CHP Adapazarı İlçe Başkanı Füstun Çetin, Türkiye'yi derinden sarsan 27 Aralık 1939 Erzincan depremiyle ilgili açıklama yaptı.

Çetin açıklamasında şunları kaydetti:

"Bu gün 27 Aralık 1939 tarihinde meydana gelen ve kayıtlara göre yaklaşık 33 bin kişinin hayatını kaybettiği büyük Erzincan Depremi`nin yıl dönümü. 81 yıl önce Erzincan`da meydana gelen bu deprem şehri adeta haritadan silmişti. Bu vesile ile Erzincan depremi başta olmak üzere deprem ve doğal afetler de hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet  yakınlarınasabır diliyoruz.

“Topraklarının yüzde 66'sı birinci ve ikinci derece deprem kuşakları üzerindedir. Nüfusumuzun yüzde 70'ini barındıran 11 büyük kent ile büyük sanayi kuruluşlarımızın yüzde 75'i deprem bölgesindedir. Deprem ülkesi olan Türkiye'de ne yazık ki yapıların deprem güvenliği yoktur; altyapıdan ulaşıma kentler deprem tehlikesine uygun düzenlenmemiştir” 

Son dönemde ülkemizin çeşitli kentlerin de boşaltılanaskeri alanlar bile imara açılmıştır. Bu durumun bölgelerde nüfus ve yapılaşma yoğunluğuna yol açacağı açıktır. Kentler ranta göre düzenlenmiş, kentsel dönüşüm projeleri bu doğrultuya yönlendirilmiştir. Yapı denetim sistemi ya hiç uygulanmamış ya da piyasa şartlarına açılarak denetim zaafa uğratılmıştır. Vurdumduymazlık, bilim dışılık, haksız kazanç elde etme gibi olumsuz yönler ortadan kaldırılacağına adeta teşvik edilmiştir. İnşaat mühendisliği her zeminde ve her şart altında güvenli ve sağlıklı yapılaşmanın gerçekleştirilebileceğini kanıtlamıştır. Sağlıklı zemin etüdü, zemine uygun tasarım, eksiksiz yapı denetim sistemi gerçekleştirildiği takdirde, doğa olayı olan depremin doğal afete dönüşmesi mümkün değildir. Tüm ülke toprakları inşaat sektörünün bir arazisi olarak görülmemeli, bilimsel bilgi ve kent planlaması kapsamında ve ihtiyaç temelli yapılar yapılmalıdır. 

Sakarya özelin de mevcut yapı stoklarımız da bulunan riskli binaların ivedilikle tespit edilip depreme dayanıklı hale getirilmesi için üniversitelerin, kamu kuruluşlarının, meslek odalarının ve riskli yapı grubunda yaşayan vatandaşlarımızın iş birliği yapması ve soruna ortak bir çözüm geliştirmeleri kaçınılmazdır. Yeni yapılacak binaların da mutlaka hiçbir şekilde taviz verilmeksizin denetimlerinin yapılması ve standartlara uygun hale getirilmesi için gerekenler yapılmalıdır. Belediyeler deprem toplanma alanlarını belirlemeli olası deprem senaryoları geliştirerek çözümler üretmelidir."