Gökdemir; Demokrasilerde darbe ve antidemokratik müdahalelere yer olmadığını belirterek, “HAK-İŞ olarak, 12 Eylül 1980 askeri darbesi başta olmak üzere her türlü darbe ve antidemokratik müdahaleleri reddediyoruz. Türkiye’nin ikinci yüzyılının demokrasimizin daha da güçlendiği, demokratik hak ve özgürlükleri daha da geliştiren ve güçlendiren yeni bütünsel bir sivil Anayasa ile taçlandırılmasını bir kez daha istiyoruz” dedi.

Doncu Şaban
Doncu Şaban
İçeriği Görüntüle

“Demokrasilerde darbe ve antidemokratik müdahalelere yer yoktur. 102 yıllık şanlı Cumhuriyet tarihimizde, demokrasimiz maalesef birçok kez darbelerle kesintilere uğramış, sayısız darbe girişimi ile karşı karşıya kalmıştır.

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak 50 yıllık onurlu tarihimizde, 12 Eylül askeri darbesine, 28 Şubat darbesine, 27 Nisan ‘e-bildirgesine’, 15 Temmuz Türkiye’yi işgal ve hain darbe girişimine, siyasi parti kapatmalarına karşı çıkmanın, her zaman demokrasiden ve özgürlüklerden yana tavır almanın haklı gururunu yaşıyoruz.

Darbelerin ve ekonomik krizlerin en büyük mağduru, alın teriyle ve el emeğiyle ekmeğini kazanan çalışanlar olmuştur. Darbe ve ardından yaşanan kriz dönemlerinde kamu ve özel sektör dahil olmak üzere ülkemiz ekonomik anlamda dar boğaza girmiş, milli gelir ve büyüme hızı düşmüş, işsizlik oranlarında önemli ölçüde artış yaşanmıştır.

Darbe dönemlerinde emek hareketi büyük zarara uğramış, 30 bin civarında işçi işten çıkarılmış, emek hareketinin önü kesilmiş, darbeyle işçilerin örgütlenmesinin önüne büyük engeller konulmuş, işçilerin ekonomik ve sosyal kazanımlarına engel olunmuştur. Sendikal faaliyetler durdurulmuş, sendikal yasalar ve toplu sözleşme düzeni tasfiye edilmiş, çalışanların ikramiyeleri sınırlandırılmış, kıdem tazminatı hakkı talan edilmiş, grev ve toplu eylemler yasaklanmış, baskılar ve tutuklamalar ile binlerce sendikacı gözaltına alınmıştır. Emek hareketi darbecilerin postalları altında ezilmeye mahkûm edilmiş, 12 Eylül darbesinin ruhu üzerine sinmiş 1982 anayasası ile sendikal hak ve özgürlükler tamamen abluka altına alınmıştır.

HAK-İŞ olarak, darbe ürünü 1982 Anayasasına olan itirazımızı geçmişten bu yana her platformda dile getirdik. Demokratik olmayan süreç ve aşamalardan geçirilerek hazırlanan 1982 Anayasası çeşitli zamanlarda yapılan değişikliklere rağmen darbe ruhunu taşımaya devam etmektedir. 2010 yılında ‘Darbelerin Karanlığından Demokrasinin Aydınlığına Evet’ diyerek destek verdiğimiz anayasa referandumu ile darbecilerin yargılanmasının önünü açmış, Türkiye darbeci gelenekle hesaplaşmada önemli bir adım atmıştır. 12 Eylül darbesinin yarattığı tahribatı doğrudan yaşayan, Milli Güvenlik Konseyi’nin 8 Nolu kararıyla çalışmaları durdurulan HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, 12 Eylül’ün mimarları Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın yargılandığı tarihi

davada müdahil olarak, darbecilerden hesap sorulması konusunda tarihi bir girişimde bulunduk.

Türkiye’nin ikinci yüzyılının demokrasimizin daha da güçlendiği, demokratik hak ve özgürlükleri daha da geliştiren ve güçlendiren yeni bütünsel bir sivil Anayasa ile taçlandırılmasını istiyoruz.

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, ‘Terörsüz Türkiye’ yolunda atılan tarihi adımı ve TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun çalışmalarını son derece önemsiyoruz. ‘Terörsüz Türkiye’ idealine olan inancımızı bir kez daha yineliyoruz. Bu sürecin başarıyla tamamlanmasını, terör ve şiddetten tamamen arınmış bir ortamda demokrasi, hak ve özgürlükleri geliştirecek koşulların tesis edilmesini istiyoruz.

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, demokrasi tarihimizin kara lekesi 12 Eylül askeri darbesinin 45’inci yıl dönümünde, bütün darbeleri ve antidemokratik müdahaleleri reddediyor, darbelerle bütün yönleriyle hesaplaşılmasını, bütün darbecilerden hukuk çerçevesinde hesap sorulmasını, darbe ve darbe girişimi mimarlarının yargı önünde hesap vermesini ve bu dönemlerde yaşanan mağduriyetlerin giderilmesini ve darbenin izlerinin toplumsal hayattan silinmesini istiyoruz.”