SAKARYA

Yazar Necati Mert anıldı

Adapazarlı Hikâyeci Necati Mert, vefatının 1.Yıldönümünde dostları tarafından düzenlenen mütevazı bir programla anıldı.

Abone Ol

Öykü, deneme ve şehir kültürü alanlarında yazdığı yirmi kitapla haklı bir şöhrete sahip olan Adapazarlı Yazar Necati Mert (1945-2024), Adapazarı Faik Baysal Kütüphanesi’nde düzenlenen mütevazı bir programla anıldı. Yazar Mert’in Yorgalar Mezarlığı’ndaki kabrini ziyaretle başlayan vefa programına dostlarının toplandığı kütüphanede devam edildi.
Yirmi kadar edebiyat ve sanatseverin izlediği ve Yazar Fahri Tuna’nın yönettiği anma programı, Organizatör Hamdi Özarutan (82) ‘lise ve üniversiteden okul ve yurt arkadaşı Necati Mert’le oynadıkları tiyatro oyunları ve kişiliğine ilişkin anlattığı anılarla başladı. Mert’in, yazarlık serüveninden önce birlikte sahneledikleri ‘Pusuda’, ‘Yağmurcu’ gibi tiyatro oyunlarında oynadığını, aynı yurtta kaldıkları Ankara günlerinde de profesyonel manada tiyatro yaptığından ve insan sevgisi ile dolu bir arkadaşı olduğundan söz etti. Özarutan’ından söz alan Mert’in kızkardeşi Sevgi Mert Yağcıoğlu ise ‘ben Necati Ağabeyimden on yedi yaş küçüktüm. Bir bakıma evladı gibi büyüdüm. Ağabeyim çok disiplinli ve otoriter biriydi. Adeta ikinci bir babam gibiydi. Ketum ve zor bir insandı. Ancak son yıllarımız sevgi dolu güzel anılarla geçti’ dedi. Şehirde ‘Komünist Şaban’ namıyla bilinen ve Mert’in hayatındaki en yakın dostu olan Şaban Günel ise ‘Necati Abi, muhalif ve toplumcu bir yazardı. Sosyalistti ama örgütlü eylemlere hiç katılmadı. Bunda sosyalist örgütlerin cezaevinde kendisine sahip çıkmayışının da etkisi olabilir. O eylemciliğini daha çok kişisel duruşu ve yazılarıyla gösterdi’ dedi. Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü Başkanı Dr. Mehmet Özdemir ise Mert’in yayımlanan ilk eseri ‘Mustafa’nın Karesi’ öyküsü üzerinden bir çözümleme gerçekleştirdi. Yazar Mert’in öyküsünde geçen mekân ve kişilerin, kendi çocukluğunun da geçtiği Eski Hendek Caddesi’ndeki tanıdık mekân ve kişileri olduğundan söz eden Dr. Özdemir, ‘siyasî görüş ve dinî konularda anlaşamasak da Necati Abi, her konuyu özgürce konuşabildiğim bir dostumdu. Hikâyelerinde yoğun şekilde yaşadığı şehir Adapazarı’nın kişi ve mekânlarını dile getirerek şehrimize önemli katkılarda bulunmuştur’ dedi. Son konuşmacı olarak söz olan Yazar Fahri Tuna ise Yazar Necati Mert ile 16 Aralık 1991 tarihinde Çark Caddesinden evinde yaptığı ve yayınlanmamış 30 sayfalık söyleşi bağlamında bir konuşma gerçekleştirdi. Sözkonusu söyleşi başlığının ‘Hikâye Alçakgönüllülüktür’ olduğundan söz eden Tuna, Yazar Necati Mert ile yazarın yakın dostu Selahaddin Şimşek vasıtasıyla tanıştıklarını, 1980’li yıllarda sık sık Mert’in işlettiği Gelişim Kitabevi’nde bir araya geldiklerini, sonra bir yazısı yüzünden Mert ile Şimşek’in arasında karakedi girdiğini, son otuz yılda Mert ile kendi arasında soğuk rüzgârlar esse de Mert’le Adapazarı sevdası ve edebiyat arakesitinde uzaktan da olsa karşılıklı saygı içinde merhabalaştıklarını anlattı.

Yazar Mert’in sınıf lise yıllarından arkadaşı Nedret Kuşaksızoğlu, şehrin entelektüel simalarından Veysel Saka ve Mert’in son yıllarında yakınında bulunan Emre Durmuş’un da bazı gözlem ve anılarını anlatmasıyla zenginleşen vefa programı, bu şehrin yazarlarının daha çok okunması ve merhum yazar Necati Mert’e ilgili kurumların bir mezartaşı yaptırması dileğiyle sona erdi.

{ "vars": { "account": "UA-158639220-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }