Küçücek Ortaokulunda TÜBİTAK bilim fuarı
Küçücek Ortaokulunda TÜBİTAK bilim fuarı
İçeriği Görüntüle

Prof. Dr. Fikrettin Şahin, “İnsan, Hayvan ve Bitki Sağlığı İçin Koruyucu ve Tedavi Amaçlı Ürünlerin Geliştirilmesi” başlıklı sunumunda mikroorganizmaların insan sağlığındaki yeri, virüslerin bulaş mekanizmaları, hijyenin önemi ve sağlık alanında yürütülen bilimsel çalışmalar hakkında kapsamlı bilgiler verdi.

Yeryüzünün hemen her noktasında yaşayabilen mikroorganizmaların insan vücudunda da yaygın şekilde bulunduğunu belirten Prof. Dr. Şahin, bir insanda yaklaşık 2.5 kilogram ağırlığında mikroorganizma bulunduğunu ve bunların sayıca insan hücrelerinden yaklaşık on kat fazla olduğunu söyledi. Mikroorganizmaların büyük çoğunluğunun yararlı olduğunu vurgulayan Şahin, yalnızca yüzde 1’inden azının patojen olduğunu ifade etti.

Mikroorganizmalar ve virüslerin insan sağlığındaki etkileri

Bulaş yollarına da değinen Şahin, temas, solunum ve sindirim sistemleri gibi çeşitli yollarla mikroorganizmaların insanlara geçebildiğini belirtti. Virüslerin hücre yapılarının bulunmadığı için mikroorganizmalardan ayrı değerlendirildiğini, enerji üretme yetileri olmadığı için konak hücrelerin sistemlerini kullanarak çoğaldıklarını söyledi. Virüslerin neden olduğu hastalıkların çeşitliliğine de dikkati çeken Şahin, genetik yapılarına göre DNA ve RNA virüsleri olarak iki temel sınıfta incelendiklerini aktardı. Memelilerde şu ana kadar 300’e yakın virüs türü tanımlandığını ifade eden ve son 100 yılın epidemiyolojik verilerini de değerlendiren Şahin, neredeyse her on yılda bir epidemi, her yirmi yılda bir ise pandemi yaşandığını ve bu sürecin çoğunlukla virüs kaynaklı olduğunu belirtti.

Biyosidal ürün çalışmalarından bahsedildi

Hastalıklardan korunma konusunda en etkili yöntemin hijyen olduğunu vurgulayan Şahin, kişisel, çevresel ve gıda hijyeninin bulaşıcı hastalıklarla mücadelede kritik rol oynadığını söyledi ve bu kapsamda kullanılan biyosidal ürünlere ve bu alanda geliştirilen yeni yaklaşımlara dikkati çekti. Yeditepe Üniversitesinde sürdürülen biyosidal ürün araştırmalarına da değinen Prof. Dr. Şahin, tedavi edici ve koruyucu sağlık ürünlerine yönelik çalışmalardan da bahsetti. Doğal kaynakların değerlendirilmesinin önemini vurgulayan Şahin, Türkiye topraklarında bulunan bor elementi üzerine yıllardır çalışmalar yaptığını belirtti. Borun sağlık alanında kullanımıyla ilgili öğrencileriyle projeler yürüttüğünü söyleyen Şahin, bu maddenin gelecekte enerji kaynağı olarak da değerlendirileceğini ifade etti.

Borla yara tedavisinde yenilikçi klinik çalışmalar

Prof. Dr. Şahin, yara tedavisi üzerine yapılan klinik çalışmalardan da söz etti. Kronik yaralar, bası yaraları ve akut yaralara yönelik olarak geliştirilen tedavi yöntemlerinin sürecini detaylı şekilde açıklayarak klinikte tamamlanan dört farklı çalışmanın sonuçlarını katılımcılarla paylaştı. Tedavi süresi, ürünlerin etki mekanizması ve yara iyileşme aşamaları hakkında görseller eşliğinde bilgi verdi.

Sağlıklı hücrelere zarar vermeyen ürünler

Geliştirdikleri antimikrobiyal ürünlerin insan dokusundaki enfeksiyon etmenlerini etkisiz hale getirdiğini ve sağlıklı hücrelere zarar vermediğini belirten Prof. Dr. Şahin, ürünlerin yara bantları, hijyenik pedler, laminat kaplamalar ve inşaat malzemelerinde kullanıldığını vurguladı. Yara bantlarının bakteriyel, maya ve fungus oluşumunu engellediğini söyledi, hastane ve kliniklerde kullanılan laminatların antimikrobiyal özellik kazandığını aktardı. İnşaat sektöründe kullanılan malzemelere kazandırılan antimikrobiyal özellik sayesinde mantar ve bakteri oluşumunun önüne geçildiğini belirten Şahin tarım alanında ise tohumların yüzeyinde bulunan patojenlere karşı etkili formülasyonlar geliştirdiklerini, bu sayede bitki sağlığının toprakla buluşmadan önce korunabildiğini ifade etti.

Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamza Al’ın, Prof. Dr. Fikrettin Şahin’e günün anısına plaket takdim etmesinin ardından program sona erdi.