MHP Sakarya İl Başkanı Ahmet Ziya Akar, 3 Mayıs Milliyetçiler Günü nedeniyle mesaj yayımladı. Mesajında şu ifadelere yer verdi:

1944 yılında dünyada yaşanan siyasi gelişmeler ve bunun neticesinde Türkiye üzerinde artan Sovyet Rusya baskısı bir yandan dönemin hükümetini etkilemeye çalışırken bir yandan da komünizmi şiar edinen gayri milli yapılara yeşerme adına fırsat sunuyordu.

Dönemin hükümetince farklı siyasi görüşler arasında denge kurmak adına sergilenen ikircikli tavır ne yazık ki komünizmi savunanlarda temelsiz bir iddiaya dönüşmüş, Türk devlet yapısını da bu iddia çerçevesinde şekillendirme ümidini ve eylemselliğini doğurmuştu.

Tabi ki bu pervasız fikir cevapsız bırakılmayacaktı. Türk fikir hayatının önde gelen isimlerinden Nihal Atsız’ın fikri direnişi ve karşı cenaha hitaben yazdığı reddiyeler aynı nispette cevaplanmak yerine yargı eliyle susturulmaya çalışılacak, Sebahattin Ali’nin başvurusuyla başlayan yargı süreci Türkçülük Turancılık fikrinin Türk Yargısı tarafından söndürülmesi amacına hizmet eder hale getirilmek istenecekti.

Yapılan yargılamayı etkilemek adına sergilenen tavır ve davranışlar, Türk milliyetçilerinin mahkeme salonlarına alınmayarak ve sert müdahalelerle bastırılarak desteklenmek istense de Türk milletçiliği fikrinin Türk Yargısı tarafından aklanmasına engel olunamayacaktı.

Bu netameli süreç Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş felsefesinde yerini bulan ve fikri temelini oluşturan Türk milletçiliği fikrine karşı yapılacak saldırının ilk hamlesi olmakla birlikte Türk milliyetçilerinin de varlıklarını armağan ettikleri Türk varlığını savunmak adına verdikleri ilk cevap olması açısından önemlidir.

Zira ilk defa 3 Mayıs 1945 yılında Nihal Atsız, Zeki Velidi Togan, Nejdet Sançar ve Reha Oğuz Türkkan başta olmak üzere yargılananlar tarafından kutlanarak simgeleşen Türkçülük günü, Türk milliyetçilerinin sonraki yıllarda vereceği varlık mücadelesinde bir mihenk taşı olacak, özellikle 1980 darbesine giden süreçte şehitler verilerek yürütülen mücadelenin fikri anlamdaki ilk safhası olarak kabul edilecektir.

Bu itibarla Türk milletçiliği fikrinin, yurt edindiğimiz Anadolu coğrafyasında ebediyen varlığını koruyarak yükselmesi ve sadece özünü teşkil eden Türk milletinin değil sancaktarlığını yaptığı İslam alemine mensup tüm milletlerin adalet ve barış içerisinde egemenliklerini koruması adına varlığını Türk varlığına armağan eden aziz şehitlerimizi, bu davaya ömrünü vakfetmiş kıymetli büyüklerimizi ve bu yıl şehitliğinin 40’ıncı yıldönümü olan Halit Çotur ağabeyimizi rahmet, minnet ve şükranlarımla anıyor, gösterdikleri feragat ve ferasetin Türk milletine mensubiyetiyle gurur duyan her bir vatan evladında da yaşamasını Rabbimden niyaz ediyor, Türk milliyetçilerinin Milliyetçiler gününü kutluyorum.