“Arılar yeryüzünden silinip giderse, insanoğlu yalnızca dört yıl yaşayabilir. Arılar olmazsa döllenme olmaz, hiçbir bitki, hiçbir hayvan, hiçbir insan olmaz” diyen ünlü fizikçi Albert Einstein’ın bu sözünün gerçeğe dönüşmemesi için girişimde bulunulması gerekiyor. Bu girişimlerden birisi olan ve Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan “54 Katılımcı Arıcılık” projesi ile “Sakarya Irkı” arılarının popülasyonu artırılarak, bal üretiminde Türkiye’yi zirveye taşımak hedefleniyor.
Milyonlarca yıldır süregiden yeryüzündeki canlı ekosistemi bugünlerde tehdit altında. Bitkilerin tohum ve meyve üretebilmeleri için çiçeklerin tozlaşmasını sağlayarak, besin zincirinde baş aktör olan arıların sayısındaki azalma, gıda güvenliği konusunda endişeye yol açıyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’ne (FAO) göre, ekosistemi dengeleyen arılar ve benzer tozlayıcılar, dünya çapında mahsul üretiminin yüzde 35’ini etkiliyor.
İngiltere’deki Reading Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma ise Avrupa'daki bal arısı nüfusunun hâlihazırda olması gerekenden yaklaşık 7 milyar daha az olduğunu ortaya koyuyor. Bu noktada bütün canlı türlerini içine alan bu devasa zincirin kopma noktasına gelmesini önlemek için arıcılığa hak ettiği önemin verilmesi büyük önem taşıyor. Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, hayata geçirdikleri “54 Katılımcı Arıcılık” projesi ile arıcılığı yaygınlaştırarak bal üretiminde Türkiye’yi dünya liderliğine taşımayı amaçlıyor.
Bilim insanlarına göre dünya genelinde 20 binden fazla arı türü bulunuyor. Arı yoğunluğunun en sık olduğu ülkelerden biri Türkiye. Ülkemizde bu alanda en önde gelen şehirlerden biri ise Sakarya. Şehrin adını taşıyan “Sakarya Irkı” arılar Türkiye’nin pek çok bölgesinde yaşamaya elverişli. Büyükşehir Belediyesi’nin “54 Katılımcı Arıcılık” projesi kapsamında geleneksel yöntemlerle süregiden arıcılık faaliyetlerinin modern bir vizyon ışığında yeniden yapılandırılması hedefleniyor. Projenin amacıysa kentin bu alandaki çalışmalarını organize etmek, arı ürünleri çeşitliliğini artırmak, genç girişimcilere destek olmak ve çiftçilerin ihtiyaçlarını karşılamak.
Önce eğitim, sonra hibe
Üç etaptan oluşan projenin ilk basamağında 550 Sakaryalı üretici, ileri düzeyde teknik arıcılık bilgisi içeren eğitim programına alındı. Eğitimlerde üretimsel çeşitliliği ve verimliliği artırarak pazar ihtiyacını karşılayacak modern teknikler, koloni yönetim metotları ve mevsimlere göre bakımlar, arı hastalıkları ve zararlılarıyla mücadele yöntemleri ile ana arı, arı sütü, polen ve propolis üretim yolları çiftçilere uygulamalı olarak aktarıldı.
Temel eğitimi tamamlayan üreticiler arasından içlerinde ailelerinin de bulunduğu 42 katılımcı ile belediye arasında anlaşma yapılıp ayrıntılı programa geçildi. Titizlikle belirlenen çiftçilere 680 çift katlı polen tuzaklı kovan, 750 tane 6’lı ruşet kovan, 600 adet 2’li ana arı çiftleşme kutusu, 180 arı kolonisi, 10 otomatik derin dondurucu, 10 ton şeker, 10 polen temizleme ünitesi, 10 polen kurutma fırını, 4 zehir toplama seti ve 4 jel akülü Güneş enerjisi ünitesi hibe edildi. Hemen ardından 3 aile ana arı üretimi, 5 aile suni oğul üretimi, 6 aile arı sütü üretimi, 4 kişi arı zehri üretimi ve 10 kişi de polen-propolis üretimi olmak üzere görev dağılımı yapılıp çalışmalara başlandı.
Cennet Vadisi arıların vahasına dönüştü
Başkan Yüce, 54 Katılımcı Arıcılık projesinin ikinci aşamasında, aromatik bitki cenneti “Sakarya Botanik Cennet Vadisi’ne” entegre edildiğini söyledi. Arıların bal üretimi için ihtiyaç duyduğu aroma ve polenleri karşılayabilmek adına üreticilere ait kovanların vadiye yerleştirildiğini aktaran Yüce; “60 km uzunluğundaki Cennet Vadisi’nde 2 milyona yakın bitki bulunuyor. Üreticilerimizin yetiştirdiği arılar vadideki envaiçeşit aromatik bitkilerden topladıkları polenlerle bal üretirken diğer yandan da tozlaşma yaparak vadideki flora verimini de artırıyorlar” dedi.
Projenin son etabında “markalaşma” ve “üretimi pazara sürme” sırasının geldiğini belirten Başkan Yüce; “Sakarya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde ‘BAL 54’ isimli marka oluşturarak çiftçilerimizin ürettikleri balı tüketiciyle buluşturduk. Kent merkezinin en işlek iki noktasına inşa ettiğimiz Bal Evleri aracılığıyla tamamen organik balları vatandaşlara ulaştırıyoruz” dedi.
