Eğitim Sen Sakarya Şube Başkanı Yücel Kaçar, Mersin'de 12 yaşındaki bir çocuğun okul müdürünü silahla yaraladığı olaya ilişkin yaptığı açıklamada, okul güvenliğinde ciddi zaaflar bulunduğunu ve öğretmenlik mesleğinin itibarının korunması gerektiğini vurgulayarak, bireysel silahlanma, okul güvenliği ve öğretmenlere yönelik şiddet konusunda acil önlem çağrısı yaptı.
Kaçar, açıklamasında şunları kaydetti:
"Mersin’de yaşanan ve eğitim camiamızı derinden sarsan vaka, 12 yaşındaki bir çocuğun okul bahçesinde okul müdürünü tüfekle vurmasıyla sonuçlanmıştır. Bu talihsiz olay, tek başına münferit bir olay değildir; üç ana başlık altında kapsamlı bir değerlendirme ve acil önlemler gerektirmektedir.
1) Bireysel silahlanma ve çocukların güvenliği
- 12 yaşındaki bir çocuğun ateşli silah bulması, bunu kolayca edinmesi ve sokakta dolaşarak okul bahçesine kadar gelebilmesi, bireysel silahlanmanın çocuklar üzerindeki tehlikesini gözler önüne sermektedir.
- Evde silah bulundurma alışkanlığı ve bunun çocuklarla etkileşimi konuları irdelenmelidir. Silah bulundurma şartları, güvenlik önlemleri ve çocuk güvenliği açısından gerekli tedbirler ivedilikle değerlendirilmeli ve sıkı yasal önlemler hayata geçirilmelidir.
- Güvenli çevre için ailenin, toplumun ve devletin ortak sorumluluğu gereklidir. Silah edinimini zorlaştıran, güvenlikli depolama standartlarını zorunlu kılan politikalar hayata geçirilmeli; okullara ve kamu alanlarına yönelik risk azaltıcı tedbirler güçlendirilmelidir.
2) Kamu Binalarındaki güvenlik zaafiyeti
- Okul binaları başta olmak üzere devletin teminatı altında olması gereken kamu binalarının güvenlik zaafiyeti, 12 yaşında bir çocuğun bile kolayca eline ulaşabilecek büyüklükte ve tehlikeli bir silahla içeri girebilmesini mümkün kılmaktadır. Yetişkin ve silah kullanımında donanımlı birinin art niyetli olarak okullara girebilme ihtimalini düşünmek bile istemiyorum.
- Bu durum, kamu binalarında güvenlik tehditlerinin sürekliliğini ve olası bir katliam riskini açıkça göstermektedir. Okullarda ve diğer kamu kurumlarında güvenlik önlemlerinin yetersiz olması kabul edilemez.
- İlimizdeki güncel olaylar, Ferizli’de okul bahçesinde bir veli tarafından öğretmenin silahlı saldırıya uğraması; Sapanca’da lise öğrencisinin çağırması üzerine okula gelen velinin öğretmene fiziksel şiddet uygulaması; Akyazı’da yine velilerin ellerini kollarını sallayarak okula gelmesi ve öğretmeni darp etmesi gibi örnekler durumun sürekliliğini göstermektedir.
- Güvenlik ihtiyaçları; giriş denetimi, personel ve öğrencilerin güvenliğini önceleyen altyapı, acil durum planları ve personel eğitimi ile karşılanmalıdır. Gerekli mevzuat ve bütçe politikaları acilen güncellenmelidir.
3) Öğretmenlere yönelik şiddet ve mesleki itibar
- Öğretmenlere karşı şiddet olaylarının artması, siyasal iktidarın öğretmenlik mesleğinin itibarını aşındırdığı yönündeki kaygıyı derinleştirmektedir. Öğretmenler, ekonomik olarak da sosyal olarak da mesleki olarak baskı altına alınmakta; bu da öğrenciler arasında “bilgiye erişim kaynağı” veya “rol model” olan öğretmeni nefret objesi haline getirmektedir.- Bu tablo karşısında hem güvenlik zaafiyetlerine karşı önlemler almak hem de öğretmenlerin itibarını koruyacak, meslek olarak değerli konumlarını güçlendirecek politikalar üretilmelidir.
- Silah edinimini ve bulundurulmasını sıkı denetim altına alan, güvenli depolama zorunluluklarını netleştiren yasa ve uygulamaların süratle hayata geçirilmesi.
- Kamu binalarında katılımcı ve kapsayıcı güvenlik planları: Giriş kontrolü, güvenlik personeli kapasitesi, acil durum iletişimi, tahliye protokolleri ve tatbikatlar.
- Okul güvenliğini yalnızca fiziksel güvenlik tedbirleriyle sınırlı tutmayan; psikolojik destek, iletişim ve eğitim politikalarını kapsayan bütünsel güvenlik yaklaşımı.gösterilerek caydırıcı cezalar getirilmedlidir.
- Öğretmenlere yönelik şiddetin önlenmesi için yasal ve iktisadi olarak güvence, mesleki itibarın korunması ve meslek içi profesyonel destek mekanizmalarının güçlendirilmesi ve caydırıcı cezalar getirilmesine yönelik acil yasal düzenlemeler yapılmalıdır."




