HALK54.COM/Hüseyin CUMALI'nın özel haberi

33.10 MERKEZ EFSANESİ    
Kanlı terör örgütleri Güneydoğu’da kan kusturduğu yıllardı. Faili meçhul cinayetler, kanlı baskınlar ve pusular nedeniyle kanın durmadığı günlerdi. Güneydoğu’da terör olaylarının en hareketli olduğu illerden birisi olan Diyarbakır’da kanlı saldırılar durmak bilmiyordu. Ve bir gün Kars’tan Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü görevine Ali Gaffar Okkan atandı. Terör olayları nedeniyle zor günler geçiren Diyarbakır sokaklarında kimseye haber vermeden gezmeye başlayan Okkan, bir gün polis telsizinden “il emniyet müdürü” telsiz kodu olan “33.10” teşkilatına seslendi.

O ANONSLA BAŞLADI
Kimse tanımadığı için şehir merkezinde tedbirli kıyafetle gezip kendi teşkilatını denetleyen Okkan, “Arkadaşlar, 2-3 gündür şehir merkezinde geziyorum. Bu gezilerim sırasında gördüm ki bazı arkadaşlarımız görevlerinin bilincinde değil. Arkadaşlarımız mesleğimize ve teşkilatımıza uygun, disiplinli, güler yüzlü hareket etsin. Bu size ilk ve son uyarım” anonsunu yaptı. Zaten Diyarbakır’da “Gaffar Baba” efsanesi de işte bu anons sonrasında başladı.

DİYARBAKIRSPOR TARAFTARI
Nerede fakir-fukara olsa, nerede bir haksızlık olsa, nerede başı sıkışan biri olsa İl Emniyet Müdürü Okkan oradaydı. Sokakları geziyor, vatandaşı dinliyor, bir çok olayı polisiye değil sosyal faaliyetlerle çözmeye çalışıyordu. İl müdürünün sokaktaki gayreti ve çalışması kısa sürede teşkilatında kendisine çeki düzen vermesine neden oldu. Artık Diyarbakır’da çok farklı bir diyalog başlamıştı. Ligde durumu olmayan Diyarbakırspor için kolları sıvayan Okkan, her maça taraftar gibi hazırlanmaya başladı. Spora önem veren Okkan bir süre sonra Polis hentbol takımını da kurdu. 

BABAMIN FIRININA GİDERİM
Geceleri ciğer yiyor, halkla sohbet ediyor, onlarla şakalaşıyordu. Diyarbakır onu, o Diyarbakır’ı sevmişti. Halk ona “Gaffar Baba” diyordu. Bir zamanlar polisin panzerle girmekten çekindiği yerlere  Okkan gece-gündüz giriyordu. Çocuklar ise onu bir başka seviyordu. Makam kapısı herkese açık olan Okkan’ın sevgisi büyürken, terör örgütlerindeki nefret ve kini de o denli büyüyordu. Şehirde herkes de telefonu olan, kimseden korkusu olmayan, makam sevdası bulunmayan Okkan, “ Makam, mevki peşinde değilim. Beni gönderirlerse babamın fırınına gider ekmek satarım” diyordu.

TETİKÇİ İTİRAF ETTİ
Aylar ayları kovaladı ve artık Diyarbakır’da devlet-millet kaynaşması herkese örnek olmaya başladı. Diyarbakır halkı Emniyet Müdürlerini bağrına basmış, en küçük olayda bile Gaffar Babalarına koşuyorlardı. Ancak PKK ve Hizbullah gibi terör örgütlerinin nefreti ve kini o kadar büyüdü ki Okkan’ın öldürülmesi için planlar yapılmaya başlandı. Ölümünden kısa bir süre önce ele geçirilen Hizbullah’ın tetikçisi Okkan’ın ölüm listesinde olduğunu itiraf etti. 

UZUN NAMLULU SİLAHLAR
Okkan’a bu bilgi ulaştırıldı ve zırhlı bir araç kullanması istendi. Ancak Okkan, “Ben zırhlı araçta gezerken vatandaş ne yapacak” diyerek bu teklifi ret etti. Ve tarih sayfası 24 Ocak 2001’i gösterirken İl Müdürü Ali Gaffar Okkan saat 17.25 sıralarında makamından makam aracıyla çıktı. Diyarbakır Valiliği’ne doğru makam aracıyla seyir olan Okkan ve Koruma araçlarına Sezâi Karakoç Bulvarı üzerinde bulunan Et Balık Kurumu ile Eflâtun Park arasında uzun namlulu silahlarla çapraz ateşe açıldı.

MERKEZ “33.10’U ŞEHİT VERDİK”
Teröristler tarafından pusuya düşürülerek açılan ateş sonucu Ali Gaffar Okkan olay yerinde şehit edilirken özel kalem görevlisi Mehmet Kamalı, korumaları Sabri Gün, Mehmet Sepetçi, Atilla Durmuş ve Selahattin Baysoy’da şehadet şerbetini içti. Diyarbakır’da “33.10 Merkez” telsiz anonsuyla başlayan “Gaffar Baba” efsanesi “ Şehit edilen Okkan’ın yardımcısı Serdar Irmak’ın ’33.25 merkez, sayın 33.10 şehit oldu. Teşkilatımızın başı sağ olsun’ anonsuyla son buldu.

TÜRKİYE ŞEHİDİNE AĞLADI
Bütün Diyarbakır hain terör örgütü tarafından Şehit edilen “Gaffar baba”ları için ağlıyordu. Gözyaşları sel gibi akarken, ağıtlar yakılıyordu. Türkiye bu hain saldırıyla sarsılırken, dünya ajansları yaşanan acı olayı flaş olarak veriyordu. İlk görev yeri olan İzmir İl Emniyet Müdürlüğü’nde komiser yardımcısı olarak göreve başlayan ve kısa sürede Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü’ne geçen 33.10 Okkan'ın şehit edilmesi baba ocağı Sakarya’da şok etkisi yaşattı.

MOBESE YOK İKEN
12 Eylül Darbesi sonrasında bir çok faili meçhul cinayeti aydınlatan, son görev yeri olan Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü’ne 1997 yılında atanan, Hendekli Fırıncı Fikri Okkan’ın oğlu Okkan’ın şehit edilişiyle birlikte Türkiye’nin her yerinden binlerce kişi Hendek’e akın ediyordu. Türkiye’nin MOBESE’yi bilmediği günlerde Diyarbakır sokaklarına MOBESE yaptıran Okkan’ın şehit edilişi Diyarbakırspor taraftarlarını derinden sarsmış ve binlerce taraftar Sakarya’ya akın etmişti. Sakarya’da görülmemiş bir törenle son yolculuğuna uğurlanan Okkan’ın ölümünden tam 20 yıl geçti.

EŞİ HİÇ AMA HİÇ KONUŞMADI
Eşi Zerrin Okkan bir kere bile eşinin şehit edilişiyle ilgili bir açıklama yapmadığı kahraman Okkan 24 Ocak 2021 tarihinde Hendek’te bulunan mezarı başında törenle anıldı. Sokağa çıkma kısıtlamasına denk gelen tören öncesinde SEDAŞ elektrik ekipleri gerekli çalışmasını yaparken, Hendek Belediyesi ekipleri Şehit Okkan’ın mezarı başında gerekli düzenlemeyi yaptı.

ABLASI ARSLAN KONUŞTU
Şehit Okkan’ın ablası Sabahat Arslan Halk54.com’a konuştu. 20 yıl önce kardeşinin hain pusuda şehit edilmesinin acısını yüreğinde yaşayan abla Arslan, “Kardeşim vatan, millet, bayrak sevgisiyle görev yapan bir polisti. Görev yaptığı her ilde görevinin en iyisini yapmak için çalıştı. Diyarbakır halkını, Diyarbakır halkı da kardeşimi çok sevdi. Acımız halen taze ve onu hiç unutmadık. Her gün dualarımızdadır. Mekanı cennet olsun” dedi. 

PAZAR GÜNÜ RAHMETLE ANDIK
Şehit Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan 24 Ocak 2021 tarihinde Hendek’teki mezarı başında saat 12.00’de törenle anıldı. Hendek İlçe Kaymakamı Halil İbrahim Acır, Sakarya İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, 25. Dönem Sakarya Milletvekili Ali İnci, AK Parti Sakarya İl Başkanı Yunus Tever ile kalabalık vatandaş topluluğunun katıldığı törene acıları hiç dinmeyen Şehit Okkan’ın ablası Sebahat Arslan, kız kardeşi Gülsüm Özgen’de hazır bulundu.

KAYMAKAM ACIR KONUŞTU
İstiklal Marşının okunması ve saygı duruşunun bulunulmasının ardından Okkan’ın özgeçmişi okundu. Daha sonrasında ise dualar edilerek şehit Okkan’ın mezarına karanfiller bırakıldı.
Törende şehit Okkan’ın özgeçmişinin okunması sonrasında bir konuşma gerçekleştiren Kaymakam Halil İbrahim Acır, “Şehit Emniyet Müdürümüz Ali Gaffar Okkan’ın şehadetinin 20’nci yıl dönümünü idrak ettiğimiz bugünde hepinizi saygıyla selamlıyorum” dedi.

GÖNÜLLERDE TAHT KURDU
Acır, “Aziz Şehidimiz Ali Gaffar Okkan, 20 yıl geçmesine rağmen halen milletin kalbinde yaşamaya devam eden çok önemli bir devlet adamıdır Halkın dertleri ile dertlenmiş, sevinci ile sevinmiş ve her zaman bir meşale gibi insanlara ışık ve sıcaklık sunmuştur. Meslek hayatı boyunca görevini büyük bir başarıyla sürdürmüş ve bu başarısını milletin gönlüne taht kurarak perçinlemiştir. Bir ülkenin tarihinde bu gibi devlet adamlarının yeri müstesnadır. Ali Gaffar Okkan aradan yüz yıllar geçse bile cesareti, sevgi dolu yüreği ve terör ile mücadelesiyle anılmaya devam edilecektir” dedi.

UNUTMAK MÜMKÜN DEĞİL
Okunan dua ve mezarlığa bırakılan karanfiller sonrasında konuşan Sakarya İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya ise, “20 yıl önce acımasızca bir eylemle kaybettiğimiz Ali Gaffar Okkan Müdürümüzün şehadet yıldönümünü anmak üzere burada bulunuyoruz. Onun gerek Kars’ta gerek Diyarbakır’da halkımızla büyüttüğü sevgi seli o kadar büyük boyutlara ulaştı ki; bugün pandemi olmasına ve üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen burada toplanan kalabalıkta bunun bir nişanesi ve göstergesi. Ali Gaffar Okkan Müdürümüz, bu kucaklaşmadan ötürü bütün terör örgütlerinin hedefi haline gelmişti. Ona duydukları kin ve nefretin dışa vurumu bu acımasız suikasttı. Müdürümüz ebediyen kalbimizde yaşayacak, ondan aldığımız bayrağı biz daha ilerilere götürerek, dalgalandırmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.
  
Her yıl törene katılan Şehit Okkan’ın eşi Zerrin Okkan ve kızı Sezin Okkan’ın düzenlenen törene bu yıl katılmadı. 

-------------------

NE OLMUŞTU!
Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü Ali Gaffar Okkan 24 Ocak 2001 günü saat 17.25 sıralarında makamından Diyarbakır Valiliği’ne doğru makam aracıyla seyir halinde iken Sezâi Karakoç Bulvarı üzerinde bulunan Et Balık Kurumu ile Eflâtun Park arasında kimliği belirsiz kişilerce çapraz ateşe alındı. Teröristler tarafından pusuya düşürülerek açılan ateş sonucu Ali Gaffar Okkan olay yerinde şehit edildi.

ON BİNLER UĞURLADI
Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü’nden 800 metre ilerisinde uzun namlulu araçlarla açılan ateş sırasında Okkan’ın yanı sıra özel kalem görevlisi Mehmet Kamalı, korumaları Sabri Gün, Mehmet Sepetçi, Atilla Durmuş ve Selahattin Baysoy şehit oldu. Olay yerinde teröristlere ait biri patlamış, 3’ü patlamamış el bombası, bir kaleşnikof marka uzun namlulu silah, bir Makarof marka tabanca ile bu silahlara ait 430 mermi kovan bulundu. Şehit Okkan baba ocağı Sakarya’nın Hendek İlçesi’nde on birlerce vatandaşın katıldığı törenle son yolculuğuna uğurlandı.

--------------------

FAİLLER KIRMIZI LİSTEDE
Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan ve 5 koruma polisinin şehit edildiği hain suikastın 20. yıldönümünde, saldırının faillerinden 3'ü aranan teröristler listesinde 10 milyon lira ödüllü kırmızı kategoriye, biri ise 3 milyon lira ödüllü mavi kategoriye alındı. Hain suikastta Okkan ile birlikte koruma polisleri Mehmet Kamalı, Mehmet Sepetçi, Selahattin Baysoy, Atilla Durmuş ve Sabri Kün şehit olmuştu. Hizbullahçı teröristler suikastı, bu olaydan 1 yıl önce 17 Ocak 2000 günü İstanbul Beykoz Kavacık villalarında öldürülen Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu'nun öldürülmesine misilleme olarak gerçekleştirmişti. Okkan ve koruma polislerinin şehit edildiği suikast sonrasında devam eden seri operasyonlarda olayın tetikçilerinden Diyarbakır'da Hasan Sarıağaç, Elazığ'da Bedri Esmer ve Hüseyin Sarıağaç, Batman'da Şafi Demirdağ polisle girdikleri çatışmalarda öldürüldü. Suikastın sağ yakalanan 10 faili ise tutuklandı. İçişleri Bakanlığı hain suikastın tetikçilerinden olup 20 yıldan beri tüm aramalara rağmen bulunamayan Necmettin Şanlı, Haşim Alabalık ile Şener Dönük'ü 10 milyon lira ödüllü kırmızı kategoriye, Kemal Şanlı'yı da 3 milyon lira ödüllü mavi kategoriye aldı.

--------------------

ŞEHİT OKKAN KİMDİR!
Şehit Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan, 1952'de Sakarya'nın Hendek ilçesinde doğdu. 30 Eylül 1970'te Polis Kolejinden, 29 Eylül 1973'te Polis Akademisinden mezun olarak İzmir Emniyet Müdürlüğüne Komiser Yardımcısı olarak atanan Okkan'ın, 1983'te Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğüne tayini çıktı. 1985'te Şube Müdürlüğüne terfi eden Okkan, 1986'da Eskişehir Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görev aldı. Eskişehir'de 1992'de Emniyet Müdür Yardımcısı olan Okkan, 6 Aralık 1993'te Kars Emniyet Müdürü olarak atandı. 18 Kasım 1997'de Diyarbakır Emniyet Müdürü olan Okkan, bu arada Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünden de mezun oldu. 

-------------

ANNE İLE BABASI VEFAT ETTİ
Şehit Okkan’ın annesi İmran Okkan 29 Eylül 2002’de, fırıncı olan babası Fikri Okkan ise 28 Ekim 2005 yılında hayatını kaybetti.