CHP Adapazarı İlçe Başkanı Ayşe Füsun Çetin, hazırlanan internet yasasına ilişkin açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

"İktidarın medyadaki denetimini kullanarak halkın doğru bilgilendirilmesini engellediği ortamda tek alternatif bilgi kaynağı olarak internet gazeteciliği ve sosyal medya kaldı. Bu alanlar nefessiz bırakılan vatandaşlar için bilgilenme ve sesini duyurma mecraları olarak öne çıktı. Şimdi bu alanın da ortadan kaldırılması girişimiyle karşı karşıyayız. Unutmamak gerekir ki ifade özgürlüğü de örgütlenme özgürlüğü de kamuoyu doğru bilgilenmezse kullanılamaz. Hesap veren bir yönetim anlayışı demokrasinin temelidir. Demokrasi sadece iktidarın seçimle değiştiği rejim değildir. Bunun yanında iktidara gelenin hesap verdiği bir rejimdir. Doğru bilgilendirme olmazsa hesap sorma ve hesap verme de mümkün olmaz. Peki, doğru bilgilenme nasıl mümkün olacak?

Bu şartlar karşısında halkın yegâne alternatif bilgi kaynağı internet gazeteciliği ve sosyal medya platformları olmuştur. İktidar bu platformların da fişini çekecek düzenlemeler arayışındadır. Bu kapsamda Türkiye’de internetin ve sosyal medyanın bir kontrol ve ceza platformu haline gelmesini önleyecek şekilde kimi adımların atabileceğini unutmamak gerekir.

Yapılması gereken yasakçı zihniyeti terk ederek internet alanını uluslararası standartlara göre yönetecek kurumlaşmayı sağlamaktır. Bunun başlangıç noktası da bir internet ombudsmanlığı kurulması olabilir. Bu kuruluşun siyasetten bağımsız olması temel bir öncelik olmalıdır.

teyit.org benzeri doğruluğu kontrol işlevi gören girişimler mali ve kurumsal olarak desteklemelidir. Bu kuruluşlar idareden bağımsız girişimler olarak hayata geçirilmelidir.

Sosyal medya şirketleri nefret suçu, yalan bilgi ve ayrımcılık içeren paylaşımların kaldırılması konusunda sorumlu olmalıdır. Bunun yanında ilgili şirketlerin çoğulculuğun korunması ve bütün görüşlerin internet ortamında temsil edilmesi gibi sorumlulukları da vardır. Bu sorumluluklarla ilgili uluslararası standartlar oluşturulmalıdır.

Mevcut anayasanın “Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti” başlığı altında yer alan 26. maddenin birinci fıkrasında, “Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü, radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayınların izin sistemine bağlanmasına engel değildir” hükmünü içeriyor. Sosyal medyanın da günümüzde “bir iletişim aracı” olduğunu düşünürsek AKP, iktidarının uygulamaya koyduğu yasalar “cezai yaptırımlarda aranacak şartların bu hükümle çelişmemesi gerekmektedir.”

‘’AVRUPA’NIN EN GELİŞMİŞ ÜLKELERİ AŞILARI ÜCRETLİ YAPIYOR ‘’ diye açıklama yapan bir Cumhurbaşkanı’nın devamında bizdeki muhalefet partisi bu yalan terörünü siyasetinin tek malzemesi yapmış durumda. dolayısıyla bizdeki durum çok daha ciddi ve demokrasimiz adına çok daha büyük bir tehdit. Daha fazla katlanamayız. Çünkü bu da bir terör. Onun için üzerine gitmemiz lazım." açıklaması yapması CUMHURİYET TARİHİNİN EN İRONİK SÖYLEMİ OLSA GEREK….

Özetle iktidarın temel gayreti Türkiye’de yasaklar koymak değil, uluslararası standartların yaratılmasına ve uygulanmasına yardımcı olmak demokrasi ve özgürlüklerin toplumun bütün kesimlerince sonuna kadar kullanabilmesinin önü açılmalıdır."