Sevgili okurlarım; İkisinin de karnı aç olan, bir Aslan’la bir Tilki birlikte ava çıkmışlar.

Çayırlıkta sakin sakin otlayan bir eşek görmüşler.

Tam dişlerine göre..!

Aslan baş tarafına geçmiş, tilki arka tarafına.

Bunun üzerine otlamaya biraz ara veren eşek:

Anladım beyler, demiş, beni yiyeceksiniz.

Ama beni yerseniz Padişah’la başınız derde girer!

Niyeymiş o?

Diye sormuş Aslan.

Ben, Padişah’tan Fermanlı Eşeğim de ondan.

Hadi canım, demiş Aslan.

Hani fermanın nerde?

Arka sağ ayağımın altındaki nala kazılı vaziyette, demiş eşek.

Aslan uzaktan Tilkiye işaret ederek.

Okuyuver şunu, demiş, bakalım doğru muymuş?

Tilki uyanık.

Valla benim okumam yazmam yok demiş.

Çekil kenara, ben kendim okurum.

Tabii Aslan, eşeğin arka ayağındaki fermanı okumaya çalışırken, eşek öyle bir tekme patlatmış ki.

Aslanı 10 metre geriye atarak bütün kemiklerini kırmış.

Bunun üzerine, eşekle tek başına baş edemeyeceğini bilen Tilki hızla uzaklaşırken kendi kendine söyleniyormuş:

Ulan bu devirde okumak da başa belâ!

******

Günün sözü; Canımı yakacak kadar cesareti olanın, sonuçlarına katlanacak kadar gücü olmalı...