//Nurettin Eryılmaz ile Esra Şenli'nin haberi//

İzmit'te yaşayan Akyazılı 5 aylık hamile Selin Tuğçe Güngör'e, bazı semptomların görülmesi üzerine koronavirüs testi yapıldı. Test sonucu pozitif çıkan Selin Tuğçe Güngör'ün, karantinaya alındığı evinde, tedavisine başlandı.

ÖNCE BEBEĞİNİ KAYBETTİ
Durumunun kötüleşmesi üzerine hastaneye kaldırılan Güngör, tedavi gördüğü sırada 5 aylık bebeğini kaybetti. İlerleyen günlerde durumu daha da ağırlaşan Güngör, koronavirüs nedeniyle 28 Mart günü hayatını kaybetti. Selin Tuğçe Güngör'ün cenazesi Akyazı Bedilkadirbey Mahallesi'nde toprağa verildi.

Acılı olayın ardından Halk54.com'a konuşan baba Yunus Özdemir, koronavirüse karşı çok dikkat edilmesi gerektiğini söyleyerek, yaşananları şöyle anlattı:

Özdemir "8 ay önce evlenip Derince'ye gitti. Duyumlarımıza göre apartmanda korona olan hastalar varmış. Korona olan aileyle kapıdan da olsa görüşmeler olmuş. Kızımın çalışan görümceleri varmış. Görümceleri bankacı, eşi dershanede çalışıyor İşe gidip gelirken eve bu hastalık giriyor." dedi.

Özdemir, "Kızım vefat ettiğinde beş buçuk aylık hamileydi. Cumartesi günü ikisini bir arada yaşatmaya çalıştılar. Fakat baktılar annenin durumu ciddi, virüs ciğerlere de yoğun bir şekilde nüfus etmiş. Benim kızım sigara bile kullanmayan bir insandı. Kızım 14 gün hastanede yattı. Hamile olduğu için de koronayla ilgili tam bir tedavi uygulayamadılar. Daha sonra bebeği almaya karar verdiler, onay istediler. Bebeği kurtarmak için kendisini feda etti. Damadımı çağırdık. Anne- baba olarak biz onaylarımızı verdik. Cuma günü bebeği aldılar. Tabii bebek vefat etti öyle aldılar." dedi.

Özdemir, "Bebek karnında olduğu için ciğerlere, böbreğe bebek geliştikçe sıkıntı vermeye başladı. Daha sonra bebeği aldılar morga götürdüler, bir saat sonra da kayınpederi vefat etti. Umutla kızımızın hastaneden çıkmasını bekledik. Bir hafta daha direndi. Uyku hali devam etti. Sonra uyutmayı kestiler, uyanmasını beklediler. 2-3 gün uyanmadı. Cuma günü organlarda biraz canlanma olduğunu söylediler, iyiye doğru gidiyormuş. Biz de kalktık geldik, çok sevindik. Allah kimseye evlat acısı vermesin. 24 saatte sadece bir saat bilgi alabiliyoruz içerden, biz de o saati bekliyoruz." dedi.

Özdemir, "Cumartesi gelen bilgi de bir değişiklik olmadığı söylendi. Cuma günü iyiye gidiyorsa cumartesi daha iyi bir haber alırız diye düşünmüştük. Hiç bir gelişme yok dendi. Cumartesi gecesi saat ikiyi yirmi geçe yanılmıyorsam o saatlerde kızımız ruhunu teslim etti. Pazar sabahı da kızımızın cenazesini alıp geldik. Pandemi kuralları çerçevesinde pazar günü defnettik. Mesafemizi koruyarak. Acılarımız böyle artarak devam ediyor." dedi.

Özdemir, "Kızımızla konuşamadık. Kızımla biz 15 gündür, 3-4 gün de böyle oldu konuşamadık. Hastaneye aldılar il bir iki gün görüntülü görüşebildik. Fakat ondan sonra korona bölümüne alınınca telefonlar falan yasaklandı. Kızımla görüşemedik, ki görüştürmediler. Tabii onun sağlığı içindi. Yani dediğim gibi hasta olur olmaz bebeği alsalardı. Ölü olarak da olsa sezaryenle alındığını duyduk. Bebeği alalım kızınıza daha yoğun işlem yapalım deseydiler. Ama onlarda ellerinden geleni yaptı. Biz kimseyi suçlamıyoruz." dedi.

Özdemir, "Bunu devlet büyüklerimiz söylüyor. Bunun dışında herkes kendini korusun. Devlet büyüklerimiz maske, mesafe, temizlik diyorlar ama bence temizlikten çok maske önemli. Korona olan kişi çekinmemeli, ev halkında varsa bunu gizlememeli. Başkalarına bulaştırmasın. Hemen kendi işlemlerini yapsın. Bu insanlar ailelerini sevmiyor mu, bırakın komşu ziyaretlerini. Ülke olarak nasıl kenetleniyorsak hasta olan da gizlemesin. Vatandaşlar ziyaretleri bırakmalı." dedi.