunun açıklamasını kim yapacak!
*
Çay kenarında bulunan hangi fabrika olursa olsun, balık ölümleri, su içindeki canlılar, çevredeki yeşil örtü, ekili tarım arazileri, çevreye zarar veriyor ise önce tespitini yapar, sonra gerekli uyarıyı yaparsın. Süre verirsin ve bu süre sonunda yine tespitini yaparsın. Bunları yaparken de ilgili maddelerden gerekli cezai işlemi de yaparsın…
*
Diyelim ki fabrika bütün bu süreç içinde kendisini düzeltmedi. Arıtma yaptırdı ama tam kapasite ile çalıştırmıyor. Hatta fazla masraf olmasın diye arıtma tesisini kapatıyor. Gerekli tespiti son kez yaparsın ve fabrikayı geçici süre kapatırsın. Bu mudur, budur. Para cezasıyla bu fabrikaları durduramıyorsan kapısına kilidi basarsın…
*
Ama bakıyoruz ki bu yazdıklarımızın hiç biri olmuyor! Peki neden! Neden olmuyor! Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Sakarya’daki Müdürü Nedim Arsal sormaya senden başlayalım. Neden bu fabrikalar halen Mudurnu Çayı’na kızıl su salıyor! Niye bu fabrikalar kanun dinlemiyor! Neden siz yetkinizi kullanıp gereğini yapmıyorsunuz! Eğer yetkinizi kullanıp gereğini yapıyorsanız bu işin sonu gelmiyor!
*
Daha sorayım mı! Yoksa siz işinizi yapıyorsunuz da bu fabrikaların arkalarında birileri mi var! Ondan mı halen Mudurnu Çayı kızıl akıyor. Ondan mı Mudurnu Çayı kapkara akıyor. Ondan mı balıklar ölüyor! Ondan mı köylünün ekin ektiği tarlalar zehirleniyor! Ondan mı yeşil yerini kara alıyor! Ne oluyor da Mudurnu Çayı’ndaki kızıl ölümler bitmiyor!
*
Çok açık ve net yazacağım. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Sakarya İl Müdürü Nedim Arsal bu işi yapamıyorsan bırak git. Kesinlikle git. Yok öyle bir dünya beyefendi yok. Mudurnu Çayı kızıl akacak. Köylü isyan edecek. Doğa kirlenecek. Tabiat yok olacak. Balıklar dahil bütün canlılar ölecek. Mudurnu Çayı çevresindeki tekstil fabrikaları kanun tanımayacak. Köylü perişan olacak. Köylü isyan edecek…
*
Sen de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’u temsilen o makamda oturacaksın. Neden! Siyaseten arkan kuvvetli olduğu için kimse sana dokunamayacak. AK Parti Sakarya Milletvekilleri sana ve işini yapamayan diğer bürokratlara sahip çıkacak. Şu hale bakın. Türkiye’de at ve eşek eti yiyen şehirler arasında Adana’dan sonra Sakarya 2. sırada yer alıyor.
*
At ve eşek etinde 2. durumdaki Sakarya’nın Tarım ve Orman İl Müdürü Ali Ulvi Özerdem terfi ediyor ve Kocaeli Tarım ve Orman İl Müdürü oluyor. Türkiye’de ölümlü iş kazalarında İstanbul’dan sonra Sakarya 2. sırada yer alıyor. Geçenlerde SGK Sakarya İl Müdürü Erhan Çavuş’ın görevden alınacağı söylendi ama AK Parti Sakarya İl Başkanı Yunus Tever ile bazı AK Partili milletvekilleri bunu engelliyor…
*
Niye engelliyorsunuz! Ölümlü iş kazalarında bizi Türkiye 2.si yapan Erhan Çavuş’un gidişini niye engelliyorsunuz. Bu ölümlü iş kazalarının önüne geçemeyen bir bürokrat neden gitmiyor! Çünkü o bürokrat bu beylerin yakın arkadaşı, dostu, hatta beraber geziyorlar. Akyazı yıllardır Mudurnu Çayı’ndan akan kızıl ölüm nedeniyle kan ağlıyor. Ama siyasetçiler “Şevki Yılmaz abimizin damadı yerinden oynamasın” diye ellerinden geleni yapıyor…
*
Son sözüm mü!
Çok vebal alıyorsunuz çok, bu veballerin altından nasıl kalkacaksınız! Bu kente yaptığınız bu kötülükler yüzünden öbür dünyada nasıl hesap vereceksiniz! Bir düşünün…