Vali Ahmet Hamdi Nayir Mesajında;

"Devletimizin ve Cumhuriyetimizin bağımsızlık mücadelesindeki ruhunu yansıtan, Milletimizin hasletlerini ve değerlerini en veciz şekilde ifade eden “İstiklal Marşı”nın kabulünün 99. Yıldönümünü idrak ediyoruz. Milli Şairimiz, Büyük Mütefekkir Mehmet Akif Ersoy’u da ölümünün 84. yılında rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz.

İstiklal Marşımız; Milletimizin en zor şartlar içinde bulunduğu durumu, sahip olduğu gücü ve kararlılığı bugüne taşıyan, geçmişle geleceğimizi buluşturan, hürriyet ve istiklal aşkını yansıtan en kıymetli milli değerlerimizdendir. Tarih boyunca; fedakarlığı, birlik ve beraberliği, vatan sevgisi ile büyük kahramanlıklar gösteren Milletimiz, hür ve müstakil yaşayarak bugünlere gelmiştir.

Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Savaşı’nın en çetin günlerinde yazdığı ve bu savaş günlerinin anlatıldığı “İstiklal Marşı”nı Aziz Milletimize hediye etmiştir. Milli Marşımız; tarihten silinmek istenen bir milletin hangi değerlere sarılarak, İstiklal Mücadelesini kazandığını anlatan bir tarihi vesika niteliğindedir. İnanıyorum ki, Milletimizi meydana getiren tüm fertler olarak, bize armağan edilen bu eşsiz mısralardaki kardeşlik ruhunu, bu gönül birliğini ilelebet muhafaza edeceğiz. Milli ve Manevi değerler etrafında birleşerek daha iyi, daha Müreffeh bir gelecek için azimle, inançla çalışmaya devam edeceğiz.

Bu duygularla; Büyük Üstadın deyimiyle “Allah bu Millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın” diyerek başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşlarını, Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoyu, canlarını vatan uğuruna feda eden Şehitlerimizi rahmetle, Gazilerimizi Minnet ve Şükranla anıyor, bu vesile ile Saygıdeğer Sakaryalı vatandaşlarımızı en kalbi duygularla selamlıyorum" dedi.

Karasu Kaymakamı Aziz Mercan mesajında;

“Türk milletinin bağımsızlığa ve kutsal değerlerine olan inancını destanlaştıran İstiklal Marşı’mızın, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde "Milli Marş" olarak kabul edilişinin 99. yıl dönümünü büyük bir gururla kutlamaktayız.

İstiklal Marşı, tarih sahnesinden silinmek istenen Aziz Milletimizin yeniden var oluşunun belgesidir. Kurtuluş Savaşı’nda gösterilen azim ve kararlılığın sonucu yazılan İstiklal Marşımız, tüm dünyaya bir milletin bağımsızlık mücadelesinin ifadesidir. Büyük zaruretler içerisinde bağımsızlık mücadelesinin verildiği 1921 yılının 12 Mart’ında, büyük şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklal Marşı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Milli Marşımız olarak kabul edildi. Şairin her dizesine yüklediği, birlik, bağımsızlık ve inanç değerleri ile İstiklal Marşımız, medeniyet yolunda verdiği öğütlerle, Türk Milleti’nin geleceğine asla sönmeyecek bir ışık tutmaktadır.

Millet olarak, her alanda kendimizi geliştirmek, barış ve kardeşliğimizi pekiştirerek gelecek nesillerimize güzel bir gelecek bırakmak için İstiklal Marşı’nı ve Mehmet Akif’i iyi öğrenmemiz ve anlamamız gerekmektedir. Bir şair olmaktan ziyade Mehmet Akif, yaşadığı dönemi iyi analiz edebilen ve geleceği gören, yaşadığı dönemde yazdığı eserleri ile Türk milletine, başarı ve fazilet tabanlı bir gelecek gösteren önemli bir düşünürümüzdür. Genç kuşaklarımızın, Mehmet Akif Ersoy’u anlayıp, onun yazdığı eserleri iyi analiz ederek ülkemizin gelişmesine ve kalkınmasına katkı sağlayacaklarına inancımız tamdır.

Bu duygularla, İstiklal Marşımızın kabul edilişinin 99’ncu yılında, Türkiye Cumhuriyeti’ni bizlere emanet eden, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, tüm şehitlerimizi, ebediyete intikal eden kahraman gazilerimizi ve merhum şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u, rahmetle ve saygıyla anıyorum.” ifadelerini kullandı.

İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş'un mesajı;

Kurtuluş Savaşı’nın tüm hızıyla devam ettiği sıralarda, askerlerimizin cesaret ve kararlılığını artırmak; umutlarını tazelemek, millî ruhu güçlendirmek adına bir marşa ihtiyaç duyulmuştur. Marş olacak şiirde aranan en önemli özellik, kanlarının son damlasına kadar neden savaşmaları gerektiğini askerlerimize hatırlatmasıdır. Yeter ki tekrar edildikçe öz güvenlerini artsın, var olma savaşının önemini kavrasınlar. Düzenlenen yarışmaya yüzlerce eser katılır ve yedi tanesi ön elemeyi geçer. Finale kalan şiirlerden biri, Âkif’’e aittir… Ankara'daki Taceddin Dergâhı'ndaki odasında, Türk ordusuna seslendiği şiiri kaleme aldı ve bakanlığa teslim etti. Şair, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılacağına olan inancını, Türk askerinin yürekliliğine ve özverisine güvenini, Türk ulusunun bağımsızlığa, Hakk'a, yurduna ve dinine bağlılığını şiirinde öyle güzel dile getirmiştir ki diğer altı şiirin okunmasına gerek kalmamıştır.

Âkif’in şiiri, salonu coşkuyla doldurmuştur. Yarışma amacına ulaşmış, belki de beklediğinden fazlasını elde etmiştir.

“Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.

O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;

O benimdir, o benim milletimindir ancak.”

Bu dizelerin sahibi olan yüreğin, büyük şairin özellikleri saymakla biter mi?..

Bazen camide hutbe veren hatiptir,

Bazen boğazı yüzerek geçen yüzücü.

Bazen baytardır, bazen müfettiş.

Bazen -en çok da- şair, bazen yazar. Vatanını, milletini ne de güzel yazar…

Onu diğer şairlerden ayıran en önemli özelliği, gerçekten hissettiklerini yazacak samimi bir kaleme sahip olmasıdır.

Diline dökülen her cümle, kaleminden akan her yazı, onun vicdan ve gönlünden gelmektedir.

Gazetede gördüğü küçük bir fotoğraf, onun için gökler kadar derin manalar barındıran bülbül olup kıyametler kopardı senelerce.

İstasyonda beklerken gelen bir telgraf, Çanakkale Şehitlerine adlı deryaları taşıracak bir gülle olup düşüyordu düşmanın yüreğine.

Uykusuz geçen bir gecenin sabahında, bir gece şiiriyle seslenirdi peygambere.

Benim için Âkif, samimiyet demektir.

O, umutsuzluğa karşı samimi bir heyecan,

O, esarete ve düşmana karşı samimi bir kale,

O, zulme karşı samimi bir duruş,

O, milletini iyi tanıyan, çağın sorunlarını iyi analiz eden ve sahip olduğu millî ve manevi hassasiyetlerle yazdığı reçeteyi şiirleriyle anlatan bir vatanseverdi.

İstiklal şairimiz Mehmet Âkif Ersoy’un bizlere, Asım’ın nesline, hediyesi ve emanetidir İstiklal Marşı’mız. Onu; tek yürek, tek vücut olup söylemenin tam zamanıdır bugün! Asım’ın nesli olduğumuzu ispat etmenin zamanıdır!

Âsım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek:

İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.

Vatanımıza, bayrağımıza sahip çıkmak; bağımsızlık uğruna toprağa düşen aziz şehitlerimize borcumuzdur. Bunu asla unutmayacağız, unutturmayacağız!

İstiklal Marşı’mızın kabulünün 99. yılını kutluyor, devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve millî şair Mehmet Âkif Ersoy’u rahmet ve minnetle anıyorum.