GÜNDEM

Sağlık-Sen'den SEAH önünde eylem

Sağlık-Sen Sakarya Şubesi üyeleri, Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde toplandı. Toplu sözleşme görüşmelerinde sunulan teklife tepki gösteren Şube Başkanı Abdullah Arı, "Bu teklif, memurun emeğini, alın terini yok sayan; yetersiz bir tekliftir. Bu teklif, kabul edilebilir olmaktan çok uzaktır. Gelirde adalet, ücrette denge istiyoruz! Yetersiz teklife hayır" dedi.

Abone Ol

Sağlık Sen Sakarya Şubesi tarafından 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde Kamu İşvereni’nin sunduğu teklife karşı tepkilerini göstermek için Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimlik önnde bir basın açıklaması düzenlendi. Açıklamayı Sağlık Sen Sakarya Şubesi Başkanı Abdullah Arı yaptı. Başkan Arı, teklifin yetersi olduğunu ve ücrette denge istediklerini ifade etti.

Başkan Arı, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Sorunların masada çözülmesi imkânı varken, Kamu İşvereninin yetersiz ve adaletsiz teklifi; kamu görevlilerini ve emeklileri meydanlara ve eylemlere mecbur bırakmıştır. Bildiğiniz üzere, Kamu işvereni 2026 için yüzde 10 + 6, 2027 için 4 + 4 zam önerisinde bulunmuştur. Bu teklif, memurun emeğini, alın terini yok sayan; yetersiz bir tekliftir. Bu teklif, kabul edilebilir olmaktan çok uzaktır.

Çünkü bu teklifte; Acildeki hekim yok, yoğun bakımdaki hemşire, doğum salonundaki ebe yok. Diyetisyen, fizyoterapist, eczacı yok. Paramedik, ATT, tıbbi sekreter, laborant yok. Radyoloji teknisyeni, anestezi teknikeri, odyolog yok. Sağlık memuru, tekniker, teknisyen yok. Sosyal hizmet uzmanı, psikolog, çocuk gelişimci yok. Mühendis, tekniker, veri hazırlama kontrol işletmeni yok. Bu teklif; Refah payını yok saymaktadır. Taban aylığa zam öngörmemektedir. Gelirde adaleti sağlamamaktadır. Emekli ve emekçiyi koruyan bir anlayış taşımamaktadır… Kira artış oranının yüzde 41 olduğu bir dönemde, yalnızca düşük enflasyon hedeflerine dayandırılmış bir zam önerisi, kamu görevlilerinin yaşadığı ekonomik sıkıntıları görmezden gelen öneridir.

Bu teklif; Memurun emeğini değersizleştiren, Yılların birikimini yok sayan, çalışma barışını zedeleyen bir yaklaşımdır. Yüksek enflasyon, artan pazar fiyatları, geçmiş dönem kayıplarımız ve geleceğe dair kaygılarımız bu teklife yansımamıştır. Kamu işvereni, 7. Dönem Toplu Sözleşme’deki hatasını maalesef tekrar etmektedir. Bizim kaybedecek iki yılımız daha yok. Tutmayan hedeflerin, adaletsiz hakem kurullarının, mali disiplin politikalarının mağduru olmak istemiyoruz. Sağlık-Sen olarak Kamu işveren heyetine yapmış olduğumuz teklifler 11 aylık bir çalışmanın çıktısıdır. Sahanın masaya yansımasıdır, çarşı-pazarın-mutfağın görüntüsüdür. Hissedilen enflasyonun, memurun cüzdanının röntgenidir!

Ancak; kamu işveren heyeti, acilde çalışan hemşirenin sesini duymamıştır! Kamu işveren heyeti, yoğun bakımdaki hemşireyi görmezden gelmiştir. Doğum salonundaki ebeyi yok saymıştır! 7/24 dört teker üstünde ambulansta koşturan paramediği görmemiştir. Teklif edilen rakamların çarşı pazarla alakası yoktur! Sürecin başından beri söylediğimiz bir şey vardı; Rakamların adil olması, tekliflerin hakkaniyetli olması! Ama görüyoruz ki; Teklif edilen rakamlar bozulan iş barışının ateşini körüklemekten öteye gitmeyecektir.

Memur-Sen olarak teklifimiz nettir: 2026 yılı için: İlk 6 ay YÜZDE 10 refah payı + 10.000 TL taban aylık artışı + yüzde 25 oranında zam, ikinci 6 ay yüzde 20 oranında zam, 2027 yılı için: İlk 6 ay 7.500 TL taban aylık artışı + %20 oranında zam, ikinci 6 ay yüzde 15 oranında zam Refah payı istedik, çünkü geçmiş kayıplarımız telafi edilmeli. Taban aylığa zam istedik, çünkü görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki denge yeniden kurulmalı. Oransal zam istedik, çünkü memur yüksek enflasyon karşısında ezilmemeli. Bunlara ek olarak; Nöbet ücretlerinin artırılmasını, Gece çalışma tazminatı verilmesini, Ek ödemelerin artırılmasını, Sosyal hizmetlerde nöbet ücretleri ve ek ders ücretlerinin artırılmasını, Aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarının ödemelerinin artırılmasını, Hekime, hemşireye, ebeye özel görev kıyafeti verilmesini, İlave 1 derece verilmesini, 1’inci dereceye 3600 ek gösterge getirilmesini, Hekimlerin 4200 olan Ek Göstergelerinin 7200’e yükseltilmesini, Yardımcı Hizmetler Sınıfı’nın kaldırılmasını, bayram ikramiyesi verilmesini, kira desteğinin hayata geçirilmesini, Gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesini, seyyanen ödemenin ve tüm gelirlerin emekliliğe yansıtılmasını, 4688 sayılı Kanun’un revize edilmesini istiyoruz.

8. Dönem Toplu Sözleşme uzlaşmayla tamamlanmalıdır. Büyük ve Güçlü Türkiye hedefine, Türkiye Yüzyılı vizyonuna yakışır şekilde imzalanmalıdır. Milli gelir artarken, kamu emekçisinin yaşam standardı da yükselmelidir. Toplu sözleşme masası, adaleti tesis edecek ve eşitliği sağlayacak güçtedir. Süre giderek daralıyor. Kamu İşvereni, daha fazla zaman kaybetmeden; çalışma barışını sağlayacak, müzakereye uygun, adil ve gerçekçi bir teklifi masaya sunmalıdır. Bizler, emekten gelen gücümüzü sahaya yansıtmakta kararlıyız. Hakkımızı alana kadar da mücadeleye devam edeceğiz. Son sözümüz şudur: Adil, acil ve hakkaniyetli bir teklif bekliyoruz! Gelirde adalet, ücrette denge istiyoruz! yetersiz teklife hayır!”

{ "vars": { "account": "UA-158639220-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }