CHP Adapazarı İlçe Başkanı Füsun Çetin, 28 Mayıs'ta yapılacak olan Cumhurbaşkanı seçimi için 'sandık' çağrısında bulundu.

Başkan Çetin, yazılı açıklamasında şunları kaydetti:

Hiçbir seçim T.C. tarihinde bu kadar önem arz etmemiştir. Çünkü 28 Mayıs da sadece Cumhurbaşkanını seçmeyeceğiz aynı zaman da, ülkemizin rejiminin belirleneceği bir seçim yapacağız. Ya Kemal KILICDAROĞLU ile demokratik, sosyal bir hukuk devletini, ya da Recep Tayyip ERDOĞAN ile tek adamın egemen olduğu, halkına yoksulluk ve mutsuzluktan başka hiçbir şey sunmamış ve sunmayacak şeriat devleti özlemi çekenleri seçeceksiniz.

Türkiye'de şu anda resmi istatistiklere göre 13 milyon mülteci var. Afganlı, Suriyeli, Iraklı ve çeşitli Afrika ülkelerinden gelen bu mültecilerin sayısı 2 sene içerisinde 20 milyonun üzerine çıkacaktır.

Bu kadar mültecinin anlamı ülkemizde bir güvenlik sorunu yaratılmış demektir. Eğitim sorunu yaratılmış demektir, ucuz iş gücü sorunu yaratılmış demektir. Kendi ülkemizde yurttaşlarımızın özgürce dolaşamayacak hale gelmesi demektir. Milli gelirimizin düşmesi iş, aş, başımızı sokabileceğimiz kiralık ev bulamayacağımız demektir. Çocuklarımız özgür bir şekilde sokaklarda dolaşıp okullarına gidip gelemeyecekler demektir. Şu an yaşadığımız sorunların içinden çıkamazken iktidarın yürüttüğü göçmen politikası sonucu birkaç yıla varmadan sayıları 20 milyonu geçecek olan göçmenler nedeniyle Gelecekte bu sorunları yaşamamak adına mülteci sorunlarına kesin çözüm olarak, bu insanları ülkelerine göndereceğini ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu'na oy vermekten başka çaremiz yok.

Son pişmanlık fayda etmez. Elinizi vicdanınıza koyarak 28 Mayıs'ta oyunuzu vatanınız için kullanınız. Koltuk sevdalısı insanları, diktatörlük sevdası ile bütün kararları tek başına alıp uygulayan  ,çevresine ve yandaşlarına sülale devri yaşatan, halkın malını babasının malı gibi kullanan, Türkiye Cumhuriyetini babasının çiftliği gören tek adam rejimini ve bu rejimin iş birlikçisi  sahte milliyetçileri oylarınızla tarihin çöplüğüne gönderin.

Halkın İçerisinde bulunduğu ekonomik krizi hiçe sayarak onlarca Saray, 18 uçak, binlerce koruma ordusuyla gezen ,vatan toprağını yabancılara peşkeş çeken, kamunun kaynaklarını bir avuç yandaşa akıtan, lale devrine rahmet okutacak kadar  bir sülale devri yaşayanların saltanatına son vermek için  son fırsat...

Kemal Kılıçdaroğlu kazandığı takdirde 18 uçak satılıp hazineye devredilecek. Kaçak Saray halkın hizmetine açılacak. Yurt dışına kaçırılan 418 milyar dolar getirilip halk için kullanılacak. Depremzedelere ücretsiz evler yapılacak. Önümüzdeki Kurban Bayramı'nda emeklilerin hesabına 15.000 TL nakit para yatırılacak. Hepsinden önemlisi Ülkemize hak, hukuk ve adalet , vatandaşını hor görmeyen, vatandaşlarını hor görmeyen, ötekileştirmeyen, toplumsal barışın egemen olduğu, geleceğimizi Arap sermayesinin kirli dolarlarında değil hep birlikte üreten bir toplum olabilmemiz adına siyaset üretecek bir yönetim anlayışı  gelecek. 21 yıl süren saltanat dönemi kapanıp ülkeme BAHAR GELECEK

Unutmayın bir oy kaderinizi belirler. 

Hep birlikte aydınlık ve Umut dolu yarınlara...
Ülkenin ekonomisini bitirenlerin, gelecek kaygısı yüzünden sözleşmeli askerlik yapmak zorunda kalarak şehit olanlar üzerinden milliyetçilik yapmaları ne acı.
Ülke sevgisi dombra çalmakla değil, vatandaşlarına gelecek kaygısı yaşatmamakla olur.
14 Mayıs öncesi düzenlediği mitinglerde, CHP'nin 'Haydi' reklam filmine montaj ile PKK elebaşının eklendiğini kabul eden AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan yeni "montaj" açıklaması geldi. Erdoğan, montaj olduğunu kabul ettiği videolar hakkında "Gençlerimizin kıvrak zekasının ürünü 5 saniyelik bir video üzerinde arsızca tepiniyorlar" diye konuştu.

Ne zamandır sahtekarlık, montajlar üzerinden algı yaratıp iftiralar atmak kıvrak zekalı olmak anlamına geliyor.? 
 
Arsızlığa gelince hala Kabataş videolarını yayınlamayan, hala camide içki içtiler yalanına sarılıp kalan bir zihniyetin böylesine ucuz pespaye montajlarla bizlere iftira atması kimin arsız olduğunu da arsızlığın seviyesini de çok açık ortaya koymaktadır. 

Siyaset ciddi iştir.
İdeolojiler, işinize geldiğinde kullanıp, sonra dolaba kaldıracağınız kostüm değildir.
ATATÜRKÇÜLÜK); Milli Mücadele’de doğmuş, Cumhuriyet ve Aydınlanma Devrimleri ile biçimlenmiş bir ideolojidir, tam bağımsızlıktır, Laikliktir, Kadın’ın insan olarak eşitliğidir…
Her ağıza uymaz.
Hele “Keşke Yunan kazansaydı” diyen hainleri baş tacı edenlerin, Türkiye’nin Taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok” diyenlerin ve yandaşlarının ağzına hiç uymaz.
Sadece 1 oy özgürlüğün, adaletin, demokrasinin, yani güzel yarınlarımızın anahtarı olabilir.
Haydi sandık başına! 
Haydi Türkiye