Kayseri’de yaşayan 3 çocuk babası Özgür Yıldız, daha önce çalıştığı iş yeri ile anlaşamayınca ayrılma kararı aldı. İş yerinden ayrıldıktan sonra tazminatının verilmemesi üzerine mahkemeye başvurdu. Mahkemeye verildiğini öğrenen işveren, iddiaya göre daha sonra Yıldız’a elinde senedi olduğunu ve mahkemeden çekilmezse işlem yapacağını söyledi. Tazminatından vazgeçmeyen Yıldız, evine gelen haciz üzerine işverenin kendisine imzalattığı evraklarda sahtecilik yaptığı iddiası ile adliyenin yolunu tuttu. Ayrıca işverenin daha önce ortağı olan erkek kardeşi B.G. de kendisine ve başka çalışanlara da aynı şekilde imza attırarak 1.5 milyon TL icra dosyası açıldığını öne sürdü. Mağdurlar, mahkemeden inceleme talep ederek mağduriyetlerinin giderilmesini istiyor.

İş verenin elemanlarına cebir ve tehdit altında bir odada kağıtlara zorla imza attırdığını söyleyen Avukat Gizem Gül Uzun, “Müvekkil bir limited şirketinde çalışıyor ve daha sonra fazla mesai ücretleri ve maaşı zamanında ödenmeyince işten ayrılmaya karar veriyor. Ardından işverene ihtarname göndererek yasal hakkı olan tazminatını istiyor. Ancak işveren ödeme yapmamakta ısrar ediyor ve bunun üzerine müvekkil işçilik alacağı davası açıyor. Dava açıldığını duyan işveren de müvekkili tehdit etmeye başlıyor. 'Senin çoluğun çocuğun var', 'Evini biliyorum', 'Senedin var elimde, icraya koyarım', 'Sana öyle şeyler yaşatırım ki huzurun kalmaz, evde her gün beni anarsın' diyor. Ancak müvekkil de haklı olarak işçilik alacaklarından vazgeçmiyor ve işvereni, işçilik alacağı dosyasını icraya veriyor. Daha sonra da hakkında icra takibi başlatıldığını öğrenen işveren, daha önce hiç gündeme gelmemiş olmasına rağmen müvekkilin senedini icraya koyuyor. Halbuki böyle bir senet söz konusu bile değil. İşveren kötü niyetli şekilde işçileri tek tek bir odaya alıyor. O odada yanında korumalar da oluyor ve işçiler neye imza attıklarını dahi bilmiyorlar. Cebir ve tehdit altında işçilerden imza alınıyor ve işçilere de imza bahanesi olarak, “Bunları muhasebeciye vereceğiz”, “Yıllık izin kağıdı” ve “Maaş bordrosu” olduğu söyleniyor. İşçilerden kandırılarak imza alınıyor ve daha sonrasında işçiler boş bir kağıda adını, soyadını ve imzasını verince de daha sonrasında istenildiği gibi dolduruluyor ve senet icraya koyuluyor. Biz işveren hakkında açığa atılan imzanın kötüye kullanılmasından suç duyurusunda bulunduk. Yine menfi tespit davamızı da açacağız. Ancak işverenin kötü niyeti öyle bir hale gelmiş ki kendi öz kardeşine bile aynı olayı yaşatmış. Kendi öz kardeşinin de yine savcılık dosyasında ifadesi bulunuyor. Biz bu davanın peşini kesinlikle bırakmayacağız zira müvekkilim evli ve 3 çocuk sahibi. Zaten asgari ücrete yakın bir maaş alan bir işçiden bahsediyoruz. Kimse de hakkı olmayan şekilde bu parayı almamalı” dedi.

Özgür Yıldız da işverenin mahkemede kendisine 20 bin euro vererek ortak iş yeri açacaklarını söylediğini fakat böyle bir paranın ne hesabına girdiğini ne de herhangi bir şekilde bozdurulmadığını söyleyerek, “Ben 2011-2019 yılları arasında Kayseri’de bir unlu mamuller firmasında çalıştım. 2019 yılında anlaşamadık ve ayrıldım iş yerinden ve ben tazminat alacağımı istedim. Bana hak ettiğimi vermediler ve ben de tazminat davası açtım ve kazandım. Bana hiçbir şekilde ödeme yapmadılar. 2022 yılının mart ayında evime bir icra kağıdı geldi. Bunlar benim boşa attığım imzanın üstüne 20 bin euro yazarak evime icra gönderdiler. Şu an çok mağdur durumdayım. Bunu da benim haberim olmadan evraklar arasında bana imzalatmışlar. Önümüze birden fazla evrak sunuyorlardı maaş bordrosu vesaire diyerek. Zorla attırdılar, biz de işsiz kalmamak için atmak zorunda kaldık. Evime haciz geldi, maaşıma da icra geldi 4’te 1’i kesiliyor maaşımın. Çok mağdur durumdayım. 3 tane çocuğum var. Yetkililerden bu konuda yardım istiyorum. Evime de geldiler, “Davanı geri çek, elimizde senedin var” diyerek tehdit ettiler beni. Bunlar 20 bin euroyu bana ortak iş yeri açacağımız için verdiklerini söylemiş. Ortada açılmış bir iş yeri de yok. Ben bu euroları ne yapmışım, bozdurmuş muyum, hesabıma mı atmışım, bunlar da araştırılsın. Ben her şeyin açığa çıkmasını istiyorum. Senette benim ismim dahi silinmiş, eski olduğu çok belli. Alt taraflar silinmiş ve üst taraftaki yazıların hepsi yeni. Bunun da bilirkişi tarafından araştırılarak tarihlerin açığa çıkarılmasını istiyorum” ifadelerini kullandı.

Erkek kardeşi tarafından açığa attırılan imza ile icralık olduğunu söyleyenB.G. ise, “Ben şirketin ortağıydım. Kardeşim senet düzenlemiş ama ben şirketin ortağı olduğum için muhasebecimiz at deyince ben de imzayı attım. O da 1,5 milyon TL olarak doldurmuş üstünü. Sonradan bana haciz geldi. Aynısını elemanlarımıza da yapmış. Mağduruz ve ben de mağduriyetimin giderilmesini istiyorum” dedi.