Korkmaz yaptığı açılamada; Küresel dünya düzeni ve onun yurtdışı ve yurt içi aktörleri tarafından son dönemlerde ülkemizde ve tüm dünyada yeni senaryolar ortaya koyuluyor ülke insanı ve tüm Müslümanlar olarak her zamankinden daha uyanık olmak zorundayız.

Amirallerin açıklaması.

İfade özgürlüğü Anayasal bir haktır ancak bu özgürlüğü kullanırken başkalarının hak ve hukukuna da dikkat etmek gerekir. Ülkeyi idare edenlere aba altından sopa göstermek demokratik kültürümüzde yoktur. Bu bağlamda 104 amiralin yaptığı açıklamayı kınıyoruz.

Çözüme kavuşmayan Kıbrıs meselesi.

Bizim için Kıbrıs meselesi 1974 yılında çözüme kavuşmuştur. Bu bağlamada Kıbrıs konusunda yapılan müzakereleri zaman kaybı olarak değerlendiriyoruz. Yapılması gereken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin müttefik ülkeler tarafından biran önce tanınmasının sağlanmasıdır.

Sözde Ermeni meselesi.

Tarihin en şerefli milleti olan aziz Türk milletinin, tarihleri ekonomik, askeri ve siyasi soykırım ve baskılarla geçmiş Amerikan yönetimi ve başkanı Jeo Biden tarafından soykırım yapmakla suçlanması kuşkusuz bizim açımızdan bir anlam ifade etmemektedir. Biden’e sadece Doğu Anadolu bölgemizdeki toplu mezarları ziyaret etmesini ve Hocalı katliamını hatırlatmak isteriz.

Kanayan yaramız Kudüs

Erbakan Hocamız “İsrail güçten anlar” sözüyle aslında meseleyi gerçekçi bir şekilde ortaya koymuştur. İslam ülkeleri olarak D-60’ları kurup askeri, ekonomik ve siyasal açıdan güçlü olmadığımız sürece İsrail bu zulümlerine devam edecektir. Burada İsrail inancının gereğini yapıyor ya biz Müslümanlar. Futbol, siyasal çekişmeler, cemaatler arası kavgalar kutuplaşmış halk kitleleri olarak asıl meselemizden uzaklaşıyor küresel aktörlerin yani Siyonizm’in tuzağına düşüyoruz. Yapılaması gereken asıl iş tüm meselelerimiz bir kenara bırakıp Filistinli kardeşlerimizin yanında bedenen mücadele etmektir.

Pandemi süreci ve Ekonomik sıkıntılar

Genel başkanımız Dr. Fatih Erbakan pandemi meselesine kuşkuyla bakıyor. Bu noktada bu sürecin daha önceden dizayn edildiği asıl meselenin nüfus sayısını azaltmaktan ziyade ülke ekonomilerini çökertip ülkeleri dış borç almaya yani faiz sarmalına bağlamak olduğu gözüküyor. Bu noktada sağlam ekonomileri olan ve sağlık altyapıları iyi olan ülkelerin bu işten en az zararla çıkacağı gözükmektedir. Bir kez daha cefakar sağlık ordumuza şükranlarımızı sunuyoruz. Ancak sağlık çalışanlarımızın başarısı ekonomik sahada gösterilememiş esnafımız işçimiz pansuman tedbirlerle geçiştirilmeye çalışılmıştır. Yapılması gereken işçi ve esnafımızın ekonomik yönden doğrudan gelir desteği verilmesi yada bu süreçteki tüm ödemelerinin ertelenmesidir.

Bu vesile ile idrak edeceğimiz Ramazan bayramının tüm İnananlara huzur, sağlık ve mutluluk getirmesini diler. Yeniden büyük Türkiye’nin ve yeni bir Dünyanın kurtuluşuna vesile olmasını dilerim. Selam ve hürmetlerimle.