Tarih Ocak 2019…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bağlı Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Merkezi'nde doğum yapan hamile kadınların çocukları karıştırıldı. Anneler taburcu oldu. Evde küçük kardeş yeni doğan bebeğin bileğindeki künye ile oynarken acı gerçek ortaya çıktı. Polis devreye girdi. Özbekistan Uyruklu anne havaalanından alındı ve yanlışlık düzeltildi. Polis soruşturma açtı…

*

Tarih Ocak 2019…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bağlı Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Merkezi'nde şirket bünyesinde taşeron olarak çalışırken çıkan yasayla birlikte kamuya geçen bir kişi hakkında personel 'Bize Mobbing uygulanıyor' iddiasında bulundu. İşten atılma korkusuyla açık kimliğini vermeyen mağdurlar, "Doğumevindeki temizlik personeli, güvenlikçiler, sekreterler olarak ekmeğimiz için çalışıyoruz. Hastanenin personel şefi bize mobbing uyguluyor" dedi. Valilik soruşturma açtı…

*

Tarih Şubat 2019…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Merkez Kampusu’nda tedavi gören bir hasta yakını "Başhekim Doç. Dr. Mehmet Akif Çakar bu sahneyi görmesini istiyorum" notuyla bir kedinin acil serviste bulunan sedyede yatan fotoğrafını gönderdi. Hayvan dostlarına saygı duyduğunu belirten hasta yakını, “Ama enfeksiyonu, alerjisi, mikrobik bir hastalığı olan bir insan kedinin yattığı sedyeye yatmak zorunda değil. Hastanenin acilinde ve de sedye üzerinde kedi olmaz. Hijyen değil” dedi… Fotoğraf kamuoyunda büyük ses getirdi…

*

Tarih Şubat 2019…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bağlı Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Merkezi’nde Sakarya Valiliği'nde personel olarak çalışan bir kişinin hamile eşi sabaha karşı erkek bebek dünyaya getirdi. Doğumun ardından yeni doğan polikliniğine alınan annenin kanamasının artması sonucu fenalaştı. İddiaya göre kanamasının başladığını defalarca sağlık personellerine belirten anne derdini anlatamadı. Ve doğumdan 5 saat sonra hayatını kaybetti… Olayla ilgili çifte soruşturma açıldı…

*

Tarih Nisan 2019…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bağlı Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Merkezi'ne Haziran 2011 tarihinde başvuran iki çocuk annesi 35 yaşındaki hastanın yapılan muayenesinde yumurtalıklarında tümör gözlendi. Hasta, Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bağlı Korucuk Kampüsü'ne sevk edildi. Burada yapılan muayene sonrasında hasta 2018 yılında yumurtalık (over) ameliyatı oldu. 1 yıl kemoterapi tedavisi aldı. Ancak göğüslerinden süt bile gelmesine rağmen iddiaya göre hastanın hamile olduğu anlaşılmadı. Hamile kadın ikiz bebeklerine düşük yaptı ve dava açtı…

*

Tarih Mayıs 2019…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hemşeriliğe merakı olan genç kız beyaz bir önlük giydi. Hastanede servis kapılarını açmaya yarayan bir de kartı başka birinden çaldı. Hastanede 1 hafta süreyle 3 ayrı serviste hastalara sahte stajyer hemşire gibi müdahale etti. Hastane personelinin para ve parfümünü çaldı. Kameralar incelendi ve hırsızlık olayı ortaya çıktı. Ama asıl acı gerçek hemşireliğe merakı olan bir genç kız 3 serviste 1 hafta boyunca hastalara müdahale etmesi oldu. Hasta ve hasta yakınları isyan etti. Hırsızlıkla birlikte polis gözaltı yaptı. Dava açıldı…

*

Tarih Ağustos 2019…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Korucuk Kampüsü'nde Karaciğer rahatsızlığına bağlı olarak Siroz hastası olduğu öğrenilen 69 yaşındaki kadın yoğun bakım servisine alındı. Bir süre yoğun bakımda tedavi gören kadın hasta ardından servise alındı. Ayağındaki damar patlayan kadın hasta serviste saatlerce kan kaybetti. Servise kimse gelmediği için çok kan kaybeden kadının cansız bedenini yanına gelen oğlu buldu…

*

Tarih Ocak 2020…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kalça kırığı ameliyatı olmak üzere getirilen yaşlı kadın ameliyat oldu ve servisine alındı. Servisteki hastaya doktor kan verilmesi istendi. Ancak serviste aynı isimde başka bir hasta daha vardı. İddiaya göre isimler karıştı ve kan diğer hastaya verildi. Bu olay sonrasında hasta öldü. Soruşturma açıldı…

*

Tarih 2018-2019-2020 yılları…
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil serviste tahta kurusu iddiası, asansörleri çalışmıyor, yaşlı hastalara 'ben Türkçe konuşuyorum' fırçaları, tuvaletler temizlenmiyor iddiaları ve haberlerini boş verin…

*

Tarih 29 Ekim 2019…
Adapazarı Atatürk Bulvarı’nda Cumhuriyet Bayramı törenlerinde başta Sakarya Valisi’nin makam aracı olmak üzere başsavcının, kaymakamların araçları tarihte ilk kez Bayrak-Flama, Gaziler, Askeri Birlikler, tören kıtalarının yürüyüş yoluna park edildi. Herkesin şaşkın bakışları altında protokol tribününü geçen birlikler önlerine çıkan araçlar nedeniyle zik-zak yaptı. Hastane olaylarında olduğu gibi haber değeri taşıyan bu olayı da haber yaptım.
“Hakkında işlem var. Cumhuriyet Savcılığı’na gel” çağrısı yerine Güvenlik Şube Müdürlüğü ekibi beni gözaltına aldı. Mevcutlu Sakarya Adliyesi’ne götürüldüm. İfademi aldılar. O günden bu güne, 2 yılı geçkin zamandır şahsıma ne bir ‘hakkında soruşturmaya gerek yok’ yazısı, ne de “hakkında dava açtık” yazısı geldi…

*

Peki ama bütün bunları neden yazıyorum! Açıklayım. 2018 ile 2019 yıllarında hiçbir art niyetim olmadan, sadece ve sadece kamu adına, kamu vicdanı adına gazetecilik yaptığım için, seri şekilde yaşanan bu olayları haberleştirdiğim için her gün polis merkezine çağırdılar. Sürekli ifademi aldılar. Bana bu kentte sürekli Mobbing yaptılar. Beni yatırdılar, kaldırdılar. Kesmedi. Beni işimden kovdurdular. Polisle aldırdılar ama resmi olarak tek bir evrak bile şahsıma göndermediler…

*

Bu yaptığım haberler içinde avukatım Özgür Akın ile Sakarya Adliyesi’ni komşu kapısı yaptık. Oysa benim tek derdim kamu yararı için, kamu vicdanı için, basın ahlak ve ilkeleri kapsamında gazetecilik yapmaktı. Öyle de yaptım. Yukarıda saydığım skandal haberleri bugün olsa yine yaparım. Peki bütün bunları yaptılar da sonuç ne oldu! Kimi bu dünyadan göçtü. Kimi o makamdan gitti. Kimi bu kentten gitti. Kimi başka tarafa atandı. Yani! Mahkeme kadıya mülk değil !!!


*

Şimdi Kurban Bayramı geldi. Bayramlarda helalleşmek adettendir. Ama öyle yağma yok. Başta dönemin Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir olmak üzere bu kentte Trabzon lobisi üzerinden beni yatırıp kaldıran kim varsa hakkımı helal etmiyorum. Eğer onlarında bende hakkı var ise alayına yalvarıyorum. Ne olur bana hakkınızı helal etmeyin. Rica ediyorum, istirham ediyorum. Hatta bana beddua edin. Nasıl olsa İlahi bir adalet var. Kimin kimde hakkı var! Öbür dünyada bakacağız…

Herkesin bayramı mübarek olsun…

----------------


Angajman kuralları devrede Raif Ugan! Bu kalp senin için atacak !!!

Malum, hepimiz biliriz. Yasak olmasına rağmen bayram öncesi bir çok yerde maytap, torpil, çata-pat ve mantar tabancası satılır. Bayram öncesi veya bayramda verilen harçlıklarla da çocuklar bunlardan alır, patlatır…

**

Bizim mahallenin cik ciki Raif Ugan, tıpkı çocuklar gibi bayram öncesi almış eline mantar tabancasını hava ateş ediyor. Tamam, Kurban Bayramı geldi. Belli para da var! Koçum, git o parayla dondurma alıp bu sıcak havalarda yalasana! Neden mantar tabancası alıp havaya ateş ediyorsun ! Niye kuru, kuru ses kalabalığı yapıyorsun! 

*

Neyse, olan oldu. Yapacak bir şey yok. Malum, her zaman yazarım. Angajman kuralları yine devreye girdi. Öyle mantar tabancasıyla Cadde 54’ü savunmak için ortaya çıkan Raif Ugan’a 3-4 sorti yapalım. Görelim bakalım Raif Ugan’da ne kadar ciğer var, ne kadar yürek var!

*

Bekle beni sosyetik patron…