Türkiye’de ilk proje ve çalışmalarıyla, ulusal bir Youtube haber kanalına gündem olan Sakaryalı genç mucit, Adaotogarage Firma sahibi ve Oto Elektronik Uzmanı İhsan Boya, Meslek Lisesini 2000 yılında Elektronik bölümü okul birinciliği ile tamamladı. Girişimci ruhu ve çözüm odaklı yaklaşımı yeni buluşlara imza atması için ona ilham oldu. 2000 yılından beri otomotiv sektöründe hizmet veren İhsan Boya, 10 yıl Peugeot Öz Öztürkler yetkili servisinde çalıştı, son on yıldır ise kendi firmasıyla daha geniş kitlelere hizmet vererek çözülemeyen arızaların çözüm merkezi olmuş durumda…”

“Firmanızda neler yapıyorsunuz?..”

İ. BOYA: “Biz şu anda yoğunluklu olarak oto elektronik arızalarına çözüm buluyoruz. Sanayinin geri kalanı tarafından çözümlenemeyen, ustalarımızın sıkıntı yaşadığı arızaların çözüm merkeziyiz. Genelde motor beyin arızaları, ABS fren sistemi, Airbag ve gösterge arızalarına çözüm üretiyoruz. Şu anda ise eğitime odaklandık ve eğitim verebilmek için alt yapı çalışmalarına başladık. Amacımız, eğitimli ustaların yetişmesini sağlarken aynı zamanda topluma yönelik sosyal sorumluluğumuzu kendi bilgi ve becerimiz dahilinde yerine getirmek…”

“Kaç çeşit araç ve model arabalara bakıyorsunuz?..”

İ. BOYA: “Her çeşit marka ve modele bakıyoruz. Yoğunlukla binek araçlar gelmekle beraber hafif ticari araçlarla da ilgileniyoruz. Şu anki düzenimizde ağır vasıta araç maalesef yok. Elektronik arıza problemlerine net çözümler sunuyoruz…”

“Arızalar konusunu açarsak neler var?..”

İ. BOYA: “Motor, ABS beyin, hava yastığı beyinlerinin onarımı ve programlanması, elektrikli direksiyonların, yarı otomatik şanzımanların tamir, bakım ve revizyon işlemlerini yapıyoruz. Çözüm noktasında ise öncelikli olarak arıza tespitini sağlıyoruz. Arızalı olan parçanın durumunu gözden geçiriyoruz. Onarım yapılabilecek pozisyonda olup olmadığını gözlemliyoruz. Onarım yapılabilecek pozisyonda ise onarıyor, onarım yapılabilecek pozisyonda değil ise parça değişimi yolunu tercih ediyoruz…”

“Peki aldığınız eğitimlerden bahsedebilir misiniz?..”

İ. BOYA: “Yaklaşık 10 sene boyunca yetkili servis eğitimi aldım. 2000 yılından beri yetmişi aşkın seminere katıldım. Yetkili servisler bazında Türkiye genelinde 5 kez teknik bilgi yarışması oldu dördünde Türkiye birincisi oldum. 2004 yılında uluslararası teknisyen olarak Fransa'ya gittim. O yıl Fransa’ya gitmeye hak kazanan 14 teknikerden biriyim. Uluslar arası yetkinlik belgesine sahibim. Şu anda ise sadece ilgimizi elektromekanik aksamlar üzerine yoğunlaştırdık. Araç üzerinde sadece elektroniğin değil, elektronik ile mekaniğin birleştiği her sistem üzerine kendimizi eğitiyoruz…”

“Ustalar sizce ne kadar eğitimli, size gelen ustalar hangi eğitimleri alıyor?..”

İ. BOYA: “Tabi ki oluyor. Her usta firma eğitimli mi? Sanayide ustalar ve firmalardan vatandaş muzdarip. İşi bilmeyenlerde var. Ben isterim ki bu bilgi birikimimizi fikir sunacak, faydalı olacak herkesle paylaşım. Ortak çalışmalarımız olsun. Daha önce de belirttim, biz buna sosyal sorumluluk gözüyle bakıyoruz. Frenci olur, motorcu olur, boyacı olur, kaportacı olur, hiç değilse yaptığı işi teknik yapabilmesi için bildiğimiz bir şey varsa aktarmak istiyoruz; ama bunu aktarırken de seçiciyiz. Bizim vizyonumuzda, bizim sosyal sorumluluk bilincimizin farkında olan ve aynı sorumluluğu hissedenlerle paylaşım halinde olmak isteriz. Bunlar için öncelikle teknik bir eğitim alanı oluşturabileceğimiz, simülatör ile destekleyebileceğimiz uygulamalı eğitim alanı şart. Bunun için çalışmalarımız sürüyor. Bu konuda devletimizin desteği olur veya olmaz, kendilerinin takdiridir. Biz bu eğitim projesini 2 sene içinde hayata geçirmeyi planlıyoruz. Şu anda 12 kişilik ekibiz, bu bağlamda sayımızı arttırma niyetindeyiz. Gelecekte 20 kişi, 3 sene içinde 50 kişilik büyük bir takım olmayı planlıyoruz…”

“Esnaf Odaları, Satso ve diğer iş sektörü kurumlarla görüşmeleriniz ve çalışmalarınız oldu mu?..”

İ. BOYA: “Geçtiğimiz günlerde Ankara’da KOSGEB yetkilileriyle ve sonrasında Adapazarı KOSGEB Müdürüyle görüştük. Fikirlerimizi paylaştık. Şu anda sunduğumuz fikrin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın da gündem konusu olduğunu belirttiler. Sunumu bakanlığımızla da paylaşılmak üzere KOSGEB yetkililerine teslim ettik. Yerli otomobil çıktığında bu açığın kapatılmasının zor olacağını, aslında bizim sunduğumuz fikrin onlar için bir ilaç olduğunu şahsen bana ilettiler. Sanayinin alt yapısını biz buradan oluşturuyoruz…”

“Yerli otomobil için ne gibi çalışmalarınız olacak?..”

İ. BOYA: “Yerli otomobil biliyorsunuz elektrikli bir araç. 3 sene içinde bu arabaların üretimi başlayacak fakat sanayinin teknik yeterliliğinin buna ne şu anda ne de 3 sene içerisinde hazır olamayacağını görebiliyoruz. Biz eğitimlerle kendimizi geliştirerek, alt yapı oluşturmak için temaslarımızı sürdürüyoruz. Yerli araç için yetkili bayi olmak gibi bir düşüncemiz de var…”

“ARGE çalışmalarınız var mı?..”

İ. BOYA: “Şu an ARGE projemizi hazırladık, proje aşamasında ustaların işini kolaylaştıracak bir cihaz geliştiriyoruz. Güvene bileceğimiz hocalardan destek alıp bu projeyi 1 sene içinde faaliyete sokacağız ama çevremizdeki örneklerden gördüğümüz gibi bu fikri biz sunup kaymağını başkalarının yemesini de istemiyoruz. Sürekli gelişim ve dönüşüm içindeyiz. Yeni icatlar ve buluşlara sektöre ve ülkemize değer katmaya çalışıyoruz. Bakanlıktan tam desteğimizi aldık. Önceliğimiz kendimizi geliştirmek. Yetkili servislere gittiğinizde en ucuz motor beyni 4 bin liradan başlıyor. Bu fiyat 50 bin Liraya kadar gidebiliyor. Biz bu fiyat farkını sanayide kapattık. Herkesin bütçesinin yetebileceği, makul miktarlara indirgedik. Biz bu parçayı nasıl tedarik ediyoruz? A firması beyni üretiyor B markası ambalajlıyor. 5 bin liraya öteki markaya aynı ürünü satıyor. C markası diye 10 bin lira ambalaj farkı ediyor. Ürün aynı, malzemeyi ben ürettim Ali'ye satıyorum Veli'ye satıyorum. Fiyatını kendileri belirliyor. Biz bu tür ana ürünleri satan bazı ihracat fazlası ürünleri toparlıyoruz. Yurtdışında göre nerdeyse 3/1 5/1 parasına mal ediyoruz. Uygun aldığımız için veya biz üretiyorsak uyguna satıyoruz. Bunun haricinde arabanın üzerinden sökme olarak alıyoruz. Temizliğini bakımını biz yapıyoruz. Arabada test ediyoruz, müşterinin bütçesi hangisine uygun ise seçimini sunuyoruz. Ürünün bulunduğu duruma göre tamir de edebiliyoruz, yenisini de satabiliyoruz. Seçim müşteriye ait oluyor.

“İş sonrası müşteri memnuniyetini ne şekilde temin ediyorsunuz? İşlemlerinize garanti verebiliyor musunuz?..”

İ. BOYA: “Elektronik malzeme; ya su girecek ya tesisatta kısa devre olacak, ya da usta hatası olacak. Bu durumda önceliğimiz hataları tespit ediyor, sorunu anlıyoruz. Olağan bir arıza mı, su mu kaçtı vb ihtimalleri görüyoruz, bazı parçanın bozulma ihtimali yok. Biz sadece arızalanan parçayı tamir etmiyoruz. Eğer aracın mühendisliği mümkün kılarsa kaynağını da çözümlüyor, bir daha arıza yapmaması için ne gerekirse yapıyoruz. Bu şekilde yaparsak yaptığımız işin garantisi var. Günü birlik arızaları müşteri bize yaptırmıyor. Günü birlik arızalar için yönlendirme de yapıyoruz. Yaptığımız işin arkasındayız…”

“Gelecek planlarınız nedir?...”

İ. BOYA: “2 sene içinde yeni sanayimiz faaliyete geçiyor. SATSO karşısında 150 dönüm üzerine Türkiye'nin en modern sanayisi kuruluyor. Bu yeni iş yerinin üyelerinden biri de benim. Biz orada Sakarya'yı otomotiv sektöründe temsil edeceğiz. Sakarya'nın hem görüntü kalitesini ortaya koyacağız hem de daha fazla iş istihdamı sağlayarak şehrimize ve ülkemize katma değer sağlayacağız. Sanayinin Çark Caddesi orası olacak. Belki de yerli otomobilin ilk yetkili servisi biz olacağız, kişisel amaçlarımdan birisi de bu. Şu an yerli otomotiv konusunda girişimci firmalardan biri biziz. Bunun atılımını şimdiden yapıyoruz. Başka şehirlerden araç elektroniği işini öğrenmek isteyenler için de bir eğitim merkezi olacağımızı düşünüyorum. Belki okulların desteklediği bir alan olacağız. Üniversite öğrencisi 4 yıl okul okumuş, iş bulamıyor ama mesleki tecrübesi olan, sanayi alt yapısı olan bir öğrenci bu konuda sıkıntı yaşamıyor. Biz bu problemi gidererek sanayi içerisinde eğitimli kişilerin de var olabileceği bir düzen kurmak istiyoruz. Bir müşteri için en büyük sıkıntı ise çıraklar. Çünkü çırak tecrübesini önce müşteri arabasında yapıyor. Bozarsa müşteri arabasını bozacak! Çünkü elinde pratik yapacağı bir imkân, bir poligon yok. BİZ şimdi sanayinin poligonunu oluşturuyoruz. Pratik eğitimini müşteri arabasında yapmayacak öğrenci kardeşimiz, özgüvenli bir şekilde simülasyonda tecrübe kazanacak, işi öğrenecek…”

“Son olarak söyleyecekleriniz?...”

İ. BOYA: “Birlik ve beraberlik diyorum ve buradan çağrı yapıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız ne demişti? 5 babayiğit arıyorum. Bende 20 yürekli insan arıyorum. Sanayiyi beraber kalkındırmak istiyorum. Benim gibi bu yolda yürüyebilecek, üretim yapıp, arge çalışmasına eğilimli, eğitimli, keşifler yapabilecek, inovasyon odaklı dostları bir araya toparlayalım. Şu anda 20 kişilik bilirkişi ekibi hazırlıyorum. Şöyle bir durum var açıkça söyleyeyim. Sakaryalıyız. İstiyoruz ki 54 plaka şehir içinde kalsın, başka şehre gitmesin. Kişi şehir dışında aracını tamire götürdüğünde 54 plakayı gören usta bunu fırsat olarak görüyor. Sakarya’da bunu çözemedi düşüncesi ile fiyatı 1000 TL olan işe 5 bin TL alıyor. Bunların önüne geçmek ve vatandaşlarımızın mağdur olmaması için hizmet noktasında güçlerimizi birleştirmek istiyorum. Yurt dışında ne sistem varsa biz bunu iş yerimizde uygulama gayretindeyiz. Elemanlarımıza da aynı eğitimi veriyoruz. Yetkili servislerin dahi danışabileceği çözüm ortağı, bilirkişi konumundayız. Uzaktan aracın arızası için güvenebildiğimiz bir ustamız olsun, aracı cihaza bağlasın buradan aracı çalıştırmak mümkün olur. Müşteriyi kendimiz gibi düşünüyoruz, müşteriyi hem koruyoruz hem de kaliteden ödün vermiyoruz. Yazılımın şakası yok, en ufak hata büyük bir risk, büyük lekedir. Bize dönem dönem sistemini hiç bilmediği kişiler tarafından müdahale edilmiş, yazılımı çökmüş araç geliyor. Bununla ilgili de deneyimimiz var. Biz hiç bir müşterimizi böylesi bir mağduriyet ile başka bir kapıya göndermedik. Yenilenmiş, daha önce görmediğimiz bir sistem ile karşılaştıysak bile oturduk, dersimizi çalıştık, çabaladık, öğrendik. Müşterimiz bizim için dosttur sadece para değildir. Kul hakkından korkarız. Bana emeği olan arkadaşlarıma, ilerlemede bana faydası olan hocalarıma, ustalarıma; özellikle de ailemden daha çok gördüğüm, çalışma arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum…”