Sakarya ve Kocaeli’de milyonlarca kişiye içme suyu sağlayan Sapanca Gölü, her geçen gün su kaybetmeye devam ediyor. İklim değişikliğine bağlı kuraklık, su fabrikaları, TÜPRAŞ, bilinçsizce gölden su çekimi nedeniyle Sapanca Gölü tarihinde belki ilk kez bu kadar kururken, kurak geçen yaz mevsiminin ardından sonbaharda da yeterli yağışların alınamaması göldeki çekilmeyi hızlandırdı.
SADECE 3 AYDA 101 SANTİMETRE DÜŞÜŞ YAŞANDI
Sapanca Gölü’nün son hali görenlerin içini acıtırken, Sakarya Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) verilerine göre, 31 Temmuz 2025 tarihinde 29.88 metre olarak ölçülen göldeki su seviyesi, sadece üç ay içinde 28.87 metreye kadar gerileyerek kritik sınırın altına indi. Göldeki düşüş, yalnızca üç ayda 101 santimetreyi buldu. Göldeki su çekilmesi artık ekolojik dengeyi tehdit eder hale geldi.
HALK54 GÖLÜN SON HALİNİ GÖRÜNTÜLEDİ
Sapanca Gölü kıyısında yaşanan tarihi çekilme, HALK54 kamerası tarafından görüntülendi. Göldeki çekilme kıyı şeritlerinde gözle görülür hale gelirken, iskeleler susuz kaldı, göl içinde bulunan kayıklar ise tamamen karaya oturdu. Ekibimizin kabaca ve yaklaşık yaptığı ölçümde ise gölün kıyıdan 150 metre çekildiğini tespit ettik. Şehrin en önemli içme suyu kaynağında ortaya çıkan ve görenleri şoke eden bu manzara, ‘eyvah’ dedirtiyor.
“BURADA BALIK TUTUYORDUK, ŞİMDİ 200 METRE YÜRÜYORUZ”
Sapanca Gölü’nün son halini “içler acısı” olarak nitelendiren Ergin Kahraman, “Gölümüzün içler acısı bir hali var. Geçen sene biz buralarda balık tutuyorduk. Şimdi bu suyun bittiği yerden 100-150 metre içeriye kadar yürüyebiliyoruz, dizlerimize kadar geliyor. Suyun bitiminden itibaren içeriye doğru 200 metre daha gitseniz bile 50-55 santimlik bir yükseklik var. Debisi çok düşük, gölümüz perişan oldu. Yani insanlarımızın su kullanımı, şu araba yıkama işleri vesaire. Tamam yazın belki bahçelerde su vardı, şu vardı, bu vardı ama bunların hiçbiri bizim gölümüzü kurtarmaya yetecek bahaneler değil.” dedi.
“TOPLUMUN BİLİNÇLENMESİ VE SU HAVZASININ KORUNMASI GEREKİYOR”
Gölün korunması için toplumsal bilinçlenmenin şart olduğunu ve su havzasının korunması gerektiğini vurgulayan Kahraman, “Ben 43 yaşındayım. 15 yaşından beri Arifiye'den çocukluğumuzdan beri bilirim. Hiç bu kadar çekildiğini görmedik. Yani bizden büyük olanlar, işte kayıkları olan abilerimiz falan, Balıkçılık yapan, burada sportif Balıkçılık yapan arkadaşlarımız, büyüklerimiz, hiçbirinin bu kadar çekildiğini görmediklerini söylüyorlar. Yani şimdi diyeceğim ki su fabrikalarını kapatın. Çözüm mü? Değil. Evdeki su faturalarına zam yapalım, çözüm mü? Değil. Tamamen toplumun bilinçlenmesi ve su havzasının tamamen korunması gerekiyor. Yani Tüpraş'a su çekiliyormuş. Türkiye'nin en büyük şirketlerinden birisi. Yani deniz suyunu arıtarak yapılabilecek birçok sistem var. İzmit'e su çekiliyor. Evet, bunu herkes halk arasında ‘ya çekilir mi?’ diyor. Ama oradaki su oranı da yüzde 15. Yani orası da kurudu. Orası da bizim memleketimizin bir parçası yani. Bizim bilinçlenmemiz gerekiyor. Başka yapabilecek bir şeyimiz yok. diye konuştu.
“BURALARI HİÇ BU HALDE GÖRMEDİM”
Çocukluğunun geçtiği göl kıyısında yaşanan çekilmeye şaşırdığını belirten Engin isimli vatandaş, “Vallahi şaşırdım, buralar bu şekilde değildi. Burada çocukluğumuz geçti, yüzmeye geliyorduk ama bu yağmurların yağmama nedeni muhtemelen olması lazım. Ve bu şekilde giderse durum kötü yani. Buraları daha önce hiç bu şekilde görmedim. Bundan sonra biraz daha tedbirli olmamız gerekiyor. Çünkü küresel ısınmadan dolayı yağmurlar yağmıyor. Sularımızı çok dikkatli kullanmamız lazım. Bir damla suya bile ihtiyacımız olabilir.” şeklinde konuştu.
NE OLUR HERKES SU TASARRUFU YAPSIN
Kuraklık ve iklim değişikliği, su fabrikaları, TÜPRAŞ, sanayi, dereleri besleyen kaynakların hortumlanması, göl çevresinden çekilen su ve diğer etkenlerle birlikte Sapanca Gölü her geçen gün kururken, HALK54 olarak “Ne olur herkes su tasarrufu yapsın” diyoruz.