ODA TV geçen 9 Haziran akşamı “AKP'li belediyede 300 binlik saltanat kayığı” başlıklı bir haber yaptı. ODA TV’nin bu haberi sonrasında bazı ulusal ve yerel basın “Saltanat” üzerinden Büyükşehir Belediyesi’ne yürümeye başladı. Ne de olsa ‘saltanat’ kulağa hoş geliyor. Ancak işin iç yüzünde ‘saltanat’ diye bir şey yok. Bununla ilgili ilk yazımızı yazdık ve “bu yazıyı kaçıranlar buradan okuyabilir” dedikten sonra devam edelim...

***
İlk yazımda mevzunun “saltanat kayığı” olmadığını, kamuoyuna “saltanat kayığı” gibi servis edilen haberdeki kayık işinin gerçeği yansıtmadığını, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin seçim öncesi ve sonrasında defalarca Sakarya Nehri’nin Erenler Park kısmında halkın nehirde gezmesi için Osmanlı kayıkları alınacağı açıklaması yaptığını, bununla ilgili ses kaydı ile ilgili haberlerin internette tarihleriyle bulunduğunu yazdım...

***

İlk yazımda bir de bu kentteki yerel gazete patronları, internet sitesi sahipleri, duayencilik oynayan köşe yazarları, kendini parlatan ve gazetecilik oynayanlara çattım. Yeri ve zamanı geldiği zaman Başkan Ekrem Yüce’ye “başkanım da başkanım” diyenler, saltanat kayığı gibi gerçeği yansıtmayan bir haber karşısında sus-pus olduklarını dile getirdim. Öyle yaa, madem bu kentte gazetecilik yapıyorsunuz. O zaman haksızlık karşısında ‘Dik’ duracaksınız...

***

Tabi benim bu çıkışım birilerini rahatsız etmiş. Rahatsız olmuşlar. Çokta tın. Yıllardır milleti eleştiriyorsunuz, kimse sizden rahatsız olmuyor. İstediğinizi yazıyorsunuz, kimse size ‘Gık’ demiyor. Siz herkese yazacaksınız ama kimse size yazmayacak. Neden! Ben gazete patronuyum, ben falanca internet sitesinin sahibiyim, ben duayen köşe yazarıyım, ben basının önde gelen ismiyim. Alayı laf salatası yapıyor. Adam yazmış ‘Saltanat kayığı’ diye ama hiç biriniz gerçeği yazamıyorsunuz...

***

Hiç biriniz “Başkan Ekrem Yüce seçilmeden önce ve seçildikten sonra Sakarya Nehri’nin ADA HES kısmındaki durgun alanda Osmanlı tarzı kayıklarla vatandaşlara nehir keyfi yaptıracaktı. Bunu defalarca açıkladı. Bu açıklamalar internette bulunuyor” demediniz. Ama alayınız yıllarca bu kentte ‘haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır’ masalı okumasını iyi bildiniz. Uzun lafın kısası bana çok bozulan varsa bende de kalem, sizde de kalem var. Geçirin bana, nokta...

***

Neyse devam edelim. Bu kentin ürkek ceylan basını ‘saltanat kayığı’ işinde topa girmedi ama birisi tam tersi Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’yi topa tuttu. Kim bunu yapan! Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Derneği Başkanı ve T54.com.tr’nin imtiyaz sahibi Sezai Matur... Sitesinde,  “Büyükşehir 300 bin liralık nostalji kayığı almış” başlığının alt manşeti, “Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nin Ekrem Yüce döneminde yaklaşık 300 bin TL’ye nostaljik “saltanat kayığı” aldığı ortaya çıktı” deniyor...

***

Burada bir duralım. Önce ‘nostalji’ dendikten sonra altında ‘saltanatı’ veriyorlar. Çünkü ‘saltanat’ dendi mi vatandaşlar arasında farklı bir algı oluşuyor. Yapılan bu haber belli ki Sezai Matur’u kesmedi, Matur hızını alamadı Başkan Yüce için bir de köşe yazdı. 9 Haziran’da çıkan ODA TV haberi sonrasında 10 Haziran günü Sezai Matur, “Bizim tek derdimiz gazetecilik!” başlıklı köşe köşesinde verdi coşkuyu!

***

Matur, “ Büyükşehir Belediyesi 18 Ekim 2019 tarihinde gerçekleştirilen bir ihaleyle 'Nostaljik Kayık' satın almış. Bu ihaleyle ilgili kamuoyunda duyurulmadığı için bizim haberimiz olmadı. 2 gün önce bize gönderilen bir elektronik postayla bu konudan haberdar olduk. Ancak haberle ilgili tereddütlerimiz vardı. Haberi araştırırken ilk etapta Kamu İhale Kurumu'nun sayfalarına baktık. Ancak yaptığımız sorgulamalarda ihaleyle ilgili bilgilere ulaşamadık” dedi...

***

Matur, köşe yazısının ilk girişinde böyle yazdı. Şimdi bu ilk giriş kısmını okuyanlar “Gazeteci bile Kamu İhale Kurumu'nun sayfalarına bakmış ama ihale bilgilerine ulaşamamış. Acaba neler dönüyor” diye düşünmüş müdür, düşünmemiş midir! Bir ara ulusal televizyonlarda ‘Sırlar dünyası’ vardı. Matur’un köşe yazısına giriş aynen öyle olmuş. Kamu İhale Kurumu, Gazetecilerin bilgi alamaması, sonradan yapılan araştırmalar, kamuoyunun aydınlatılmaması, tereddütler, ihaleler, şüpheler, tam bir sırlar dünyası...

***

Oysa ortada bir sır yok. Kısa adı KİK olan Kamu İhale Kurumu kayıtlarına giren bir olayın sırrı mı olur! Bunun gizlisi saklısı mı olur! Kayıtlar ortada iken neyin sırrı! Bir de olaya şöyle bakalım. Sezai Matur haklı olsun. Ortada sırlar dünyası var. Sezai Matur’da araştırmacı gazetecilik yapıyor ve Kamu İhale Kurumu’ndaki bilgilere de ulaşamadı. Hepsini kabul ettim. Arasana Başkan Ekrem Yüce’yi, desene ‘Nedir bu işin doğrusu başkan”...

***

Bu kentte bir çok gazeteciden  Başkan Yüce’ye daha yakın değil misin! Hatta ve hatta çok yakın değil misin! AK Parti, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı olarak Ekrem Yüce’yi aday gösterdiğinde Ekrem Yüce önce Rize’ye gitti. Aday gösterilen Yüce’nin Sakarya’ya gelmeden Rize’ye gittiğini duyanlar uçak bileti almak için havaalanlarına akın etti. Bir çok uçak firması o günlerde Trabzon’a ek seferler koydu. O Rize yolcuları arasında sen yok muydun Sezai Matur!

***

Sakarya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı gösterilen Ekrem Yüce için Rize’ye sen gitmedin mi! Bana hiç bakmayın. Ben Rize’ye gitmedim. Ama Sezai Matur gitti. Hatta Kafkas Sezai Matur, Rize gecelerinde Yüce için kemençe çaldı. Bunlar doğru değil mi! Soruyorum arkadaş, kızmaca darılmaca yok. Daha başkan seçilmeden Ekrem Yüce için Rize’ye giden Sezai Matur’a şimdi ne oldu! İşte zurnanın ‘zart’ dediği yer tam burası. Ne oldu da böylesine algı dolu haber ve köşeye imza attı...

***

Başkan Yüce seçilmeden ve seçikten sonra defalarca Sakarya Nehri üzerinde Osmanlı kayıklarıyla vatandaşlara nehir sefası yaptıracağını Sezai Matur bu kentte en iyi bilenlerden. Bana inanmayanlar Sakarya Yenihaber Gazetesi’nin arşivine baksın. Sezai Matur gazetenin başında iken defalarca Ekrem Yüce’nin Sakarya Nehri’nde Osmanlı Kayıklarıyla vatandaşları gezdireceği haberi yer aldı. Bana inanmayın, internete bakın...

***

Bütün bunları bile, bile Sezai Matur Osmanlı Kayıklarını nasıl ‘saltanat kayığı’ yaptı! Nasıl saltanat kayığıyla ilgili köşe yazdı! Aday iken peşinden Rize’ye gittiği Başkan Ekrem Yüce için neden ‘saltanat’ algısı yaptı! O haberi yaparken ve gerçekleri bilirken neden Başkan Yüce’ye bir ‘alo’ bile demedi!

***

Biliyorum, bunları sorunca ya yalaka, ya mikser, ya yandaş, ya avukat, ya hıyar ağası oluyorum. Dedim ya, bütün bunları biliyorum ama bilmediğim tek şey var. 1 yılda ne değiştiği!

1 yılda ne değişti ki aday gösterilen Ekrem Yüce için Rize uçağına binen Sezai Matur, bugünlerde saltanat kayığına biniyor!

Devam Edecek...