Hüseyin Cumalı yazdı...
Aslında isim vermek isterdim ama bazı isimleri ister istemez unuturum, gizli kahramanlar vardır, bazı isimleri bilmiyor olabilirim. Onun için isim vermeden yazıyorum. Akyazı Mudurnu Çayı ve çevresindeki doğa katliamının sonlandırılması için Akyazı halkı çok ama çok uğraştı. Akyazılı köylüler ve çiftçiler çok uğraştı. Bölge halkı çok ama çok uğraştı. Muhtarlar çok ama çok uğraştı. İlçesini seven, çevreyi sevenler çok uğraştı…
*
Pazar günü Akyazı Batakköy Mahallesi’nde bir araya gelen yüzlerce kişi “Temiz Vicdan Temiz Çevre” sloganıyla eylem yaptı. Kadın, çocuk, yaşlı, engelli yüzlerce kişi ellerinde pankartlarla buluştu. Hep bir ağızdan “Yeter artık bu çevre katliamı dursun” diye haykırdı. Geleceğimiz olan çocuklar “Ne olur çevremizi bize temiz bırakın. Ne olur çevre felaketine son verin” dedi…
*
Uzun lafın kısası şu ki Mudurnu Çayı ve çevresindeki katliamla ilgili son 10 gündür çok sağlam gelişmeler oldu. Biz de Adapazarı Gazetesi olarak bütün bu gelişmeleri günlerdir manşetten verdik. Ve sonuç olarak bir kamuoyu oluştu. Bir tek Akyazı değil Sakarya’da herkes “Yeter artık bitsin bu katliam” dedi. Ve önceki gün Sakarya Valiliği kamu vicdanını rahatlatan, köylülerin ‘Allah devletten razı olsun’ dediği bir paylaşım yaptı…
*
Yıllardır yaşanan katliama ‘dur’ denen, yıllardır köylülerin haklı isyanına kulak veren, yıllardır yaşanan balık ve canlı ölümlerine son veren, yıllardır kimyasal karışan sular nedeniyle değerini kaybeden toprağa sahip çıkan bir açıklamaydı. Sakarya Valiliği önceki gün Mudurnu Çayı’nın Akyazı geçişinde bulunan tekstil fabrikalarının atıklarını çaya dökmesiyle yaşanan çevre felaketine el koydu…
*
Yapılan açıklamada, “Kamuoyunda da geniş yankı uyandıran Mudurnu Çayı’ndaki kirlilik ile ilgili olarak, ilgili birimlerimiz tarafından denetimler sürekli ve kesintisiz olarak sürdürülmüş, olay yerinden adli ve idari makamlarca numuneler alınarak gerekli inceleme ve denetim çalışmaları yapılmıştır” denildi.
*
Açıklamada, “Yasal şartlara uymadığı belirlendiğinden, söz konusu firmanın faaliyetlerinin yasal şartları sağlayana kadar durdurulmasına karar verilmiştir. Ayrıca, şartlara uymayan başka bir firmaya da idari para cezası verilmiştir. Konu ile ilgili inceleme ve denetimlerin daha kapsamlı yürütülmesi amacıyla, Valiliğimizce Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan müfettiş talebinde bulunulmuştur” denildi…
*
Bakın, bu kısma dikkat edin. Ne diyor Sakarya Valiliği açıklamasında; “Valiliğimizce Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan müfettiş talebinde bulunulmuştur” diyor. İşte işin püf noktası da buradadır. Hele bir müfettiş gelsin, incelemesini yapsın, bakalım ne olacak! Bakalım bu fabrikalar bir daha insanların gözünün içine baka baka çevre katliamı yapabilecek mi! Bakalım Akyazı halkı eylem yaptıktan 2 saat sonra yine Mudurnu Çayı’na atıklarını atabilecek mi!
*
Sonuç itibariyle geldiğimiz noktada çocuklar kazandı, köylüler kazandı, çevre kazandı, doğa kazandı, kamuoyu vicdanı rahatladı. Tam bu noktada Sakarya Valisi Rahmi Doğan’ı kutluyorum. Çocuklarımız, köylülerimiz, doğa ve çevre adına Vali Doğan’a teşekkür ediyorum. Yıllardır kimsenin yapamadığını Vali Doğan yaptı ve devlet ciddiyetiyle yılların kanayan yarasına el koydu. Büyüksün Sayın Valim, Allah senden razı olsun…
*
Son sözüm mü!
Başlıkta yazdığım gibi devlet yarına
bırakır ama yanına bırakmaz.
-------------
TEŞEKKÜRLER ŞEMSİ BAYRAKTAR
Mudurnu Çayı ve çevresindeki katliamı yazarken Akyazı’nın tanınmış isimleri Şemsi Bayraktar ve kardeşi Ali Şener Bayraktar’ı da sert dille eleştirdim. Neden böyle yaptım! Aslında cevabı çok basit. Şemsi Bayraktar kim! Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı…
*
Peki kardeşi Ali Şener Bayraktar kim! Sakarya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı ve Akyazı Ziraat Odası Başkanı. Dolayısıyla Bayraktar kardeşler hem Akyazılılar, yani baba ocağı Akyazı olan ailenin mensuplarıdır. Hem de Bayraktar kardeşler Akyazı ve Sakarya’nın yanı sıra Türkiye genelinde ziraatın başındaki iki isimdir…
*
Hal böyle iken Şemsi Bayraktar ve Ali Şener Bayraktar’ı katliama dur demedikleri için eleştirmemden doğal ne olabilir! Dolayısıyla sert dille eleştirdim. Peki gün itibariyle geldiğimiz nokta ne! Anlatayım. Geçen pazar günü Mudurnu Çayı’nı kimyasallarla kirleten fabrikalarla ilgili yapılan eylemde Sakarya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu ve Akyazı Ziraat Odası Başkanı Ali Şener Bayraktar öyle bir konuşma yaptı ki!
*
Ali Şener Bayraktar bence tarihe geçecek bir konuşma yaptı. Ben de köşemde, “Adamsın Ali Şener Bayraktar adamsın” diye yazdım. Çünkü Ali Şener Bayraktar kendisine yakışanı yaptı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar beraberinde köylüler ve muhtarlarla geçen gün bölgeye geldi. Mudurnu Çayı’nı çıplak gözle gören Bayraktar inceleme yaptı. Hatta orada yaşanan bir olayı size aktarayım…
*
Başkan Şemsi Bayraktar ile beraberindekiler Mudurnu Çayı’na geldiğinde yaklaşık 150 civarında koyun sürüsü otluyor. Bayraktar beraberindeki kalabalıkla suya doğru yürürken, sürüye bakan 15 yaşlarındaki bir çocuk hızla koşmaya başladı. Kalabalıktakiler çocuğun kendilerinden korktuğunu zannedip, “Kaçma evladım bizim senle işimiz yok” diye bağırdı…
*
Yıldırım hızıyla sürüye koşan çocuk, “Kaçmıyorum amca, koyunların dereye inmesini engellemeye koşuyorum” deyince kalabalıktan biri, “Neden koyunlar suya inmesin” sorusu üzerine küçük çoban, “Dereden su içen ya ölüyor, ya hasta oluyor da ondan” dedi. Genel Başkan Şemsi Bayraktar’ın inceleme yaptığı sırada bu olay yaşanıyor…
*
Şemsi Bayraktar bölgeyi geziyor, inceliyor, heyette bulunan Akyazı Muhtarlar Derneği Başkanı Ahmet Savaş, Akbalık Mahallesi Muhtarı Rüstem Bilgi, Bedil Kadirbey Mahallesi Muhtarı Ercai Pınar, Bedil Tahirbey Mahallesi Muhtarı Coşkun Demir’den çevre katliamıyla ilgili bilgi alıyor…
*
Ardından Bayraktar, “Sanayi tesislerinin zararlı atıkları sebebiyle kirlenen akarsularımızda muhtarlarımızla birlikte incelemelerde bulunduk. Güç birliği ile katliamı durduracağız” dedi. Akyazı’nın evladı olan Genel Başkan Şemsi Bayraktar kendine yakışanı yaptı. Günlerdir kan ağlayan köylülerin duasını aldı. Çevre ve doğaya sahip çıkarak geleceğimiz olan çocuklara yaşanabilir bir dünya bırakılması için “Güç birliği ile katliamı durduracağız” dedi…
*
Sonuç itibariyle Akyazı’nın saygın ailesi olan “Bayraktar ailesi” kendine yakışanı yaptı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’a teşekkür ediyorum. Sizin de dediğiniz gibi sayın Genel başkanım, güç birliği ile katliamı durduracağız…