Hayatın her geçen gün daha da zorlaştığı günümüz dünyasında; insanoğlu, yeni yeni şeyler öğreniyor insanlara ve yaşama dair...

Özellikle son bir kaç aydır devam eden virüs salgını bizlere; dünyanın neresinde yaşıyor olursak olalım, aslında birbirimizden farkımız olmadığını; acının, çaresizliğin, üzüntü ve kederin milliyetinin bulunmadığını, insanların, zengin fakir ayrımı olmadan aynı gemi içinde yer aldığını, göstermiştir...

Evet... Dünya bir değişim ve dönüşüm sürecinin arefesinde... Her ulus, bundan nasibini alacaktır... Elbet bizler de değişeceğiz... Gerek sosyal ilişki anlayışımız, gerekse dijital dünyaya yaklaşım tarzımız farklılaşacaktır... Coronavirüsün getireceği sosyo ekonomik travma, toplumda, uzun yıllar etkisini sürdürecek ve dünyayı farklı bir değişime, kim bilir yeni teknolojik gelişmelere sevk edecektir...

Toplumsal yaşantımızda bir dönemin geride kaldığını düşünüyorum... Şu an yaşı 60 üzeri olanlar radyo kültürüyle dış dünyaya gözlerini açtılar... 40-60 arası olanlar ise dış dünyayı, TV kanalları aracılığı ile kavramaya çalıştılar... 1980 - 1990 arası doğanlar yani şu an 30 - 40 yaş civarı olanlar ise bilgisayar ve internetin hızı ile tanıştılar...Dünyayı kavramaya çalıştılar... 1990 sonrası doğanlar ise, tabiri caizse, cep telefonlarının mahkumu oldular... Evreni ve toplumu anlamak yerine, kendi özel dünyalarında vakit geçirir oldular... Bireyselleştiler... Bu süreçte, tabiki, her teknolojik gelişmeyle beraber insan ilişkilerinde bir azalma, toplumsal yapımızda da bir çözülme meydana geldi...

2000 sonrası doğumlu olanlara gelecek olursak... Bu grup, Coronavirüsün oluşturacağı travmatik durumun getireceği sosyal yaşantıyla, dünya algısıyla beraber, kendine, yepyeni bir dünya kuracaktır... Asıl kırılma noktası da budur... Belki içerisinde insan faktörünü en aza indirecek bir sistem kuracaklar kendilerine, ya da, varoluş gayesini anlayarak özlerine dönecekler ve toplumsal bilinci gelişmiş, ailenin önemini kavramış bireyler olarak karşımıza çıkacaklar, aramıza karışacaklardır... Kim bilebilir ki... Her olay, esrarını içinde saklar...

Yalnız... Burada, kabul edilmesi gereken çok önemli bir husus var ki, o da, bu hastalığın, sadece bir milleti değil, topyekûn tüm insanlığı etkilemekte ve yeni bir dünyanın gizemli kapılarını, sır perdelerini aralamakta olduğudur... İşte tüm bu gelişmeler, geleceğimizin ayak sesleridir...

Sormamız gereken en önemli soru ise şudur... Bizler yakın bir zamanda gelecek olan bu dünyanın neresinde olacağız..!