Sevgili okurlarım; Yurt topraklarını ve devleti korumak, yurtta ve dünyada barışı tesis etmek için her ülkeye asker lazım…

Bir bakıyorum, parası olan, siyasi gücü veya prestiji olanlar askerliği daha kısa yapabiliyor, ya da yapmayabiliyor.

Bedelli askerlik için parası ve imkanı olan geleneksel baskılardan da kurtulabiliyor, yükümlülüklerden de.

Çoğu zaman askerdeki yer ve görev bile, bazı mesleklere göre veya nüfuza göre değişebiliyor.

***

Gençlerimizin pek çoğu, okumayı bahane ederek, çalışmayı bahane ederek yurt dışına gidiyor ve askerlik yapmamak için, hatta askere gitmeyişe mantıklı bir kılıf uydurmak uğruna askerden kaçmayı yeğliyorlar.

Askerin olgunlaştırdığı düşüncesi de, çoğu kez somut dayanağı olmayan söylentilerin sonucu.

Neredeyse barışa yönelik hiçbir dayanağı olmayan kural ve uygulamaların ise faydasına pek rastlandığı olmuyor.

Asker olmak istemeyen veya bu görevi gereksiz görenlerin yurt bilinci, devlet bilinci ve sevgisi sorgulanıyor sebepsizce. Bu da hiçbir dayanağı ve geçerliliği olmayan bir ölçüt bize sorarsanız.

***

Şimdilerde gençler ve aileleri bu işe kesin bir çözüm istiyorlar.

Emek, beyin, enerji, ekonomi ve bir çok olumlu olgunun göçüne sebep olan askerliğin gereksizliği tartışma dahi götürmeyen bir süreç.

Ama illa ki bazı kesimler rahat olacak ve bu işin hala işe yaradığına inanmaya devam edeceklerse, profesyonel askerlik kademeli olarak militarizmin ortadan kaldırılması için bir geçiş olabilir.

Bunun yerine cinsiyete bakılmaksızın sivil topluma, sosyal hizmet bağlamında katkı sağlamak için bir sistem geliştirilmesi açıkça önerilebilir.

Mesela, 18 yaşından itibaren 40 yaşına kadar insanların ister kesintisiz, isterse de belli dönemlere bölerek topluma sivil hizmet sunabilecekleri bir sistem geliştirilmesi, daha çok işimize yarar.

Bireylere, toplumun geneline, çevreye, sağlığa, kültüre, ekonomiye vs. artı değer getirecek düzenlemelerle, zorunlu olarak yerine getirilebilecek hizmetler sayesinde, toplumun kazanacağı kesin.

İnsanların mesleklerinin ve yaşamlarının baharında, topluma ve yurtlarına hizmet vermenin bir alışkanlık yaratacak şekilde düzenlenmesinden daha güzel ne olabilir?