HALK54.COM/Hüseyin CUMALI'nın yorum haberi
Önce Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazetede yayımlandı. Sonra birleştirilen üç şirketin tüzel kişilikleri yeni şirketin ticaret siciline kaydı yapıldığı anda sona ereceği açıklandı. Sicil kaydı da yapıldı. Kapatılan şirketlerin üst yönetimini oluşturan 37 kadro iptal edildi ve yeni şirkette 18 kadro açıldı. TCDD bağlı ortaklıklarından Türkiye Vagon Sanayi A.Ş. (TÜVASAŞ), Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayi A.Ş. (TÜLOMSAŞ) ve Türkiye Demiryolu Makinaları Sanayi A.Ş.  (TÜDEMSAŞ) birleştirildi. Yılların TÜVASAŞ’ı artık kısa adı TÜRASAŞ olan Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayi A.Ş. oldu.

Bu yeni sistem ve yeni isim Sakarya’da sorgulanırken, Milli ve Yerli treni ekibiyle birlikte başaran TÜRASAŞ Genel Müdürü Prof. Dr. İlhan Kocaarslan ‘elveda’ dedi ve gitti. İyi ama neden! Böylesine başarılı ve Milli bir insan neden gitti! İsterseniz birkaç gün öncesine gidelim. Prof. Dr. Kocaaslan geçen Pazar günü bir basın toplantısı düzenledi. O basın toplantısında aslında neden gittiğinin satır başlarını verdi.

Türkiye’de 50 milyar dolarlık bir demiryolu rantı var. Bu ranta göz dikmiş yabancı firmalar var. Bütçeleri her birinin bilmem kaç milyar dolarlık olan bu yabancı firmalar Türkiye’deki demiryolu pazarının yerli ve milli olmasını istemiyor. İstemediği içinde sürekli Bizans oyunları içindeler. Şimdi soruyorum. Bu firmalar yerli ve milli düşünen, bu düşüncesiyle de hareket eden, bu düşüncelerle yerli firmalara destek veren Prof. Dr. Kocaaslan’ı hiç isterler mi!

Basın toplantısı ve bir gün sonra yapılan milli tren töreninde Kocaaslan’ı dinledik. Adam bağıra bağıra “yabancı firmalara karşı yerli firmaları tercih ettim. Yeri geldi bunu bakanlıkta savaşını verdim. Bana deli misin dediler ama benim koltuk sevdam yok. Dedelerimin hepsi şehit olmuş iken ben nasıl milli ve yerli düşünmem” dedi. İki bakanın önünde kürsüden “Aslanınızı çakallara boğdurursanız, çakalların eline kalırsınız. Ben yerli firmalarımı kimseye boğdurmam” dedi.

İhaleyi alan yabancı firmaya “Türk ortak alın.İstediğinizi alın ama tek şart yerli olsun” dedi. Yabancılar “Biz teknolojimizi kimseye vermeyiz, paylaşmayız” dedi. İhaleyi iptal etti ve yerli firmalara ihaleyi verdi. Yabancı şirket hakkında dava açtı ama Kocaaslan davayı kazandı. Peki ama bunları ne için yaptı! Milli ve yerli üretim için yaptı. Milli 160’lık treni ekibiyle yaptı. Kesmedi. Türkiye’nin demiryolu altyapısının ortalama 180 kilometre hıza müsait olduğunu için  300 kilometre hızla giden tren alımını durmak için çalıştı.

 “Alt yapımız 180 kilometre hıza müsait iken 300 kilometre hızla giden setlerden almak için yabancı firmalarla anlaşma yaptılar. Yazıktır günahtır. Bakın, Moskova ile St. Petersburg hattında çalışan Sapan Treni var. Bu tren 635 kilometrelik olan mesafeyi ortama 180 kilometre hızla 3.5 saate alıyor. Ruslar buraya 300 kilometrelik tren yerine 180 kilometre hızı sağlayacak tren seti aldık. Çünkü gidemeyeceğiniz hızdan fazla hız yapan treni almak israftır” diyerek durumu Cumhurbaşkanlığına kadar götürdü.

Kesmedi.  “Biz şunu dedik. Bizim raylarımızda ortalama180 kilometre hızla gidiyoruz. Onun için kucaklar dolusu para verip neden 300 kilometre hızla giden tren alalım. Bizim yaptığımız 160 kilometre hızla giden trenin 225 kilometre hızla gidenini yapalım. Böylece milyarlar ülkemize kalsın. Bunu anlattık. Kabul gördü” dedi.

Bitmedi. 225 kilometrelik tren seti proje çalışmalarına başladı ve “İlk prototip seti 2021 yılında raylara inecek. Bununla ilgili bütün çalışmalar tamamlandı ve proje ilerliyor. Bundan sonra yurt dışından 300 kilometre hızla giden tren almak için milyarlar vermenin anlamı kalmadı. Bizim 225 kilometrelik tren setimiz, ortalama 180 kilometre ile giden raylarımızda sorunsuz işleyecektir. Zaten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla 12 Şubat 2020 tarihinde ve 31037 sayılı mükerrer Resmi Gazetede yer alan Cumhurbaşkanlığı Kararını yayınlandı” dedi.

“Kararnamede ‘56 adet Milli Elektrikli Tren Seti Üretimi TÜVASAŞ’a verilmiş olup, aynı zamanda 14.05.2019 tarihli Cumhurbaşkanı oluruna ‘Yurtdışından yüksek hızlı tren seti temin edilmeyecek, TÜVASAŞ tarafından üretilen Milli Elektrikli Tren Setleri hızlı ve yüksek hızlı tren hatlarında kullanılması sağlanacaktır’ dendi. İşte bu karar sonrasında yer yerinden oynadı. Yabancı firmalar bu karara tepki gösterdi” diye konuştu.

Türkiye’nin cebinde milyar dolarlar kalmasını sağladı. Sonuç! Milli tren tamam, 225 kilometrelik tren projesi tamam, Alüminyum fabrikası tamam, tamir ve onarımda planlamanın arkasından giden fabrika planların önüne geçti, bu da tamam, personel canla başla çalışıyor, bu da tamam, 300 milyonluk Ar-Ge merkezi tamam,  2018 yılında Türkiye’de ilk 500 sanayi kurulmuşu arasında TÜRASAŞ 425., Kamu sıralamasında 9. ve demiryolu sektöründe ise 1. sırada yer aldı, bu da tamam, Trenin tekerleri yani bojileri yurtdışından alıyoruz, biz yapalım projesi, 100 milyon TL disk ve frenleri biz yapalım projesi, yurtdışına tren satalım projesi de şöyle tamam. Kocaaslan görevde kalsa idi onlarda biterdi. 

Uzattık ama böylesine verimli, milli, yerli, çalışkan bir genel müdür neden gitti! Kürsüden Genel Müdür Prof. Dr. İlhan Kocaaslan iki bakan ve binlerce kişi önünde “Gidersek Şehit, kalırsak gazi oluruz” dedi. Kendisi gazi olamadı ama yaptığı eserler, milli ve yerli duruşuyla bu şehirden Şehit gitti. Giderken “Milli Tren ve TÜRASAŞ size emanet” dedi. Kim bu emanete ne kadar sahip çıkar ama biz bu emanete sahip çıkmaya başladık bile...